bugün

az önce sona ermiş adeccoligaen 12. hafta mücadelesi.

"eeeh skerim her maça başlık açma!" dediğinizi duyar gibiyim. ama ben değil, her futbolsever fark etmiştir bu maçı eğer takip ediyorsa. efendim lig tatile girmeden önceki 10-11 haftalık periyotta, kadrosunu bir üst ligden gelen futbolcularla güçlendiren bryne iddialı bir oyun oynamış, ligde zirveye yakın bir yere yerleşmişti.

strommen ise küme düşmemek için varını yoğunu ortaya koyuyor, zaman zaman "yok abi olmayacak böyle" diyor, bazen de sonuca gitmeyi başararak "çok şükür bugün de seviştik" diyerek noktalıyordu günü. ve tatilin ardından yeniden gaza gelen ligde, bu maç için çok önemli bir faktör vardı bryne lehine; marius helle'ydi bu faktör, adam. kendisinin kim olduğunu haftalar önce kendi bloğumda yazmıştım,

http://bahiskandinavya.bl...-breive-marius-helle.html

***

işte bu adama güveniyordu bryne bugün, ben de güveniyordum, bana ne faydası varsa. ligde tutunmak için götünü yırtan strommen karşısında da sürdürmesini bekliyordum etkili oyununu. nitekim öyle de oldu, öyle de yaptı.

maça beklediğim gibi başlayan bryne, henüz 10. dakikada helle'nin kişisel çabasıyla yarattığı penaltı pozisyonunda, yine helle'nin penaltı golüyle deplasmanda 1-0 öne geçiyordu. fakat helle, ortalığın amına koymaya niyetlenmişti bir kere. zaten bir boktan çakmayan strommen orta sahasını ve defansını folloş ettiği dakikalarda ki bu dakikalar ilk yarım saatlik dilime tekabül eder, kendisinin ikinci, ne tesadüftür ki takımının da ikinci golünü kaydediyordu.

sezonun ikinci yarısına, maça çok iyi başlıyordu bryne. çeyrek saatte 2-0'lık üstünlüğü yakalıyorlardı.

ve o an norveç televizyonunda ömer üründül'ün sesi yankılanıyordu, kendisi "strommen gol bulamazsa kazanamaz. şimdi yüklenirken boşluk bırakacaklar, bryne'nin sırtı dönük oynayabilen forvetleri var, çok tehlikeli çok" diye bağırıyordu. megafonla hemi de. strommen'in golü bulması da gecikmiyordu. helle daha gol sevinciyle "zhehe nasıl attım olm yha süperim ben" diye tepinirken, jensen, 17. dakikada çakıyordu: 1-2.

gollerin ardından motoru soğuyan bryne, strommen'e gol izni tanımayınca ilk yarı 1-2 sona eriyordu. soyunma odasında "beyler bryne izin vermeyince 1-2 bitti diyecekmiş der meister, gösterelim o ibneye, bryne izin vermese de çakarız!" diyen ev sahibi, ikinci yarıya çok iyi başlıyor, golü 59'da rygg'le buluyordu. beraberliği sindiremeyen bryne, 62'de moen'den de tatlı niyetine bir tane yiyince, skor bir anda ev sahibi lehine 3-2 oluveriyordu.

golden 6 dakika sonra sahneye çıkan stokkeland, "selam beyler ben golcüyüm" diyerek skoru eşitlese de, bir 6 dakika sonra haugstad takımını yeniden öne geçiriyordu. bu golden 4 dakika sonra, 78'de moen fileleri yeniden havalandırıyor ve farkı ikiye çıkarıyordu. bitime 5 dakika kala, takımını öne geçiren golü atan haugstad, bu sefer farkı 3'e çıkaran golü atıyor, kabız strommen'in 6-3'lük zaferinde perdeyi kapatan isim oluyordu.

işte böyle bir maçtı. çok acayip.