bugün

bazen baskalarinin bazenleri sonsuzluk gibi geliyor.
Bazenler, çoğalıyor bazen.
insanın duyguları gelip gidiyor. Bazen bir başkası oluyor insan.
Geriye dönüp baktığında ne kadar çok hata yapmış olduğunu görürsün ve bu yaşamın boyunca sürecek.
mutsuzluktan olecekmisim gibi hissederim, olmekten beter
https://youtu.be/t2m9M2SpuLM sariyor.
bazen bazılarının bazan yazdıkları kelime.
... bazen hafıza kaybı yaşamak istiyorum. her şeyi unutmak. geçmişe dair her şeyi, yeniden doğmuş gibi...
bazen çok düşünürüm hayatı sorgularım hep. aslında tehlikeli bir şeydir bu. çok düşünmek delirtebilir insanı. deliler hastanesinin önündeki düşünen adam sanırım bunu gösteriyor.
bazen çok düşünürüm hayatı sorgularım hep. aslında tehlikeli bir şeydir bu. çok düşünmek delirtebilir insanı. deliler hastanesinin önündeki düşünen adam sanırım bunu gösteriyor.
Bazen çok canım sıkılıyor neden bilmiyorum. Oysa her şey yolunda gidiyor. Hatta fazlasıyla yolunda.
üzme kendini, ümitsiz gibi.

Çok tatlı bir mfö şarkısı. Gece gece bir anda aklıma geldi.
çok güzel bi kelime lan.

bazen.

bazen de hiç hoş olmayan yerlerde kullanıyorlar ama olsun.
bazen hayat çok üzerine gelir her konuda insanın.
bam telinin her teline dokunur sorunlar.
sıkılır , hayatın adaletini sorgularsın.
ben bu kadar iyi olmaya çalışırken, hayat neden bunu bana reva görüyor dersin.
hayat der olur be dersin, bir sıkıntının tokadıyla kendine gelirsin.
hayat bu her zaman beterin beteri var.
yorulabilirsin.
ama tutunacak hep bir dal bulabilir insan.
işte o zamanlarda tutunacağın bir dalın olması çok önemli.
bazen çaresiz hissedersen, derin bir nefes al ve devam et.
Arapça bad(z)-an kökünden gelen kelime. Bad kısım, parça, biraz gibi anlamlara gelir. Ancak bu kelimenin zaman zarfı haline getirilmesi Arapçaya ait değildir. Bad'ı an ile kullanıp zaman zaman, biraz zaman gibi bir anlamda kullanmanın ilk örneği Osmanlı'dadır. Zamanı uzay nicelikleriyle betimleme yeni bir şey değil ama özgün örneklerinden.
Mfö’nün uyanır uyanmaz dilime dolanan efsane parçasıdır. Şuraya yapıştırıyorum; https://open.spotify.com/...si=YtaWEn_AQRiHrJ1Rgge-bw
Bazen zor gelir anlamak.
anlatmak istersin hiç bilmeyen insanlara tüm hikayeni ancak sonra şahit sayısını arttırmamak adına içine gömülmenin daha yerinde bir karar olduğunu anlar yoluna devam edersin.
bazen hayat karşımıza olanları ve olduracaklarımızı çıkartır. bizse her zaman olanları olduracaklarımıza inandıklarımız için çiğneriz. mutluluğu olanlarla paylaşmak yerine olduracaklarımızı ile mutlu olmak için dilenmeyi seçeriz.
liseslilerin bilmediği mor ve ötesi şarkısıdır. harikadır.

"çünkü ben kayboldum
geri dönmem imkansız
hem uzak, hem hoyrat senin ülken"
bazen geçmiş bir film şeridi gibi geçer gözlerinin önünden. şeridin bazı yerlerini kesip atmak, hiç olmamış, hiç yaşanmamış gibi davranmak istersin. o film şeridi hep güzel anlardan, güzel anılardan ibaret olsun istersin...nafile...yaşanmış yaşanmıştır, hepsi o film şeridinde yerlerini almıştır. yaşadığımız şeylerin montajı, sansürü yok ne yazık ki, her şey olduğu gibi kaydediliyor...
bazen ruhunuz bir tüy kadar ince döne döne süzülürken yaşamak yormuyor.
Bazen düşünceler sizi boğar bedeniniz dar gelir ruhunuza, açıp içini bırakayım dersiniz tüm enerjiyi dünyaya. Şükür bazen
arzu edilen için yetmeyen zaman dilimi.
bazen ip kopar, kopar da ipin sende kalan o açık ucu sökülmeye başlar. işte o zaman ipin ucunu da yakarsın. ipin ucu yanınca sertleşir, katılaşır, renk değiştirir ama hiç olmazsa sökülmez.
bazen o yakma işlemini yapmak zorunda kalırsın sende sökülen bir şey olmasın diye...
işte bazen kopan ipi, koptuğu yerden bağlamazsın artık. sende kalan ucunu yakarsın...
bazen ilişkiler bir ipe benzer böyle...