bugün

türkiye'ye çok şeyler katan, çok iyi bir sanatçı. özellikle doğuda kendine pek çok kişiyi hayran bıraktırmıştı. çoğu insan bu şekilde türkiye'yi tanıdı. gönül adamıydı ,onu hep yaptığı eserlerle değerlendirdim. keşke hala yaşasaydı...

(bkz: unutamadık ne olur anla bizi)

görsel
Eğer yaşasaydı bügün 74 yaşına girecekti. Çok özledik be abi.
Doğum günün kutlu olsun Barış Manço...

görsel
Barış abi, bügün tam da bu saatlerde aramızdan ayrılalı tam 18 sene gecti. Zaman Su gibi akıp geçiyor ama hala dün gibi aklımızdasın. Hiç bir zaman da çıkmayacaksın aklımızdan. Geride bıraktığın eserler bizlere emanet. Mekanın cennet olsun sevdiğim güzel insan. Nurlar içinde uyu...

"Mevsimler geldi geçti görüşmeyeli..."
görsel
Bügün yaşasaydı 76 yaşına girecekti. Doğum günün kutlu olsun barış abi. Onun gibi birisi birdaha asla gelmeyecek bu dünyaya. iyiki tanıdık seni...

"Bir gün ölürsem öldüğüm günü değil doğduğum günü hatırlayın"

görsel
Bugün ölüm yıldönümü olan Türkiye'nin sahip olduğu en önemli sanatçılardan biri.

Nur içinde uyusun.

https://www.youtube.com/watch?v=WI3bMGl_m9Y
Unutamadım..
Özledik be abi koskoca 20 sene olmuş. Mekânın cennet olsun.
görsel
''bir gün ölürsem, öldüğüm günü değil, doğduğum günü hatırlayın.''
iyi ki doğdun güzel insan, iyi ki geçtin aramızdan.
75. Doğum gününde rahmetle anıyoruz. Zamanın ötesinde bir halk ozanı idi o. Mekanın cennet olsun uzun saçlı dev adam.

görsel
bana hep şarkılarıyla aile kültürümüzü, eski geleneklerimizi, bayramları, anneyi babayı, kardeşi, sevdiğine sevdiğini söylemeyi hatırlatan rahmetli şarkıcı. garip gelebilir belki ama nedense öyle geliyor bilmiyorum. bugün bayram, ahmet bey'in ceketi, işte hendek işte deve, süper babaanne, domates biber patlıcan, benden öte benden ziyade gibi şarkıları hep o havayı veriyor sanki. vefat ettiğinde 7 yaşındaydım. hayal mayal hatırlıyorum. hayatımda ki ilk ölüm haberlerinden biriydi. üzülmüştüm tabii. tüplü kasa monitörlü toplama bilgisayarımız yeni alınmıştı. yeni eşya kokusunu hiç unutmam. o kokuyu da hiç unutmam. bana o günleri hatırlatır. abim, winamp programını kurar, barış manço'dan bir şarkı açar, hoparlörün ses denemesini yapardı. işte o anlar hafızası kalmıştı bende. neyse konu dağılmadan. allah rahmet eylesin tekrardan.
yerine yenileri zor gelicecek kalitede bir insan.
biyografisi:

2 ocak 1943 günü istanbul'un bağlarbaşı semtindeki zeynep kamil hastahanesi'nde saat 2'de ismail hakkı bey ve rikkat hanımın 2. çocukları olarak dünyaya geldi. kendisi ikinci dunya dünya savaşının sonlarında doğduğu için ailesi savaşın bitmesine duyduğu özlem nedeniyle ona barış adını vermiştir. ilkokulu kadıköy yeldeğirmeni mustafa kemal ilkokulunda bitiren manço daha sonra eğitimini galatasaray lisesinde devam ettirdi. barış manço bu yıllarda hayatında büyük önemi olan anne ve babasının ayrıldığı küçüklük döneminden beri ona bakan büyüten babannesi nimet hanımı (gülpembe) ve bundan 2 sene sonrada babası isamil beyi kaybetti. barış manço ilk kez sahneye yeğeni aysel'in düğününde çıktı. burada elvis presley'den iki şarkı söyledi. ama onun ilk resmi konseri 1959'daki galatasaray lisesi'nde verdiği konsedir. sanat hayatı böyle başlamıştır.

