bugün

* bundan yaklaşık on yıl önce yaşanan yoğun kışlarda karşımıza çıkan hadise. saçaklardan bir metrelik buz kütleleri sarkan zamanlarda balkona çamaşır asmak nasıl bir manyaklıksa artık.
çamaşır katlama işini kazak kolları ve pantolonlarla girişilen bir savaş hâline getiren durum.
kış mevsimiydi
is kokulu çamaşırlar gibiydik seninle
hani kasvetli bir hava kirliliği olurdu
şehrin üzerinde her akşam
ve ağır bir koku
kokuya rağmen keskin bir soğuk...
sen ince bir bluzdun
renkli,yumuşak hep sevilen hep giyilmek istenen
ben vurucu soğukların giysisiydim
heybetli bir palto...
ikimizi de aynı ipe asmışlardı
yıkadıktan sonra.
seni sık giydikleri için yıkamışlardı
beni ise çok seyrek giydikleri için.
ıslaklık garip hakikaten
aşk gibi birşey
ikisi de donduruyor liğme liğme insanı.
akabinde bütün gün kas katı gezip, ztürre olmanıza sebebiyet verecek hadisedir.
şimdi balkona çamaşır mı asılmıyor, yoksa havalar mı ısındı?

is kokardı.

o kolları açık şekilde donmuş anne elbisesini alıp dans ederdik . 2000 lerde o kadar bize kollarını açan başka bir şey olmadı.
balkona asılan donların dahada donması.