bugün

Sözlüktaşlara sorulmuş bir sual.

Kafasını duvara vura vura patlatmak etik midir arkadaşlar yoksa ölmesini mi bekleyeyim. Anasıda böyleydi geberdi gitti, çıktığı am toprak oldu.
ARKADAŞ ŞiDDET EĞiLiMiNiZ VARSA Bi PSiKOLOĞA GÖZÜKÜN SORUNU ÖYLE ÇÖZMEK DOĞRU DEĞiL.
baba ile yaşanan küçük bir tatsızlıklığı hemen etik mi değil mi diye sorarak abartmayın lütfen.
Senin nefes alman etikmidir onu sormak lazım.
isra Suresi'nin 23. Ayeti: Rabbin, kendisinden başkasına ibadet etmemeniz ve anne babaya iyilik etmenizin (gerekliliğine) hükmetti. Onlardan biri ya da her ikisi senin yanında yaşlanırsa, onlara "öf" bile deme! Onları azarlama ve onlara değerli bir söz söyle.
ölüdürmek , yaralamak vs. yok böyle bir şey.
baban sapık veya ırz düşmanı değilse dokunamazsın. hatta dokunma!
apsürt başka durumlar varsa belasını başka yerden bulur elbet.
ha, bir iki tavsiye verirdim ama azmettirmek şeysine çıkar iş. hiç gerek yok. swh
Gezenadam ayet atmış of bile denmemeli demiş iyi güzel demişde ben yagmurcuya katılıyorum.. baba denen kişi sapık ve istismarcıysa napıcaksın razı mı olacaksın haline şüphesiz..
Sözlüğün meşhur trolü başlık açmış üç kişi de favlamış enteresan!. Ciddiye alınmayacak başlıklarda bugün.
Senin gibi evlat yetiştirdiği için dövmek sevap bence.
Çekip vurmayı düşündüm. Ama elimi kaldırmak aklımın ucundan geçmedi. Baba aq bu neticede.
babayı dövmek 'yanlış ve doğru' gibi ne idüğü belirsiz kriterler icat eden etiğin değil, olsa olsa pratiğin veya adaletin konusudur. elbette bu konunun aktörleri sadece 'baba ile oğul'dur. bir baba kız arasında ya da oğul ile ana arasında böyle bir muhabbet dönmez.

eğer baba oğlunun 'yanlış yapmaması' adına kendi çocukluğunda yaşadıkları ve yetişkin olduğu zaman bulunduğu toplumda genel kabul gören bir nedenle dayak atmışsa, başka da bir terbiye yolu bilmiyorsa, ve oğul büyüdüğü zaman bunun ayırdına varırsa, sözkonusu dayak pratik nedenlerle uygulanmış, bir anlamda hem döven baba hem de dayak yiyen oğul toplumun kurbanı olmuş, ama oğul için belki de bir kazanım bile olmuştur. bu noktada oğul hem kendi yaşadığı tecrübeye bakar hem de kendisi yetişkin olduğu zaman toplumun genel kabul kriterlerini gözönüne alır, takdir eder ve kendi oğluna olan davranışını belirler. ama bu bağlamda yaslanmış ve görevini tamamlamış babaya dayak atmanın her halükarda pratik bir getirisi yoktur. çocuğuna dayak atmayı tercih etmesi ya da etmemesi muhakkak bir şekilde kendisi küçükken babasından yediği dayaklar ve bunların kendi üzerinde bıraktığı etkilerle alakalıdır.

eğer baba oğlunun 'hizaya getirilmesi' için hiçbir eğitim kaygısı gütmeden sırf kafasına estiği ve gücü yettiği için, yani oğlunun kendisini savunamayacak kadar küçük olmasının avantajı ile dayak atmışsa burada kısas adaletinin sağlanması için babası yaşlanıp güçten düşünce oğul intikamını alır, adalet böylece sağlanır. üstelik oğlun kendi yediği dayak herhangi bir eğitim kaygısı gütmediği için babasına atacağı dayağın da babayı o yaştan sonra eğitme gibi bir derdi aranmaz. zaten eğitim kaygısı bu senaryoda zurnanın son deliğidir. dolayısıyla kısasa kısas olur, hepsi o. kendini savunamayan bir çocuğu dövmekle kendini savunamayacak bir ihtiyari dövmek arasında nasıl bir mukayese ne gibi kriterlerle yapılabilir, bunlar sabaha kadar tartışılır ve mutabakata varılamaz. dolayısıyla kısasa kısas böyle durumlar için en kestirme dinamiktir.

bunun dışında, eğer baba oğlunu hiç dövmediği halde ilerde oğlu babasını döverse işte o zaman büyük soru işaretleri başlar: oğul hiç dayak yememiş olmasına rağmen hangi pratik ile bu şiddeti öğrendi? olayın arkasında neler var? ya da küçükken dayak yemiş olsa acaba böyle bir adaletsizliği yapmamayı öğrenmiş olur muydu? bunlar ilginç alanlar.

bir de ilahi veya evrensel adaletsizlik diye bir vaziyet var: babası tarafından çocukluğu boyunca sudan sebeplerle habire dayak yemiş bir evlat tam babası kıvama geleceği sırada babasını kaybeder ve kendi de hiç çocuk sahibi olmazsa, o yemiş olduğu dayaklar yanına kar kalır. burada ne pratik bir kazanım, ne de adaletin yerini bulması mümkün olmaz. saçmasapan bir tecrübe...
Hak ettiyse atılır.
Etik değildir bence. Babalığına göre değişir ya da öyle diyelim.