barış manço'nun sanat hayatında annesi rikkat hanımın payı büyüktür. kendi çabaları ile gitar çalmayı öğrenen mançoya kardeşi incinin piyanosunda müzik dersleri vermiştir. galatasaray lisesinde 11. sınıfı geçemeyen barış bir an önce paris'e gidip güzel sanatlar akademisinde okumak istediğinden özel sisli kolejine gider ve 1963 yilinda bu okuldan lise diplomasini alir. 1963 yilinda salyangoz yüklü bir kamyonun tercüman-soför yardimcisi olarak istanbul dan lyon a, oradanda otostopla paris'e giden baris, burada güzel sanatlar akademisinde okumak istiyordu. daha sonralari maddi sıkıntılar ve belcika da yasamakta olan abisi savas'in* yaninda kalmak icin liêge sehrine gider. burada bazen türk iscilerine tercümanlik yaparak, bazen garsonluk yaparak veya türkiye den getirttikleri filmleri orada yasamakta olan türk iscilerine göstererek gecimlerini sagliyordu iki kardes. arada birde paris e giderek plak sirketleriyle görüsen baris, ünlü fransiz komedyen henri salvador in sirketinden 1964 yilinin sonbaharinda 4 parcadan (baby sitter, jenny jenny, quelle peste ve un amour que toi) olusan bir ep cikarir. o zamanlar biraz kilolu oldugu icin ilk önce zayiflamasi gereken baris, 1964 yazini bu is icin kullanir. 1965 in ocak ayinda, adamo ve france gall'inde katıldıkları bir programda, paris'in meşhur olympia müzikholünde arkasinda franck pourcel orkestrası ve swingle singers le beraber plağından iki şarkı okudu baris: babysitter ve jenny jenny. fakat bu konser sonrasinda, kendi olaganüstü yetenegi ve annesi rikkat uyanik hanimin disinda müzisyenlik hayatini etkileyen biri cikar karsisina: o gün barış'ı izleyen europe-1 radyosunun sahibi daniel filipacchi, baris'ın aksanını beğenmediğini ifade ederek plağın radyosunda yayınlanmasını yasakladı. barış bu işe çok kızdı ve "bundan böyle sadece türk şarkıcısı olacağım" kararını verdi. neticede barış öncelikle okulunu düşünür oldu.

1967 yilinda hollanda da büyük bir trafik kazasi gecirdi baris. bu kazanin kendisine hatirasi ise, biyiginin altindaki kesik izidir. bu kesigi kapatmak icin biyik birakmaya basladi. biyigi uzayinca, sacida uzamaya baslayan baris in,otomatikman elbiseleride başlar aşağı doğru sarkmaya, saçaklar, püsküller derken, kendisine ilerde "mao'cu, ülkücü gibi yakistirmalar getirecek gercek dis görünüsünü buldu. bu yakistirmalar sonucunda, mogollarla yapilan bir turne sirasinda kütahya da münibüsü bile bombalandi

barış manço belçikada yaşadığı yıllarda kendisine o dönemde büyük yardımları olan marie claude adlı bir bayanla evlendi 1970 yılında evlendi. ama evlilikleri kısa sürdü ve ayrıldılar. bu evlilikten kisa bir sure sonra azra balkan'la da kisa sureli bir birlikteligi oldu.. daha sonra barış manço 1972 yılında askere alındı. bazı pürüzlerden dolayı 19 ay 26 gün askerlik yapmak zorunda kaldı. gerçek hayat arkadaşını, "benim her şeyim" dediği lale manco'yu, 1975 yiilinda buldu. bütün türkiye nin bildigi bir tanismalari vardir lale ve baris in. ciftin tanismasi bozuk bir telefon sayesinde oldu. ablasina misafirlige gelen lale, telefon bozulunca enistesinin arkadasi olan üst kat komsusuna telefon etmeye çikar. kapiyi açan baris manço'ya 'telefon edebilir miyim?' diye sorar lale. aldigi yanit ise çok ilginç olur. 'benimle evlenirsen edebilirsin'. 'neden olmasin' diyen lale manço, içeriye girerek telefonunu eder ve parasini ödemeye kalkinca aldigi yanit karsisinda saskina döner. 'nasil olsa evlenecegiz ne parasi'. ve 1978 yilinda bir nikah töreniyle resmen yasamlarini birlestirirler. sakayi cok seven baris dügünde nikah sekeri niyetine lale yle beraber doldurdugu bir plagi dagitir. plagin a yüzünde birbirlerini seven bir ciftin asklarini dile getirdikten sonra kavga ettikleri bir konusma vardi. ikinci yüzünde ise baris kendi deyimiyle "kendi mutluluk öykülerini anlatacaklari" bir parca hazirlamisti. 19 mayis 1981'de dogukan hazar manco, 24 temmuz 1984'te de batikan zorbey manco dünyaya gelir.

