bugün
- icardi1905 silik olsun kampanyası20
- şehirler arası aşk yaşamak9
- hamas bir terör örgütüdür14
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- anın görüntüsü14
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler11
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi10
- aleyna tilki10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız17
- sözlük kızından gelin olmaz21
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- vatandaşlık farkı alan otel21
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- futbolcu ismiyle nick almak10
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- icardi190524
- artificialintelligence12
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım18
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
sürekli aynı kıyafetleri giyen insanların algıya ihaneti.sosyo ekonomik sebepler olamaz bu bir çeşit gıcıklandırma güdüsü.en yakın arkadaşımın yüzünden bile 1 saatte sıkılıp gözlerimi başka taraflara kaçırmaya çalışırken buna nasıl dayanırsın sen günlerce, haftalarca, aylarca, mevsimaşırı aynı renk ve modelde kıyafetleri teşhir etmeye.kadının birisi, yüzlerce defa aynı çantayla geldi buluşmaya.adamın teki, aynı kazakla dolaştı sokaklarda.çocuğun ötekisi semt parkında hep aynı fanilayı kirletti.memurun kendisi, biteviye aynı kravatla işe gitti geldi.doktorun efendisi, aralıksız aynı önlükle ameliyata girdi.giymekle yetinmediler kendileriyle karşılaştıklarında kenara çekildiler.her gece yatağa o kıyafetlerle uzanıp, yataktan o kıyafetlerle kalktılar.bununla da kalmadı.kişisel eşyalarını aynı renge boyadılar.
ben aynı gömleği 2 gün giyen adamlarla arkadaşlık yapmam, mustafa bilir.o adamın günün birinde deli olma ihtimali vardır.akıl hastanesine ziyaretine gidersem, ölene kadar aynı gömleğin içinde dolaşan psikiyatrların zevksizliğine dayanamam.ben aynı eteği -şalvarda olsa değişmez benim için- 2 saat giyen kızla sevgili olmam, kemal bilir.günün birinde aldatma ihtimali vardır.rüzgar değil ki eteğini kaldıran, olsa olsa içindeki şehvettir, nasıl güveneyim.bulvardan eve doğru yürürken karşıdan gelen o ise ayakkabılarındaki matlığa bakıp kusabilir,renklere ömür boyu küsebilirim.
değişim, renkli giymek ve yaşamakla başlar. usanmadan aynı şeyleri giyen insanlar algılarımda daltonizm oluşturup duygularımı köreltiyorlar.oysa hani biz doğayı taklit ediyorduk.ağaçların, kuşların, çiçeklerin, gökyüzünün bile durmadan değişen renkleri ve elbiseleri var.kendi kendimize bunalımlar, trendler ve renk scalaları oluştururken doğaya ihanet ettiğimizi unutuyoruz halbuki.aynı tişörtü giymiş birisiyle aynı mekanda göz göze gelmeye bile tahammül edemiyosun, kimi kandırıyorsun sen!
algılarımızı ve gözlerimizi dinlendiren norveç yerel kıyafetiyle kazandı adam eurovision şarkı yarışmasını, sesiyle mi sanıyorsun sen!
ben aynı gömleği 2 gün giyen adamlarla arkadaşlık yapmam, mustafa bilir.o adamın günün birinde deli olma ihtimali vardır.akıl hastanesine ziyaretine gidersem, ölene kadar aynı gömleğin içinde dolaşan psikiyatrların zevksizliğine dayanamam.ben aynı eteği -şalvarda olsa değişmez benim için- 2 saat giyen kızla sevgili olmam, kemal bilir.günün birinde aldatma ihtimali vardır.rüzgar değil ki eteğini kaldıran, olsa olsa içindeki şehvettir, nasıl güveneyim.bulvardan eve doğru yürürken karşıdan gelen o ise ayakkabılarındaki matlığa bakıp kusabilir,renklere ömür boyu küsebilirim.
değişim, renkli giymek ve yaşamakla başlar. usanmadan aynı şeyleri giyen insanlar algılarımda daltonizm oluşturup duygularımı köreltiyorlar.oysa hani biz doğayı taklit ediyorduk.ağaçların, kuşların, çiçeklerin, gökyüzünün bile durmadan değişen renkleri ve elbiseleri var.kendi kendimize bunalımlar, trendler ve renk scalaları oluştururken doğaya ihanet ettiğimizi unutuyoruz halbuki.aynı tişörtü giymiş birisiyle aynı mekanda göz göze gelmeye bile tahammül edemiyosun, kimi kandırıyorsun sen!
algılarımızı ve gözlerimizi dinlendiren norveç yerel kıyafetiyle kazandı adam eurovision şarkı yarışmasını, sesiyle mi sanıyorsun sen!
güncel Önemli Başlıklar