bernd schuster

şu fani dünyada beşiktaş'a dair saf ve temiz hayellerimden biri fatih tekke denen adamı şöyle veya böyle siyah-beyaz formayla gol atmasını izlemekti. fatih alındığında bu sebeple, eski tadı olmamasına rağmen, çok sevindim. heyhat, bir hayalimi başlamadan biterecek gibi görünen, nobre denen hanzosusyla bizleri kanser edecek teknik adamdır. * * *

tekke'yi inatla kadroya almayan adam.

rotasyonları yüzünden beşiktaşımı mahvetmiş hocamızdır. artık bir ideal 11 lütfen. lütfen...

bizim istikrar abidesi futbol bilginlerimiz tarafından rijkaard'dan sonraki seçilen kurban.
farkındaysanız tek konuşulan schuster medyada. takımla ilgili hiçbirşey yok. sadece schuster. bizim süper zeki taraftarlar da bunların gazlarına gelip paso schuster konuşuyorlar. bobo'nun yokluğunun yanında holosko ve nobre'nin durumu belliyken 20 kasım 2010 beşiktaş konyaspor maçı kadrosuna fatih tekke'yi almaması kesinlikle kabul edilemez gözüküyor ama kulübün içinde olanları hiçbirimiz bilmiyoruz. belki de schuster haklı, bilemeyiz. bana kalsa fatih yüzde yüz oynamalıydı o ayrı. 20 kasım 2010 beşiktaş konyaspor maçı maçında olası puan kaybı fatih olayıyla birlikte baya bir çığırtkanlık yaptıracaktır. dilerim bu şekilde olmaz. bu adamın başını yemeyiz dilerim. yoksa her sene olan şeyleri yine göreceğiz. yine beşiktaş'ı bilen yerli bir teknik adam gelecek. onla nolacağı belli değil. seneye kim gelir kim gider bilinmez. istikrara(!) devam ederiz yani her zamanki gibi. az bırakın şu adamı konuşmayı allah aşkına.

beşiktaş'ı ölüm taktiği ile sahaya süren teknik adamdır. hiç abartmıyorum şu sözlükten 11 adam sür sahaya beşiktaş'a gol atar.

nasıl mı?
1)çizgi halindeki defansın arkasına bir top(ofsayt taktiğine dikkat ama) gol.
2)defansa çekil gol yeme kontra atak(ileride 2 hızlı adam olması yeterli) gol.

verem ettin bizi verem amk.

(bkz: bernd schuster/#9964241)
saldırın gençler.

o canı yanmayan acı çekmeyen hallerine sokayım.

bu adam futboldan anlıyorsa ben einstein'ım amk. tez vakitte sktir olup gitmesini temenni ettiğim adamdır. bir takımın beşiktaşa gol atması bu kadar mı kolay hale getirilebilir.

devre arasında en az 6-7 kişilik gidecekler listesi hazırlayıp yönetime sunmadığı sürece gözümde beşiktaş için ideal teknik
direktör olamayacak adam. lütfen hocam bu adamlardan kurtar bizi, eğer bunlar gitmezse çünkü sen harcanacaksın. tıpkı rijkaard
gibi. ayrıca aranızda ne geçerse geçsin dünyaca ünlü bir teknik direktör olarak fatih tekke'ye niye çocular gibi küsersin,
cezayı kime kesersin? takıma mı, taraftara mı yoksa fatih'e mi? ama hala nobre'yi ve holosko'yu forvet olarak görüyorsan o
başka tabi. devre arasını sabırsızlıkla beklemekteyiz hocam.

beşiktaş pozisyona giriyor ama kazmalar atamıyor. eleştirilmesi gereken ya da eleştirilebileceği tek nokta doğru sistemde yanlış adamları oynatmasıdır.

enteresan ve salakça bulduğum fantezileri olmasına rağmen takıma oynattığı, oynatmak istediği, futboldan hala bir ümidimin var olduğu teknik adam. fatih tekke'yi seve seve kadroya ilave etmesini temmeni ediyorum. ek olarak:

nobre,
holosko,
tabata,
nihat,
yusuf,
hakan... bu listeden en az üçü, bilhassa nobre, siktir edilmeli. ha hepsi ile yollar ayrılırsa zil takıp oynamam, çünkü oynamayı sevmem ama olsun.