1960'li yillarda türkiye'de hafif bati müziginde hayati kafe, erol büyükburç, metin ersoy firtinasi esiyordu. baris da aklina koymustu bu dünyanin içine girmeyi. henüz 15 yasinda iken 1958 yilinda galatasaray lise sindeki arkadaslariyla kurdugu grubu kafadarlar la "baris manco ve kafadarlari" ismiyle sahne aliyordu. bu dönemlerde daha cok o siralarda tutulan parcalari calan baris ve arkadaslari, okul bitince dagiliyorlardi. 1962 yilinda baris manco ilk 45 ligi twistin usa / the jet i harmoniler le kaydediyor ve grafson plakdan satisa sunuyordu. "neden türkce degil" mantigiylada o yillarda cit cit cedene, urfa nin etrafi dumanli daglar ve kizilciklar oldu mu?(baris in annesi rikkat uyanik hanim in derledigi bir türkü) isimli türkülerini kaydediyordu

kol dügmeleri, bebek, kagizman gibi parcalarla ismini duyuran baris daglar daglar'in cikis tarihinden dört ay sonra 700 bin satinca müzik dünyasindaki o dönemin büyükleri olan, cem karaca, erkin koray ve mogollar in arasinda buldu kendini.

1978 de lale caglar la ikinci evliligini yapan baris, 1979 yilinda bomba gibi müzik dünyasina geri döndü. cok sevdigi kurtalan eskpres iyle yeni bir gün isimli albümünü cikaran baris, sari cizmeli mehmet aga, gesi baglari, aynali kemer ince bele gibi parcalariyla yeri gögü inletti. bu albümle baslayan hic dinmeyen basari süreci, 1980 yilindaki hal hal / egri egri dogru dogru egri bugru ama yine de dogru 45 ligiyle, 1981 yilinda sozum meclisten disari albümüyle, 1983 yilinda estagfurullah...ne haddimize! albümüyle sürüp gitti.

büyük birikiminden her yas kusaginin yararlanmasini istediginden, biraz da seyyah olup,dünyayi gezmek istediginden dolayi, 1988 yilinda trt 1 televizyonuna bir teklifte bulundu. ‘‘çocuk ve aileye yönelik egitici ve eglendirici bir dünya belgeseli’’dir düsündügü. yayina girdigi ilk gün milyonlarca izleyiciyi ekran basina toplayan ‘‘baris manço ile 7'den 77'ye’’, böylelikle onun bir baska yavrusu oldu, ölümünden birkaç zaman öncesine kadar. program çekimleri icin olusturulan tv ekibi, ekvator'dan kutuplar'a kadar yerküre üzerinde 150 degisik ülkeye giderek 500 bin km.'den fazla yol katetti. bir baska deyisle, baris manço dünyanin çevresini 12 kez dolasmis oldu. devlet baskanlari, dünyaca ünlü sair, düsünür ve yazarlar, astronotlar, sporcular, süperstarlar da konuk oldular baris'a. bu program türk televizyonculugunda ulasilamamis pek çok rekoru da elde ederek ayri bir basariya ulasti.

