bugün

son derece yanlış bir davranıştır...
abdestsiz evrak dahi imzalamayan abdülhamid han nasıl alkollü araç kullanır?

kullanmış işte...aha yazıyorum...

dolmabahçe sarayı'nın hemen yanında saray koleksiyonları müzesi adında bir müze var.

bu müzede ikinci abdülhamid'e ait bir araba sergileniyor.
görsel

evvelce topkapı sarayı'nda sergilenmekte olan bu araba, şu an saray koleksiyonları müzesi'nde sergilenmekte.

"kancalı fayton" adı verilen bu arabanın tasarımı abdülhamid'e aittir. (yerli ve milli yani pininfarina değil)

2 at tarafından çekilen ve abdülhamid'in bizzat kullandığı bu faytonun en önemli özelliği atlar kontrolden çıkarsa kullanıcının yanında bulunan bir manivela yardımıyla atların arabadan ayrılmasını sağlayan düzenektir.
bu yüzden bu arabaya kancalı fayton denilmiştir.

işte abdülhamid'in faytona bu düzeneği, bu tasarımı yapmasına sebep olan şehzadeliği döneminde yaşadığı bir araba kazasıdır...

bu kazayı aktaran abdülhamid döneminde hariciye nazırlığı yapan tevfik paşa'dır, ona da bizzat abdülhamid anlatmıştır.

abdülhamid alkollü araç kullanıyor;

sene 1859...abdülhamid'in şehzadeliği dönemi.
padişah abdülmecid saltanata aday genç oğullarına "toplansınlar, istişare etsinler" diye haber yollatır.
bunun üzerine şehzadeler mehmet reşad, abdülhamid ve murat(5. murat), şehzade murat'ın maslak'taki köşkünde toplanırlar.

köşkte kilercibaşının hazırladığı mezler son derece iştah açıcıydı, en nefis rakılar sofraya getirilmişti...

tabi şehzadeler bu mükellef sofrada yiyip içmeye başladılar.
üç kardeş ard arda kadehleri yuvarlıyor, mezelerin tadına bakıyordu.

içki meclisi geç vakte kadar sürmüş, şehzade abdülhamid efendi epey sarhoş olmuştu.
dönüş zamanı geldiğinde, içkinin de verdiği cesaretle şehzade abdülhamid yanına arabacısını almamış, arabaya tek başına binmiş ve dizginleri eline almıştı.

arabayla beşiktaş'ta seyrederken atlar bir anda kontrolden çıkmış, çılgına dönmüştü. çevreden yardıma gelenler de atları sakinleştirememiş ve araba devrilmişti.

devrilen arabadan düşen abdülhamid yaralanmıştı.
baygın haldeydi.
bu halde saraya getirilen abdülhamid bir haftada ancak iyileşebilmişti.

bu araba kazası şehzade abdülhamid'i epey korkutmuştu, iyileştikten sonra da bir daha ağzına içki koymayacağına yemin edip içkiyi bırakmış güya.
lakin padişahlığı döneminde abdülhamid'in rom içtiğini ertuğrul osman osmanoğlu anlatır...

demek ki o araba kazasının korkusuyla böyle bir karar almış şehzade o zaman...

işte bu kazadan kurtulan ve iyileşen abdülhamid, bir daha böyle bir kazaya karışmamak için padişahlığı döneminde "kancalı fayton" denilen bu arabayı tasarlamış, tasarladığı bu planları viyana'da özel arabalar yapan tanınmış bir firmaya göndererek sipariş etmişti.
viyana'daki fabrika padişahın siparişini hemen yapıp istanbul'a göndermişti. (tıpkı togg gibi)
fayton tam da abdülhamid'in istediği gibiydi.
arabaya koşulu atları bir tehlike anında bir manivelayla koşum kancasından boşaltıveriyordu...

araba defalarca denendi, alınan sonuçlar olumluydu.
abdülhamid uzun yıllar bu arabayı diğerlerine tercih etti.

ama bir daha alkollü araç kullandı mı o kadarını bilemem.

#tarih

kamu spotu: bugün cumartesi. alkollü araç kullanmayın, kullandırmayın. alkol alıp direksiyon başına geçtiğinizde aklınıza cennetmekan abdülhamid han'ı getirin ve hemen bir taksi tutun.
çevirmede atatürk'e yakalanmış.
bülent inal 'ın yakalandığını düşündüm başlıktan lâkin değilmiş.
araç değil amaçtır o.
Hiç uygun bir davranış değildir. Çoluk çocuk ezmemiş olması büyük şans.

Atam adam gibi sofrada içer, nasıl oturduysa öyle kalkardı.
Dini bütün, büyük halife, kızıl sultan ampülhamit han hazretlerimizin yaptığı küçük bir hatadır.. Takılmayın böyle şeylere.. Onu boş yere şişirecek muhallebi oğlanları her daim hazırdır ne de olsa..
Adam gencken içmiş olur öle gençlikte.
abdülhamit hanı kendi dedeleriyle karıştıran cahil kişi beyanıdır. cidden yazık..

görsel
padişah adam arabayı kendi sürmez emrindekilere sürdürür.