bugün

bensiz mutlu olabildiğini anlıyorum yavaş yavaş, zaman ne olduğunu gösterecek derken ayrıldığımızı bana acı vererek farkettireçek demek istediğini anlıyorum. sana dilimden bir kötü söz dökülür diye her kulağın çınladığında aklına gelir olucam belki ama sen benim en değerlim idin öğle kalacaksın da ama benim değil ellerin olacaksın.

hep mutlu olma dileğiyle..
söz vermiştin bana..
görünmez miyim ben?
ankara ticaret odasındaki kırmızı pantolonlu kız. önemli olan boyutu değil işlevidir. çok haklısın. kulak misafiri oldum sana ama yüksek sesle sana hak vermek istemiştim yeri değildi.
arar bulurdun, gerçekten özleseydin.
bırak artık fofenk'i filan.
aş kendini, gel aşka a ah.
gözlerinin parlaklığını 2-3 dakika gördüm ya. işte bana o aylarca gidebilir. aylarca dan sonra tekrar 2-3 dakika görsem yine yeter, yine yeter.
yanlış anlama sevgili.. Öyle çok sevgilim olmadı benim.

vazgeçilmez olduğunu düşünüyorsunya hani..Kalbimin mezarlığı vazgeçilmez olduğunu düşünen sevgili sureti bile olamamış zavallılarla dolu..

Bu mezarlıktan ölü dirilmez. Katil değilim. Kimseyi öldürmedim..

Ne kadar yaşayacağını sen belirledin..

Şimdi ruhuna el-fatiha..
Yakışıklı adamsın, kibarsın, başarılısın, first class’ın oğlum. Ama inan sikimde bile değil bunlar. Bunlara sahip olman umurumda değil. Bunlara sahip olan ”sen”sin ve ben işin sen kısmıyla ilgiliyim. Bunlar için sana veren kadınlar varsa, spot ışıkların altında daha çok parlıyorsan ve alkışlar seni mutlu ediyorsa bu buz dağının görünen kısmı. Ben gece yatarken ellerini yastığının altına koyan ve ana rahminde gibi kıvrılıp uyuyan çocukla ilgiliyim.
başı sonu yanlış zaman...
yaz gelsin, yaz gelsin de neyleyim yazı!
yine okumuşsun yazdıklarımı. 'okudum' dememişsin, bir iz bırakıp gitmişsin. ne iz bırakmaktan vazgeçtin ne de gitmekten; bunları kimbilir ne kadar sevmişsin?
--spoiler--
Gercek deger gelmesi bosluk dolduran degil;
Gitmesi bosluk yaratan dır

özdemir asaf
--spoiler--
bir adam* hislerime tercüman olmuş kirazçiçeem..
"sen nereye baksan, ben oradaydım. bir göremedin gitti. bir fark edemedin şunu ya. hangi aptal gözünü kör ettiyse artık? at tepsin onu emi."
O sensiz yapabilirdi. çünkü seninle yolda karşılaştı. ama ben sensiz yapamam. çünkü yolun başından beri beraber yürüyorduk... o yüzden kırgınım sana, sana ihtiyacı olan birini değilde, bir başkasını seçtin diye.

