atatürk ün örnek alınmayacak yönleri

ülkemizin kurucusu, büyük fetanet, aydın ruh yüce atatürk'ün çocuklara anlatılmaması gereken karanlık yönleri/özellikleri... [(#2516170)'dan esinlenilmiştir]

dinciler ermeniler ve yunanlilar icin tum yonleri.

(bkz: yok öyle bişey)

(bkz: boş küme)

Atatürk bir insandı bu yüzden hata da yapmıştır fakat önemli olan yaptığı doğrulardır ki onlarda saymakla bitmez.

sağlığına dikkat etmemesi. genç sayılacak bir yaşta tam da her şey rayına oturmaya başlamışken yeni kurduğu ülkesini yarım bırakıp gitmesi. keşke sana içme dediklerinde içmeseydin, bir dal badem için hasta yatağından çıkmayıp, yorulmayıp kendini bu kadar yıpratmayıp biraz daha yaşayabilseydin şu anda ülkemiz bambaşka bir konumda olurdu belki. ama o zaman da atatürk olamazdın değil mi...

elbette ki bir insan olduğu için örnek alınmayacak yönleri vardır. burada amaç ataturk'ü kötülemek değil, bazı ahmaklara onun da bir insan olduğunu anlatmaya çalışmaktır. bazı kendini bilmezler işi iyice abartmış ve "0" hata karakter muamelesi yapmıştır kendisine ki, aklı olan hiçbir yetişkinin yapmayacağı bir yakıştırmadır. bu sözleri söyleyebilmek için hala ilkokul sıralarında oturuyor olmak lazım. bundan da şüphem yok değil aslında. herneyse;

sonuçta atatürk dini yönü zayıf bir insandı. dolayısıyla manevi yönden benim için fazla bir anlam ifade etmiyor. bir mevlanayı daha çok örnek alırım. ama askeri yönden de atatürk'ü örnek alabilirim. bazıları onun askeri yönden de kusursuz olduğunu zannediyorlar. bu da yanlıştır.

atatürk'te senin benim gibi bir insandı. belki ağzı kokardı, geğirirdi, osururdu, hata yapardı, günah işlerdi, (günah işlememek peygamberlere mahsustur) belki de kimi bazı kaynaklara göre müslüman değildi, ama türk'tü.

bunların önemi var mı? anıtkabiri kutsal bir yer olarak görenler olmazsa, şu an itibariyle yok.

(bkz: kime göre neye göre)

doktor tavsiyesine uymayıp ısrarla sigara içmeye devam etmesidir.

bir iki yıl daha yaşayabilirdi oysa. kızgınım bu yüzden.

siroz yüzünden erken yaşta ölümü.

olmayan yönlerdir.

Çünkü... Hiçbirimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatını tam olarak bilmiyoruz. Bu nedenle de kıçımızdan yön uyduramayız...

Şimdiye kadar bizlere öğretilen, Atatürk'ün biyonik adamlar gibi yenilmez, son derece güçlü, hata yapmayan bir android olmasıdır.

Halbuki, atatürk guapo'nun da dediği gibi geğiren, osuran, tuvalete giden, herkes gibi yaşayan bir insandır.

Sahip oldukları güç ve iktidarın ellerinden gitmesini istemeyen bir takım yaratıkların Türk insanını bilime, doğruya ve gerçeğe aç bırakması sebebiyle, bugün Atatürk kimileri tarafından ilah, kimileri tarafından da deccal olarak adlandırılmaktadır.

Anadolu insanını yüzyıllarca kerameti kendinden menkul imamların, hocaların ve şeyhlerin eline bırakan adi zihniyet, tavrını cumhuriyet kurulduktan sonra da devam ettirmiş, atatürk'e rağmen, tarihi kafalarına göre yazan, insanları gerçeklerden uzak bir takım hurafelerle dolduran tarihçilerin, öğretmenlerin eline bırakmıştır.

Etrafınıza şöyle bir baktığınızda, anadolu insanının bilimden, doğrudan, mantıktan ne kadar uzak olduğunu, oysa hurafeye, mistik saçmalıklara, kural tanımazlığa, cehalete o kadar yakın olduğunu bizzat görebilirsiniz.

Mustafa Kemal gayet zeki bir insandı, ittihat ve terakki cemiyeti'nin bazı kısır görüşlü aydınlarının fikirlerini aldı, onları harmanladı ve anadolu insanına uygun bir elbise haline getirdi. Pekala yapamadığı, yanlış yaptığı şeyler de vardır. Hatasız kul olmaz.

En basit örnek olarak harf devrimini verebiliriz. Latin harflerinin türkçe'nin dil yapısına arap alfabesinden daha uygun olduğunu ilk düşünen, dile getiren ittihad-ı Osmani cemiyetini kuran ibrahim Temo'dur.

