bugün

entry'ler (13)

benim allahım da peygamberim de dinim de atatürk

iyi de bir insan atatürk'ü allah'ı, peygamberi veya dini olarak görebilir. bundan kime ne onu anlamadım. günde 5 vakit namaz kılınmasını(ki kaç kişi kılıyor da neyse), sürekli '' bismillah, elhamdülillah'' diye gezen teyze ve dayıları, doktor kendisini iyileştirdiğinde aslında duaların onu iyileştirdiğini sanan insanları biz hoşgörüyorsak eğer, bunları yapanlar da atatürk'ü kendisine göre yüce bir güç olarak gören birini hoşgörmeli. herkes özgür değil mi sonuçta? hoşgörünüz sadece belirli dinlere inanan kişilere karşı olmasın. etrafına zararı olmayan biri, bırakın kafasının içinde(''özgür'' olması gereken yere) ne istiyorsa onu kursun. kimse bir topluluk adına konuşmasın artık, herkes kafasındakini ifade edebilecek güçte.

bir kadını fiziği dışında çekici yapan detaylar

sesi ve duygularını bastıramaması.

ateizm

Türkiye'de gerçekten yorucudur. her yerde dini şeyler görmek, din baskısıyla yetişen çocukların gelişimini canlı canlı takip etmek, din dersi adı altında sadece islamı, sanki '' herkes aptalmış ve anlamıyormuş ama dünyanın en doğru diniymiş'' gibi anlatanları dinlemek, kimliğindeki ''dini'' bölümünü değiştirememek, vasiyet versen bile öldükten sonra islama uygun bir şekilde defnedilmek, insanlar sana ve düşüncene demediğini bırakmazken, din düşmanı ilan edilme korkusuyla ağzını açamamak... o kadar uzar ki, oooo kadar uzar ki anlatamam. şunu da söylemeden edemeyeceğim. siz bir çocuğa gidip sorgulamayı ve dinleri araştırmayı, eğer kafasına yatmazsa da inanmamayı öğretirseniz çocuğun beynini yıkıyorsunuzdur, ama siz çocuğa '' islam dininin gerçekleri''ni anlatırsanız çocuğa doğru yolu göstermiş oluyorsunuz. burada ateist veya herhangi bir dine inanmayan veya islam haricinde başka bir dine inanan kardeşlerim, tengri kolaylık versin. gerçekten yaşamak çok zor.

yks 2020

Bu sınava girin ve ortalama bir puan alıp hemen üniversiteye yerleşin. Üniversiteyi seçerken şehire çok dikkat edin ki sosyalleşme imkanınız artsın. paranız varsa ilk yıl, paranız yoksa çalışıp, para biriktirip 2. yıl wat programına gidin. oraya gittiğinizde ssn(social security number) alacaksınız, bu sayede amerika'ya dil okuluna giderseniz orada uber, amazon, doordash vb. şeylerle yasal olarak para kazanabileceksiniz. hatta bu numaranızı başkasına parayla kiralarsanız, hem siz oturduğunuz yerden para kazanırsınız, hem de onun işi görülür(bu yöntem yasal değil galiba, ona göre yani). wat'tan geldiğinizde elinizde mutlaka gelecek sene de wat'a gidebileceğiniz kadar para olsun. o sene wat'a gittiğinizde, ingilizceniz ilk gidişinizde geliştiği için, garson vb. işlerde çalışarak daha fazla para kazanabileceksiniz. tabii ki orda da harcayın ama 2. gidişinizde daha fazla parayla türkiye'ye dönmeniz gerek. yapacağınız şey o parayı son sınıfta başvuracağınız dil okuluna, başvurma esnasındaki süreçte kullanmak. tabii ilk birkaç aylık ücretini de ödeyeceksiniz okulun(zaten o kadar paranız olacaktır, eğer parayı çarçur etmediyseniz). tüm ara işlemler ve vize hallolduktan sonra amerika'ya ayağınızı bastığınız ilk an, eğer çok mal değilseniz kurtuldunuz demektir. orada dil okulunda okurken çalışacaksınız ve okulun parasını da ödeyeceksiniz. 4-5 ay sonra dil okuluna 'benim sizinle işim tamam, ben artık yüksek lisans yapacağım' diyeceksiniz ve kaydınızı ortalama bir okula aldıracaksınız. zaten çok yüksek okullara gitmezseniz ortalama üstü bir okul bile sizi kabul eder. devamı da sizin hayal gücünüze göre şekillenebilir tabii ki.

