bugün

Başbakanımız için atılan sloganlardan biri.

Kasımpaşalı olmak bu zamanda bir övünç meselesi ama birdönem bu durum böyle değilmiş. Aşağıdaki yaşanmış olay 70 yaşının üzerinde genç bir avukat tarafından bana anlatılmıştır:

Genç cumhuriyetin avukatları duruşma aralarında tecrübeli meslektaşlarından gelen soruyu duyunca çaylarına ara veriyor:

- Arkadaşlar, birine 'Kasımpaşalı' demek hakaret midir?

Cevaplar muhtelif, kimi "olmaz öyle şey" diyor, kimiyse "Tabi ki hakarettir". Tecrübeli meslektaş, kendisine "Kasımpaşalı" dendiği için tazminat davası açan mağdurun davasını kazandığını anlatıyor. Sebebi de aşağıdaki hikayede:

Zamanın birinde sarayı fareler basıyor. Padişah ve tüm saray halkı rahatsız. Bu sorunu çözene kese kese altın vaadediliyor. Sonunda biri çıkıp: "Hünkarım bu sorunu çözmenin yolu, saldırganlığıyla ünlü Konya kedilerinden 500 adet getirip saray içine salmaktır."
Padişah kabul ediyor ve emir yazılıyor. Bir kaç hafta sonra bir sabah sarayın önünde bir kalabalık. Birsürü adam birikmiş bekleşiyor. Padişah nedenini soruyor, açıklama komik: "Padişahım istemiş olduğunuz 500 gidi huzurlarınıza ulaştırılmıştır". Padişah çok öfkelenerek "Bunların hepsini tiz Kasımpaşaya iskân edin!" buyuruyor.

Hatanın sebebi fermandaki "500 kedi" ibaresinin eski yazıdaki yakınlığı nedeniyle yanlışlıkla "500 gidi" olarak yazılması.

Mağdur bu hikaye nedeniyle "Kasımpaşalı" hitabının hakaret ima ettiğini ispatlıyor. "Gidi" kelimesinin anlamına ise Türk Dil Kurumu'nun genel ağda yayınlanan sözlüğünden ulaşabilirsiniz.
(bkz: aa rte lan bu)
ev ev dolaşıp tiryakilerin paketlerine el koymak yetmemiş. şimdi de kundaklamalara başlamış.