bugün

ben ne dersem o olur demektir.
4,5 saat süren toplantı da yapılan uyarıdır.. kısaca tehdit diyelim.. 100 küsur tane doğulu milletvekiline aba altından sopa gösterilmiştir.
Kendi fikri dışındaki tüm fikirlere en kibar tabirle mahalle ağzıyla cevap veren, derdini anlatmak isteyen sade vatandaşını bile azarlayan bir başbakandan hiç şaşırtmayan uyarıdır.
ileri demokrasi daha ileri gitmistir.ayni dusunmeyen milletin vekillleri ayni konusucak milleti degil rte yi temsilen orada olduklarini kanitlayacaklardir.
milletvekillerinin hep bir ağızdan "meeee, meee" diyerek onayladıkları uyarıdır.. Uyarıdır derken bildiğin "komut" tur bu..
- boby aynı şeyi söyleyelim olm hadi.
- hav hav...

gibi....
Başbakan yardımcısı hüseyin çelik in bir açıklaması var aynen aktarıyorum. ( biz çok dinamik bir partiyiz. kapalı kapılar ardında herşeyi , her türlü görüş farklılığını konuşuruz. herkes Dilediğini söyleyebilir. Parti içi demokrasi vardır. Ancak görüşme sonunda ortaya konulan parti kararına herkes uymak zorundadır. parti kararı ancak mkyk üyeleri ve başbakanımızın görüşleri doğrultusunda alınır. Aksi tutum içinde olan milletvekillerimiz partiden uzaklaştırılır. ( burda aba altından hatta abanın direk üstünden sopayı gösteriyor ) şeklinde açıklama yapılıyor.
Şimdi biraz açıklamayı incelersek parti içi demokrasi var diyor herkes görüşlerini söyleyebiliyor. buraya kadar herşey güzel . ama adam sadece kapalı kapılar ardında soyleyebliyor. Sonuçca başbakan ne derse o oluyor. Uymadın mı ? anında partiden uzaklaştırılıyor. Birisi de sormuyor bu nasil demokrasi diye. Sözde adalet ve kalkınma partisi. Adam kendi görüşünü söylüyor ama başbakan diyor ki yok yanlış düşünüyorsunuz benim gibi düşünün diyor. Herkes de o yönde oy kullanmak zorunda. Uymadın mı atılıyorsun. madem böyle olacak biz neden 550 milletvekili seçiyoruz. Boşa maaş alıyorlar. Fikirlerini dahi soyleyemiyorlar. Canım Türkiyem demekten kendimi alamıyorm.
dokunulmazlıkların kaldırılarak hiçbir sorunun çözülemeyeceğini, aksine kürtleri ülkeden daha çok koparacağını anlayamayan zihniyetin uyarısıdır. devletimizin 90'lı yıllardan hiçbir ders çıkarmadığını bir kez daha görmemizi sağlamıştır.
Bir rte klasigidir.

Bu mevzu değil de, kurdistan bölgesel yönetimi ile imzalanacak petrol anlaşması için nasıl bir ağız birliği yapılacak merak etmekteyim.
eğer muhteşem recebin kararı "tüm vekillerin dokunulmazlığı kalksın" yönündeyse kendisine katılmamak mümkün değildir.
birilerinin dokunulmazlığı kaldırılıp birilerininki her şeye rağmen kalacaksa o zaman ben yokum demeli aklıselim millet vekilleri.