bugün

(bkz: kahrol düşman al sana bombe)

filmi ne zaman izlediğimi hatırlamıyorum lakin bu yıl aday olan tüm filmler gibi bu filmde tırt kelimesinin içini doldurur cinsten.
oyunculuk? orada da gravity/@sultanfirardasenneredesin 'de bahsettiğim gibi ehven-i şer geçerli olmuş zannımca.

vay arkadaş resmen kandırdılar ya bizi.
kimse kusura bakmasın da bayat bir konu. vay zenciler çok eziyet görmüş. lan ibnetor 50 sene öncesine değin anasını sikmekten geri durmadığın adamların üzerinden para kazanmaya çalışmak?

ah şu kapitalizm, adama dedesinin taşaklarını yalattırır yeminle.
gerçek olaylara dayanan film .

işin ilginç yanı hepsini geçtim o zenci daha öncesinde nasıl özgür imiş buna takıldım .
Gravity ile beraber şu zamanların en iyi yapımlarından biri. Adamların emeğine sağlık. Güzel film yapmışlar. Tek kötü tarafı 12 yılı doğru düzgün anlatamamışlar. Filmin başından sonuna taş çatlasa 2 sene geçmiştir diyorsunuz bi bakıyorsunuz kızının elinde bebeği var. Onun dışında hakketen iyi.
neydi bu şimdi ya, çok kötü oldum lan ben.. gözlerim doldu anasını satiim nasıl gerçek olur bu..
özgürlüğün ten rengi mi olur lan?
bu yasayı çıkaran piç kurusunu da, kanun kitabına koyan anası belirsizlerin de, köle ticareti yapanların da, köle çalıştıranların da
inandıkları her neyse o şey onlara çok büyük acılar versin..
ırkçı insanı zaten hiç sevmezdim, yanımda yöremde göreyim kafa göz dalmazsam adiyim..

sikerler böyle adaleti.. film etkisi değil bu lan, yasanmıs olaymıs ona sinirlendim ben amk.
django ile kiyaslanmasi bile hata. akicilik var ama sacma kisimlari da var. oscar leonardo di caprio ya, ya da para avcisina gitmedigi icin bir kez daha uzuldugumuz filmdir.
Elbette ki kötü bi film değil ama en iyi film ödülünü hakediyor mu tartışılır.
güzel etkileyici bir film ama oscarı hakettiğini düşünmüyorum.
konuyu filme sığdırmakta güçlük çekilmiş gibi gözüküyor bu sebeple bazı sahneler ve olay örgüsü çoğu zaman havada kalmış.
filme tam odaklandım film sizi içine aldı derken birşeyler oluyor kopuyorsunuz.
velhasıl kelam izlenesi.
arkadaşlarımın beni zorlamasıyla, "izlemeyen ölsün" tabirleriyle izlediğim ve gerçekten çok büyük beklentiler içerisinde izlediğim filmdir. eh, oscar'mış brad pitt'miş derken beklentim iyice büyümüştü fakat o kadar büyütülecek bir şey değilmiş açıkçası. ben burada filmi eleştirmiyorum ama filmi çok büyütenlere kanmamanızı öneririm. çok büyük beklentiler içerisine girmeyin. kesinlikle çok güzel ve gerçeklere değinen bir film. ama oscarı hakeder mi? orası tartışılır.
oyunculuk açısından çok çok iyi bir film. ama yer yer çok sıktığı da oldu, oscarlık olduğunu düşünmüyorum.
filmdeki çıplak erkek kölelerin, beyazları komplekse soktuğu film.
nebraska gibi bir film varken en iyi film oscarını hak etmediğini düşündüğüm filmdir.

