bugün

karşısındaki kadını gerçekten sevmiş erkektir.
çocukluğumuzdan beri, "erkek adam ağlamaz uleyn" mottosuyla büyüdüğümüz için, ağlamak bize zayıflık gibi geliyor. Aslında en içten duyguların dışa vurumudur o göz yaşları.
beni bırakma diye, üniversite döneminde hayatımın aşkı zannettiğim sevgilime ağlamıştım. o kadar güzeldi ki, bu kız nasıl bana baktı diye düşünmekten ilişkiyi yaşamaz hale gelmiştim. psikopat seviyesine dönüşen kıskançlık krizlerim sonunda da kız dayanamadı ve benimle daha fazla devam etmek istemediğini söyledi, hatta hiç unutmuyorum "ben aşkı seninle yaşadım, hayatımdaki hiçbir erkek, babam bile, senin beni sevdiğin kadar çok sevmedi. bana olan sevginin farkındayım ama bu sevgi beni boğuyor, nefes alamıyorum, yaşam alanım kalmadı." demişti. O gün anladım, çok sevmek, onu kısıtlamak anlamına gelmemeliydi.
bizim kültürümüzde kadınlar erkek fatma olduğu için bu tür davranış sorun oluyor. kadınlar bizden daha ataerkil bu toplumda. hatta bazılarının penisi olduğundan bile şüpheliyim.
Cem adrian diyor ya hani,
Kim daha çok severse o daha çok acırmış
Kim daha çok özlerse o daha yalnız kalırmış.
Böyle bi tanıdığım vardı. Yürümeyen bi ilişkimiz vardı ve her ayrılık noktasında böyle yapardı. Kendisine bir şey yapacak diye korkardım.

Sobuç: o beni bıraktı, hem de adi bir nedenle. Birkaç ay içinde yeni birinden hoşlanıyordu ve bunu bana anlatıyordu en son.
toptur. amk onun. aynen.
vurduruyordur.
sevmiştim sevdanın çok ötesinde.
aşslskdksssjajajakkl.

güldürür.

vurdurmaya başlayabilir.
muazzam bir kaybetme korkusu girdabına sürükleniyordur. bu korkuyla yüzleşebilmek için bir psikiyatristen yardım almalıdır.
bütün çabalarının sevdiğinin gidişini engelleyemediğini gördükten sonra feminen bir silah olarak kabul görmüş gözyaşlarını kullanarak son kozunu oynayan erkektir.

bu erkek bilmelidir ki giden asla tam anlamıyla dönmeyecektir. geri dönse bile bekleyen kişi o eski sevgiliyi karşısında bulamayarak ikinci bir hayal kırıklığına uğrayacaktır. dönen sevgilide bir şeyler ya eksilecektir ya da artacaktır.

ve itiraf etmek gerekirse bu silah ilk seferde çoğu zaman işe yarasa da, sadece bir şeyleri düzeltmek için kısa vadede zaman kazandıracaktır. sevgilinin gitmek istemesini sağlayan asıl etmenler ortadan kaldırılmadan bir faydası olmayacaktır. gitmek isteyen bir yolunu bulup yine gidecektir.

sevmek, sevdiğini özgür bırakmaktır.
görsel

Gözünden yaş damlatmayan aşk sadece ucgurdadır. Gönlündeyse sevdan gözün hep yaşlıdır.

#saki
Arkadaşlar ağlamak feminenlik değil üzgünlük, çaresizlik bazen de merhamet göstergesidir. Tamam sağlam durmak daha iyi bir hareket olabilir ama herkesin iradesi de çok sağlam olmak zorunda değil.

Yaftalamayın.
ılıktır. açık ve net. ha bide vurduruyor da olabilir.
seviyordur.
yanlış yoldadır. Yapmayın, yapıcaksan da içinde yaşa belli etme.

P.s:Tecrübeyle sabit.
Dünyaya bir kere geliyoruz, bırakın şu birine bağlı kalma mevzusunu.
(bkz: tülay geri dön nolur)
Ağlayan bir erkek gördüğümde dayanamazdım
ta ki ağlaya ağlaya sevdiğini söyleyen biri tarafından duygularım piç edilene kadar.

kim ne bok yiyosa yesin.
Bes dakka snra ayni boku yemek icin modeme update atan erkektir. Hic bir sey degismez pisman deil.
Öyle bir erkek varmı abi ya hele bu devirde.
erkek hüngür hüngür ağlamaz. hele ki beni bırakma diye. yakışmaz. kadınlar da ciddiye almaz. ayrılık durumunda en ağır halini alıp , onurluca veda etmelidir. kadınları bu daha çok etkiler. ağlayacaksa da gözü dolabilir o kadar. ama hüngür hüngür asla değil.
kız gruplarında paralanacak zavallı erkektir. ya beni bırakma diye ağladı düşünebiliyor musun? ya evet ezik bir beydi tarzı cümlelerin hedefi olur. hakeder zaten bunu çünkü değecek kadın asla erkeğini bu konuma düşürmez.
Hurdaya çıkması gerekirken hâlâ trafikte kalan şahin gibidir, sağdan soldan vurdurmuştur ama parçası ucuzdur.
17 yaşındaki şahsımı hatırlatandır ağlatana hakkım helal değildir. Bu entryde delildir.
Gece gece bunu yazarken hiç de müsait değilim MK bunu da neden yazdım bilmiyorum.
2-3 sene önce ki ben bu. Lakin simdi yapar miyim imkansiz.
güncel Önemli Başlıklar