vakti zamanında real madrid'den kovulan teknik adamdır.

vallaha gayet iyi teknik direktördür. oynattığı futbolla takımı çok kaliteli sanmamıza vesile olmuştur. q7 ve guti olmayınca bile belli bir felsefeyle oynuyor takım. lakin bu adamlar olmadı mı tekke de gelse traş. sadece felsefe kalıyor geriye. yine de kartal diye bilinen takımı kendi sahasında gömülmekten kurtarıp kartal gibi rakibin tepesine diken bu adam iyi adamdır. luceyi çıkar son 15 yılın en iyi hocasıdır.

rijkaard ile aynı sona gidiyor, uzat sen ayaklarını rahat ol.

fatih tekke'yi oynatmamakta ısrar eden düz teknik direktör.
ağır bedeller ödüyor, ödetiyor.fazla kalamaz bu oyun anlayışıyla.
misal konya maçında nobre, tabata, ernst ve aurelio'yu kilitledi ziya doğan.
otomatikman çöktü beşiktaş.
şuursuz hücumlarla sonuca gitmeye çalıştı.
oyunu okuyabilen bir teknik direktör değil schuster.
mustafa denizli gibi sık sık kumar oynuyor takım üzerinde.

türkiye liginde 1960ların futbolunun oynandığına ilşkin yorumuna sonuna kadar katıldığım teknik direktördür. bunu anlamak için takımlarımızın son yıllardaki avrupa performansına bakılması yeterli olacaktır.

(bkz: ben bu yazıyı bernd schuster e yazdım)

1960'larin futboluyla hangi futbolu kastettidigini aciklamasi gereken teknik direktordur.

zira kendisi bile turkiye'de 60'larin futbolunu bilmez. bizim tahminimiz ise o donemlerde turkiye'de 1910'larin futbolu oynaniyordu. bu boyle gider aga. sonunda futbolu turkler bulduya kadar goturebiliriz.

1960'lı yılların futbolu oynanıyor demiştir, türkiye liginin 60'lı yıllarından bahsetmiyor. bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayın bir kere de sayın renkliler.

holosko denen adam pas vereceği yerde şut çekiyorsa, tabata öküzü 7 metre kaleye 10 metre mesafeden topu sokamıyorsa, maç berabere giderken ve rakibi sahasına hapsetmişken 35 metreden şut deneyecek kadar futboldan anlayan topçuların varsa bu adam ne yapsın. schuster'in oyun felsefesi futbolcuya sorumluluk yükleyen, onu en verimli şekilde kullanmayı düşünen bir sistem. aksini oynadığın taktirde avrupa takımları seni yürüyerek yeniyor. daum'lu fenerbahçe'yi hatırlayın. (ligde başarı, avrupa'da hüsran) schuster günü kurtaracak bir teknik direktör değildir, sistem adamıdır. bunu kabullenmeyenler beşiktaş maçı izlemesin arkadaş.

1960'ların futbolundan kasıtla o dönemlerde yaygın olan catenaccio, yani gömülü defans futbolunu kastetmiş teknik direktördür.

tabata,
fink,
nihat,
nobre,
holosko,
rüştü,
yusuf,
hakan,
erhan,
ismail,

adama kızmamalıyız.

Son demecinde:'TÜRKiYE 60'lı yılların futbolunu oynuyor'dedi.

ben şahsen bu adamın şu yanını seviyorum medya ile taşşak geçmesini evet aynen dediğim gibi çünkü bu medya bir çok yalan dolan haberler çıkartarak çoğu kişinin hayatını alt üst etti birilerini hedef göstererek günah keçisi ilan etti.şimdi bu adam muhabire ben senın kadar futbolu iyi bilmiyorum falan demesine ben gülerim arkadaş...

dün akşam basın mensubuna türkiye 1960 lı yılların futbolu oynanıyor diyince bu şok gerçek herkesi üzdü.