Anadolu'da yaşayan halk için Türk ismini kullananlar ittihat ve terakki'nin ilk kurucuları ve fikir adamlarıdır. Onlar da türk ismini, istibdat döneminin zulmünden kaçarak gittikleri Fransa'da duymuşlardı. Türk kelimesi Avrupalılar tarafından Anadolu halkı için kullanılmaktaydı. Oysa Osmanlıda resmi olarak kullanılmıyordu. Çünkü Türkler Osmanlı Devleti içinde yaşayan etnik unsurlardan biriydi. Yani bugün Türkiyelilik kavramına kızanlar, acaba aynı mantığın Osmanlı'da da işlediğini ve imparatorluk içinde hakim düşüncenin Osmanlılık olduğunu göremiyorlar mı?

ittihat ve Terakki'nin kurucuları arasında böylesine orjinal fikirlere ve ideolojilere sahip aydınlar olduğu halde ittihatçılar, imparatorluğun kurtuluşunu sadece ve sadece Kanun-i Esasi'nin ilanında olduğunu sanmışlardır. Yine de ittihatçılar dan birçoğu da toprak kayıplarına tahammülü olmayan vatanseverlerdi. Atatürk'ten farkları sahip oldukları fikir ve ideolojiyi süzgeçten geçirememiş olmalarıdır. Eğer Enver Paşa birazcık daha mantığı ile hareket etmiş olsaydı, bugün türkiye'de Atatürk'ün ismini kimse bilmiyor olacaktı.

Netice itibariyle bizlerin millet olarak en büyük hatalarımızdan birisi, herhangi bir kişi ya da kuruluşa körü körüne ve ölümüne bağlı olmamız ve onun iyi ve kötü yönlerini sorgulamadan ilahlaştırmamızdır.

Kitap okumayı ibnelik ve entellik zanneden lumpenlerin çoğunlukta olduğu bir ülkeden de farklı bir davranış beklemek zaten yanlış olacaktır.

Başlıla alakalı olarak kişisel düşüncemi yazmam gerekirse eğer, Atatürk'ün örnek alınmaması gereken tek davranışının türk halkına güvenmesi olduğunu söyleyebilirim. Bu benim fikrimdir, isteyen küfür eder isteyen alkışlar, herkesin fikri kendinedir.

Bizler kuyunun etrafında dolaşmaya devam ettikçe, boynumuza geçirilmiş olan ilmeğin farkına da hiçbir zaman varamayacağız.

Neyse boşverin, fener, cimbom, mankenler, diziler, yarışmalar, karı kız muhabbetleri daha ilgi çekici.

getirdiği devrimle kendisine .ok atmanızı sağlamış adam, siz hala örnek alınmayacak yönlerinden bahsediyorsunuz. önce onun tırnağı kadar olun ondan sonra tartışın o yönleri. *

boylesine bir dehaya sahip oldugumuz icin gurur duymakla beraber bu insanin peygamber olmadigini ve herkes gibi hatalari da olabilecegini kabul etmeliyiz. nasil basarilari ile gurur duyuyorsak hatalarini da yeri geldi mi gormeliyiz. ataturk olsa eminim hatalarini ort pas etmemizi istemezdi. nitekim buyuk insan kendisi. huzur icinde yatsin. *

(bkz: içki içmesi)

yanliş bir halka önderlik etmesi.

(bkz: kısa ve öz)

edit: ne oldu gucunuze mi gitti ibişler?

örnek alınacak bir sürü yönü varken tartışmanın gereksiz olduğu özelliklerdir. elbette o da insandır mükemmel değildir ama mükemmele en yakındır.

türk milletinin hepsine güvenip onu yüceltmek.

dini siyasete emel edenler ve buna inanan saf insanlarımız tarafından algılanmaya çalışılan kılık kıyafet kanunu , kadın erkek eşitliği filan işte...
*

Atatürk'ün iyi yönleri aldık benimsedik, iyi olmayan yönleri kaldı diyosun.
Aferim yavrucuğum.
(bkz: hanım koş tüfeğimi getir)

atatürk olimpiyat stadı. yönü itibariyle fildir fildir rüzgar esiyor.

che ye tapan kişiler onun kötü huyundan bahsetmezler fakat , göründüğü üzere atamız'ın örnek alınmayacak yönleride varmış, ey türk gençliği yazık sana, kendi atasını koruyamaz bir millet haline geldik hep başka insanların sevdiklerini seviyoruz gazi paşa bu ülkeyi gerçekten bize mi emanet etti acaba .

(bkz: atatürk e dede muamelesi yapmak)
(bkz: içmesen su sigarayı dede)

yarısı su dolu bardağa yarısı boş demektir.
kusursuz insan daha doğmadı doğduysa da yaşamadı, yaşadıysa da kimse görmedi, gördüyse de gören insan kesin ölmüştür.

"sıkıyosa hepsini örnek al" denilesi insanların kurduğu cümlecik. sıkıyosa hem o kadar rakı iç, hem de gerçekten* memleketi kurtar. hadi bekliyorum.

her insanın kusurları veya örnek alımayacak yönleri vardır. mükemmel olmamak atatürk'e özgü bir durum değildir. bir yerde bir doğru yapsa insan, başka yerden bi şey çıkar. mesela kendisi aile kurmamış ve sağlığına dikkat etmemiştir. bunları yapmamasının sebebi tabii ki de görev aşkı ve sorumluluk sahibi yapısıdır. sonuç olarak aile babası olmamak, sigara içmek, sağlılığına dikkat etmemek, atatürk adını vererek sorgulanması gerek olmayan şeylerdir. çünkü hayat görecelidir. herkesin algısı, idealleri, fikirleri farklıdır. bu nedenle, aile kurmamak ya da sigara içmek, kimilerinde kusur olarak, kimilerinde de nitelik olarak durur ve durmalıdır.