ne kadar inkâr etsemde hâlâ seviyorum seni...
aslına bakarsan sana yazmamaya yemin etmiştim. olmadı, yeminimi tutamadım yine. söz konusu sen olunca, farklı bir insan oluyorum. değil elini tutmak, gözlerine bakamıyordum bile. hatırlarmısın, bir ilkbahar günü yağmurların altında birbirimize sımsıkı sarılmıştık. ve sen bana; seni hiç bırakmayacağım demiştin. sözünde duramadın sevgili. beni, sensiz bırakıp gittin. sana yaşattığım mutlulukların, sevinçlerin ödülünü, beni bir başıma bırakarak ödedin. aslında sana kızmıyorum. bir çoçuk gibi, çekip gitmene izin verdiğim için kendime kızıyorum. bir gün evde yine seni düşünürken, bana aldığın kazağı buldum. ben çok üşüdüğümde giymem için bana aldığın kazak. hatırlarsan arada sen de giyerdin ve kokun sinerdi, ayrı kaldığımız gecelerde o kazağı koklayarak hatta sarılarak uyurdum. uyurdum ki fiziken yanımda olmasan da o kazak sayesinde ruhen yanımdaydın. sanki senin tenini kokluyordum. ama senin kokun bana yabancı geldi bu sefer. "eski" mek böyle bir şey mi sevgili? hangimiz eskidik önce? söyle bana sevgili başka erkeklere de kazak aldın mı?
Sana yazdım bu yazıyı. Kimsenin okumadığı, benim bile bittikten sonra okumayacağım bu yazıyı. Sen bile okumayacaksan neden yazıyorum bilmiyorum, bir umut işte.
Ah be kızım. Ne gerek vardı ki boşuna acı çektirmeye aylarca? Ne gerek vardı ki Model gibi bir grubun müziğini dinletmeye? Ne gerek vardı ki seni üzmemek için çıktığımda ve seni sevdiğimde beni terketmeye? Niye yaptın ki bunu bana? Hadi o'nu geçtim, ben nasıl bir kördüm ki benim için başkasını bıraktığını bile bile o çocuğu düşünmeden sana aşkım diyebildim? Ne gerek vardı ki beni böyle yoldan çıkarıp kendimden nefret ettirmeye?? Anlamıyorum be, anlayamıyorum.

Çok gariptir. insan hayatı boyunca kendini adayacağı bir sürü şey bulabilir. Satranç, matematik, felsefe, fizik. Abi hepsini bırak kendini Allah'a ada ibadetini yap duanı et, al işte mis gibi cennet! Ama illa bir salaklık yapacağız ya, gidip kendimizi bir kıza adıyoruz. Hayatımızı, amacımızı bir insana adamak kadar büyük bir aptallık yok bunu çok iyi anlıyorum şu an.

Bir de şeyi merak ederim, bu yazıyı okuyor mu acaba kimse? Merhabaa, aloo? Ya da herkes diğer yazılar gibi bu yazıyı da mı es geçecek? Bilmiyorum, umrumda da değil açıkcası. Bunları yazmak rahatlattı ya beni ciddi ciddi, ben bile okumamışım ne olacak ki zaten?

Bir de ben normalde daha güzel yazardım, bu nasıl yazı ya çok kötü olmuş. Neyse bir dahaki sefere artık adamakıllı bir şeyler yazarım.
belki de herkes haklıdır. birbirimiz için yaratılmış bile olabiliriz.
bu işte burada kalmaz. keser döner, sap döner. zürafa'nın direksiyonu her daim döner. o elini bir daha kullanmak sana nasip olursa, banada zürafa demesinler.
bugün önümden geçerken neydi o hiç takmıyormuş havaların artık çok komik oluyorsun.
insanın moralinin bozulması sorun değil de, insanın moralinin sevdiği birinin elleriyle bozulması büyük bir sorun. allah senin cezanı versin demiyorum, allah seni bildiği gibi yapsın diyorum.
vay be sana.
şarap senin olsun, (yinede fikir değiştirirsem bi gıdım alırım). sahil benim.. hayalleri de çocuklara verelim. biz bu işi beceremiyoruz.
ben sensiz ne yaparım?
böyle çok yalnız bir insanım bi bilsen. şimdi farkettim.
zaten benim yalnız bi insan olduğum belliydi, neden şimdi farkettiysem. o çınaraltında çay içip durduğumuz arkadaşım da çok soğuk davranıyor bana hala.
bak herkes beni bırakıp gidiyor. zaten sen bırakıp gittiğinde herkes bırakıp gitmiş oldu.
nasıl imtihanmış bu böyle ya. ama böyle demiyim, sonra allah bunun bi üst levelını falan çıkarır karşıma. evet kesinlikle çıkarır hem de.
keşke uygun cümleleri bulabilsem. senin kalbinin kapısını açabilecek cümleyi bulabilsem.
cümlelere değil, Allah'a güven demişti arkadaşım bi keresinde.
onu bi yapabilsem zaten. o duanın kollarına bi bırakabilsem kendimi...
araba da çarpmıyor ki yolda bi türlü, öleyim. acaba son sınavlara sen dua ettin de mi çalışabildim? aklıma gelmeyebildin falan. halen bana dua ediyor musun acaba?..