bunlar gözünüze zor gelmesin, gayet yapabileceğiniz şeylerdir. hayatınızı bu sınava bağlamak, hayatınızın en büyük hatası olur. ilk 20k'ya giren insanların bile, tıp okuyanların haricinde iş bulamama ihtimallerinin olduğu bir türkiye var. iş bulsan bile, ortalama birinden daha fazla kazansan bile rahat yaşayamadığın, rahat rahat yurtdışına çıkamadığın bir türkiye var. şimdi ben bunu dedim diye ' üniversite iş bulma yeri değil, kendini geliştirme yeri, öğrenme yeri' falan diyenler olacak. bu insanlar türkiye'de hiç bulunmadılar galiba. türkiye'de hangi eğitimden, hangi öğrenimden bahsediyorlar anlayamıyorum. kendini geliştirme olayı da zaten sosyalleşerek ve yurtdışı programlarına giderek hallolacak şeyler. türkiye artık hayatınızı idame ettirebileceğiniz bir yer değil arkadaşlar, kusura bakmayın. türkiye'de yaşamayacak birinin de bu sınavdan çok yüksek veya çok düşük alması bir anlam ifade etmez. hatta düşük alanlar, kötü okullarda daha yüksek ortalama elde edeceklerinden, yurtdışında okul başvurularında daha avantajlı olurlar.

kısa kesmek gerekirse, hayatınız sizin elinizde, başkasının 2 dudağının arasında değil !

edit: eksileyenlerin bu sınava 2-3 yıldır hazırlandıklarına veya kpss kastıklarına eminim. kızmayın, ben çok yüksek puan alamayacak olan, ama hayatını mutlu geçirmek isteyen insanlara tavsiyeler verdim. ve en sonunda da hayatlarının kendi ellerinde olduğunu belirterek bitirdim. ama birazcık cesaret ve vizyon lazım böyle şeyler yapabilmek için. Siz oturup buralarda "Hayatınızın en önemli sınavı" na hazırlanmaya devam edin. yurtdışına da erasmusla gidersiniz 6 aycık, ona da gidebilirseniz ahahahha. öyf polonya'ya bi gitmisem garılar hariga ganga.

gözlük temizleme mendili

gözlüğü daha da kirletmek yerine gerçekten temizleyebilen, benim için tek mendil.

spor yapmayıp dambıl bile kaldırmayan erkek

''kas yapacağına beyin yap !!!'' hahahaha saygılar savaş hocam.

link: https://www.youtube.com/watch?v=RkjqV3vsk4M

kaslı erkek

''kızlar kaslı erkek sevmez, birazcık kendinizi geliştirin.'' diyen erkeklerden daha gelişmiş bir benliği vardır. kas yapmayı ve daha sağlıklı yaşamayı tercih etmiştir ve bunu istikrarlı bir şekilde sürdürmüştür. diğer yandan ilk cümledeki sözleri sarfeden erkek ise, götü göbeğiyle içten içe iyi bir vücut ister ama üşendiği için bok atma yolunu seçer.

bilekte pantolon giyen erkek

abi kime ne bırakın kim ne yapıyorsa yapsın.

yurtdışında tiyatro eğitimi kazandım

banka hesabınızı verirseniz 20 bin dolar yardım yapmak istiyorum.

islam ın daha çok yeni bir din olması

ulan kitapta batlamyus gezegen sistemini anlatıyor, üstüne ''göğü tutan bir direk yok, bu göğü tutan bizleriz.'' falan diyor. abicim okumasak yutturacaksınız, kur'an'ın bilimsel olarak geçerliliği bırak indiği tarihi, en fazla 2. yüzyıldır.

arapça cennet dilidir kuran dilidir

cennet diye bir yer olmadığına eminim ama hadi diyelim var, lan daha cennete gitmedin, oranın ortamında bulunmadın ve var mı yok mu onu bile bilmiyorsun ama cennette konuşulan dili biliyorsun. Neyse evrim zaten daha kanıtlanamamış bir şey.

atakan kayalar

çocukluğunu, oturtulup sadece test çözdürülen çocuklardan çok daha iyi yaşıyor olduğuna eminim. o okuduğu kitapların çoğunu anlaması mümkün değil, ama ufacık bir bilgi kırıntısı dahi alsa sistem içindeki çocuklardan daha çok şey öğrenecektir. o yüzden doğru yoldadır.

sapyoseksüel

bir insan sapyoseksüel olabilir. ama onun bile, dış görünüşüyle aklını başından alacak birisi karşısına mutlaka çıkar.