bugün

80 li hatta 90 lı yıllarda yapılan, * çocukluk yıllarını kuzenleriyle eğlenceli şekilde geçiren kişilerin özeleştiriyle tabir ettikleri salak eylemlerdir bunlar.
efendim, bunun için 2 adet kuzen gerekmektedir. bu kuzenler, ayrıca, 80'li yıllarda en fazla ergenlik çağlarında olmalıdırlar. 9-10 yaşlarında olsunlar hatta.
şimdi bu kuzenler, o zamanın meşhur şarkıcılarından mc hammer'ı dinlemektedirler. hani vardır ya, ken taç dis. o şarkıda klip çekerler, mc hammer dansı yaparlar. o zamanlar komik değildir bu eylem. ama şimdi hatırladıkça kendilerine de yaptıkları eyleme de, mc hammer'a da gülerler. *
ortanca teyzenin dubleks yazlık evinde alt kata anne babaları koltuklara oturtup, basamaklardan müzik eşliğinde inmek *, bütün gün havuzda denizde giydiğimiz mayoları sergilediğimizi gören ebeveynlerin gülmemek için ağzı burun yumuşturduklarında kuliste * yuppi nidaları atmak * *, hız kesmemek hemen arkadan ajda pekkan kaseti açıp elde saç fırçasıyla sırayla şarkı söylemek, klip çekmek... yıllar sonra gizlice çekilmiş resimleri gördüğünde yerlere yatmak, yarılmak, kopmak... *
kuzenin evinde buldugumuz bütün ilaclardan bir tane alip ezmek ve toz haline gelen karisimi, isittigimiz sütün icine dökerek iyice karistirmak, sonra da bu sütü kücük plastik kaplara koyarak mahallede kedilerin birlikte durdugu yerlere birakmak. Kedilerden bazilari ölünce sanki haberdar degilmisiz gibi bisiklete binip kimseye caktirmadan öyle dolasmak.
kuzenle beraber evdeki minderleri taekwondo elliği sanma gafletine düşüp, evin içinde kiappppppp diye salakça naralar atıp, kuzeniniz peytonpeyton a minderleri tutturup tekme atma çalışmaları ve onu duvara yapıştırma çabaları... ortaokulun kıytırık ingilizcesiyle denize gittiğiniz bir günün öğleninde iki tane idiot genç erkek bulup kendinizi biz klara (klara olan peytonpeytondur) ve suziyiz yani turistiz diye kandırdığınız zamanlar... evde yemek savaşı açıp "teyzeeee bana neden az yemek kattın onun tabağı benden daha çok böhüüüüeeee" diye zırladığınız anlar... evde asitli kolaları içtikten sonra "kim daha uzun süre geyirebilir" yarışması yaptığınız o mendebur günler... sokağa çıktığınızda "kim daha uzağa balgamlı olarak tükürebilir" yarışmaları... gecenin bir yarısı ping pong oynama kriziniz tutup kör karanlıkta sokağa çıkıp sokak ortasında "ping-pong" oynayıpta kuzenin topunu karanlık bir boşluğa düşürüp patlatma sonucu aldığınız hazin dolu sözler * ve yine gece yarısı tam zıbarma pozisyonundayken dolunay çıktığında "bööö ben kurt adamım ve sizi yiyecem" diyip altına işetme çabaları....
bahçedeki trafoya pink floyd yazmak ve karakolda ifade vermek.
- pink pembe demek de floyd anarşik bir kelime olabilir amirim.
bakkla şaplak atip misir yemek.
izcilik yapıcaz diye yaz sıcağında dağ bayır şortla gezmek. akşam harita gibi olan bacakların sızısından uyanamamak,ve acıyla yaklaşık 1 hafta boyunca koyun koyuna yaşamak.
yazlıktaki arkadaşlara cebinden bi sürü masraf yapıp çadır tiyatrosu kurmak. onlar ikramları mideye indirip bizi izlemezken kendi yazıp oynadığımız parodileri sergilemeye çalışmak.**
commodore ile sevişmek. o hırsla joystick parçalamak. "ama seninkinin quickshotı vaaaaaar!" diye ağlamak. sonunda haladan dayak yemek.
(bkz: kafa ayarı)
komsu bahce duvarina torpil yerlestirmek & yerlestirmekle kalmamak.
(bkz :70 lerde portakaldaki diğer vitaminlerle birlikte yapılan salak eylemler)
(bkz: 80 lerde halaoğluyla anket açmak)
(bkz: 90 larda kuzen kelimesi ile tanışmak)
(bkz: yenibinyılda kuzi kuz gibi kısaltmak)
(bkz: bsg)
apartmanların zillerine basıp sonra ortadan kaybolmak.
kafamıza büyük gelen güneş gözlüklerini takar dışarı çıkardık. ben; etraftakiler bana mı bakıyor acaba düşüncesiyle utancımdan ikide bir gözlüğü alın hizasına getirir sonra kimsenin bana bakmadığından emin olarak tekrar takardım. kuzenim ise gözlükleri takar kendine iki kat artan güveniyle sokaktaki insanlara "ikinciyi geçen kaçıncı olur?" gibi sorular sorardı. bu da benim için çok ilginç bir anıdır.
ağız leblebi tozuyla doluyken gazoz içmeye çalışmak.
birbirine cinsel organlarını göstermek ve kikirdemek.
kuzenin odasina kiz resimleri yapistirmak ve bundan utanan kuzeni maskara etmek, kuzenle basketbol oynamaya calisirken farkli bir spor yaptigini kesfetmek, 8 yasinda 7 pide ve bir kasa kola yiyebilen bir kuzene sahip olmaktan oturu onu dunyanin en iri insani olarak dusunmek vb.
"ben ingilizce biliyorum" deyip kafadan atma kelimelerle kendimizce ingilizce konuşmak ve hava yaptığımızı sanmak.
(bkz: karınca dövüşü)
(bkz: lastikle sinek avlama)
(bkz: suda civciv yüzdürme)
üç kuzen bir olup dördüncü kuzenle dalga geçmek, hatta eşşekliği ileri boyuta getirip onu ekmek.
(bkz: yaptim evet yaptim ama bir sor neden yaptim)
erkek kuzen yeni doğduğunda ona pipili bebek demek.
beline annenin tülbentlerini bağlayıp ayağına boyundan büyük topuklu ayakkabıları giyip havandan geçilmeyerek podyumdaymış gibi yürümek.