1991 yilinda devlet sanatcisi olan baris, 1990 yilinda, ölümüne dek sürecek japonya macerasina baslayacakti. icindeki büyük sevgiyi japon halkiylada paylasmasini bilen baris, oradada süperstar sifatini elde ediyordu.
31 ocak 1999 günü saat 11:30'da aramızdan aniden ayrılan barış manço türk müziğinin yetiştirdiği en büyük sanatçılardan biridir. her nekadar kendisi 40 yılda bir gelir barış gibisi demişsede ben onun gibi birinin bir daha geleceğine pek ihtimal vermiyorum. tabi bu söz onun mütevazi kişiliğinden kaynaklanıyor. seni hiç unutmayacağiz bariş abi.

devlet sanatçiligindan seref madalyasina ünvanlari sunlardir:

bulgaristan cumhuriyeti: altın orfe sanat ve müzik ödülü varna (1980)
türk-amerikan cemiyeti: şeref üyesi ünvanı new york (1989)
türkiye cumhuriyeti: devlet sanatçısı ünvanı ankara (1991)
hacettepe üniversitesi: sanatta onursal doktor ünvanı ankara (1991)
soka gakkai üniversitesi: uluslararası kültür ve barış ödülü tokyo, japonya (1991)
belçika krallığı: léopold ii şövalyesi nişanı brüksel (1992)
fransa cumhuriyeti: sanat ve edebiyat şövalyesi nişanı paris (1992)
pamukkale üniversitesi: onursal doktor ünvanı denizli (1995)
min-on sanat vakfı: yüksek şeref madalyası tokyo, japonya (1995)
liège şehri onursal hemşehriliği liège, belçika (1997)
türkmenistan cumhuriyeti: onursal türkmen vatandaşlığı aşkabad (1998)
türkmenistan cumhuriyeti: fahri profesörlük ünvanı aşkabad (1998)
(kaynak: http://aofon.sitemynet.com/bh.html)
-----------------------------------------------------------------------------

aldigi bazi unvanlar:
türkiye cumhuriyeti: devlet sanatcısı ankara (1991) (1991)
hacettepe iniversitesi: onursal doktora ankara (1991)
soka iniversitesi: uluslararası kültür ve barış ödülü tokyo, japonya (1991)
belçika krallığı: leopold ii şövalyesi nişanı brüksel, belçika (1992)
fransız kültür bakanlığı: edebiyat ve sanat şövalyesi nişanı paris, fransa (1992)
türkmenistan cumhurbaşkanlığı: türkmen vatandaşlığı aşkabat, türkmenistan (1995)
pamukkale üniversitesi: onursal doktora denizli (1995)
min-on vakfı : yüksek şeref madalyası tokyo, japonya (1995)
1/subat/1999 turk milleti tarafindan evrensel evladi unvani ile aramizdan ayrilmistir....
(bkz: copy+paste ın da bu kadarı)
Unutmadık, unutmayacağız. Mekanın cennet olsun barış abi.
görsel
Aramızdan ayrılalı 7 yıl oldu.Daha dün gibi.Beyfendiliğiyle,hümanistliğiyle ve çocuk sevgisiyle tanınmıştır.Ünü türkiyede değil uzak diyarlarda bile duyulan,japonların topyekün sevdiği belkide tek sanatçıdır.Japonyada kaldığı 30 gün içinde japonca öğrenmeyi başarabilmiştir.Onun için anlatılacak o kadar çok şey varki.unutamadım koldüğmesi..vb güzellikte bir sürü şarkısı olan bu sanatçı yaşamında yeterince saygıyı ülkemizde tam anlamıyla görememiştir.En kötüsü ise ölürken viagra içti öldü damgasının vurulması,eşi lale mançonun onun eserlerine sahip çıkamamsı,(O güzelim piyanosu,arabaları,gitarları..)iflasın eşiğine gelmesidir.
Bugün onun doğum günü eğer bugün yaşasaydı 77 yaşına girecekti. Doğum günün kutlu olsun barış abi...

"Bir kişinin adı en son ne zaman telaffuz edilirse o gün ölmüş oluyor insan. Yani fizik olarak bu dünyayı terk etmek çok da önemli bir şey değil. Nasıl olsa günün birinde hepimiz terk edeceğimiz için ve milyarlar terk ettiği için. Ama adınız anılmadığı gün gerçek anlamda bu dünyayı terk etmiş oluyorsunuz."
görsel