konunun insani hassasiyetinin akedemi üzerinde çok büyük etkisinin olduğunu düşünüyorum.
tam bir dram filmi. oyunculuklar güzel, yavaş işleyen bir konusu da olsa, son derece güzel film. ***
--spoiler--
bu filmi django unchained ile karşılaştırmak hiç de yanlış olmaz sanırım. tarantino'nun harikulade filmiyle bu filmi karşılaştırmak yersiz ama ödül verenler sayesinde bu karşılaştırma elzem:
kötü demiyorum ama ödül almayı da hak etmedi bence. gereğinden uzun sahneler bunalttı beni. müzik? müzik yok. bu konuda django unchained fersah fersah ileride. uyunculuklar her iki filmde de çok iyi. ancak pek çokları gibi benim de gönlümden geçen leonardo di caprio'nun mükemmel oyunculuğunun bir ödülle pekişmesiydi.
tarantino'nun filminde amerika'nın o kirli dönemi bütün açıklığıyla sergileniyor. oysa bu filmde nefret edeceğiniz tek şey köle sahipleri oluyor. sanırım bu durum django unchained'in ödül alamayıp bu filmin almasını açıklıyor.
filmin sonunda ne oluyor?
solomon ailesine kavuşuyor.
eeeee
ya diğer köleler? onlara ne oldu?
film sonunda yapılan açıklamalar tatmin etmedi.
oysa django unchained bittiğinde asla böyle bir his yok.
biraz romantik bir yaklaşım olacak ama kötülerin cezasını bulması çok daha hoş. geberip gitmelerini hangi seyirci istemezdi ki.
filmin ödül hak edebileceği tek konu görüntü yönetmenidir o kadar.
--spoiler--
izlenesi bir filmdir.
kişisel gerçek bir hikayeyi işlemekle birlikte, yer yer abd'deki kölelik sisteminin nasıl söylenemeyen sırlarla dolu bir korku imparatorluğu haline dönüşebildiği gibi soyutlamalara da el atabilen bir film. esas oğlanın başarılı oyunculuğunun ve filmin aldığı 3 oscar ödülünden biri olan en iyi yardımcı kadın oyuncu ödülünü hak eden performansın yanı sıra; michael fassbender resmen döktürmüş, ayrıca oynadığı psikopat köle sahibi tiplemesi, ezmenin ezeni de nasıl için için yozlaştırdığını ve mahvettiğini zaman zaman gayet net yansıtıyor, dolayısıyla filmin derinlikli tiplemelerinden biri olmuş. filmde yer alan eziyetler biraz bünyeyi zorlasa da, film bazen ağır tempoda gitse de; ibret verici bir hikaye. derslerinizi de çıkararak izlemenizi öneririm.
coen paranoyası yaşatmayan, gerçekten gerçek bir hikaye.

solomon northrup un anılarından oluşan twelve years a slave adlı kitaptan uyarlanan başarılı bir steve mcqueen filmi. yapımcısı brad pitt tir.

lupita nyong'o nun patsey rolüyle en iyi yardımcı kadın oyuncu oscarını bileğinin hakkıyla kazandığı filmde, şiddetin ve acımasızlığın fazla olduğunu zannetseniz bile, bu sadece solomon un gördüklerinden ibaret olduğunu belirtmekte fayda var. keyif için adam asanların diyarında yaşanan vahşetin hafif bir kısmı aktarılmış kitaba sadık kalınarak.

chiwetel ejiofor un değil ama michael fassbender ın jared leto nun dallas buyers club ile sergilediği inanılmaz performans olmasa oscar ödülü kesinlikle cepte olurmuş.

atmosfer planlar kurgu vs zaten john ridley üstad tarafından inci gibi işlendiğinden fazla söze ne hacet.

ancak şu paul dano olayına girmeden edemeyeceğim. adamı görür görmez içimde bir garip his oluşuyor. tiksinti korku ve gerilim havası. pısırık sadist pislik adam rolünü bundan iyi oynayacak başka bir oyuncu tanımıyorum.
Harika müzikler ve harika oyunculukla siyahilere yapılan ıskenceleri, ırkçılığı anlatan harika bir film. Filmde en az 3 4 kez shazam i açtım ama sonuç elde var sıfır. Şimdi de o müzikleri bulmak için küçük çaplı bir araştırma yapıyorum güzel temennilerinizi eksik etmeyin efenim.
Güzel çok güzel film . Yaşanmış olması daha etkileyici olmasını sağlıyor.
istedigi kadar ödül alsın, dünyalar sıkıcısı bir filmdir, bitsin diye elli kere saate bakmama sebep olmuştur.
Film sektörünün manipülasyon aracı olduğunun bir başka kanıtıdır.
en çok izlenenler arasında olan bir filmdir.
yilmaz ozdil'in iktidarin yasattiklarina ithafen bir kose yazisina baslik yaptigi cumle. oscar odul torenlerinden sonraki yazisi olmasi lazim. ulkenin ve iktidarin 12 yilda ne hale geldigini yazmıştır.
dün dvd'sinin çıktığını görüp alıp izlediğim film.

filmin başında adamımızın nasıl kaçırıldığını anlayamadan bir bakıyoruz kendisini bir hücrede zincirlenmiş olarak buluyoruz. akabinde olay anlatılıyor ama burası flashback ile değil olağan akışla verilseymiş daha iyiymiş. sonlarda brad pitt gözüküyor ama rolü çok az. bu arada abd'nin güneyindeki evlere hayran olmamak elde değil, sınırı duvarı olmayan yemyeşil bahçelerin ortasında verandalı büyük evler hep.

neticede kölelik yaşanan bir utanç ve filmin konusu da yaşanan bir hikayeden alınmış. izlerken sahnelerden etkilenerek beyaz olmaktan utanıp zenci gibi hissedebilirsiniz.
tamam film güzel falan ama bence abartılıyor. konu öyle bir konu ki el kamerasıyla çeksen millet izler yine ayılıp bayılır. oyunculuklara laf yok ama konu bakımından çok yeni yaratıcı bir durum yok ortada.
çok güzel bir sanat eseridir.