iki buçuk yıldır her sınavından 35 aldığım hocadır.geçen dönem kaç bekliyorsunuz sorusuna 35 yazıp altınada neden acaba demiştim artık hep 05 alıyorum adımı da doğru yazıyorum oysaki....ha bi de garip olan şu ki benim iktisat anlattığım herkes 60 dan aşağı almıyor bu hoca adamın iliğini kemiğini kurutur arkadaş....

sakin ol kızım vakti gelince öğrenecek nasılsa ilk buluşmada neyin kafası....

-Kur’an, bir yaratıcının varlığının şüphe edilmeyecek kadar açık olduğunu şöyle ifade etmektedir: “Gökleri ve yeri yaratan Allah hakkında şüphe mi var?” (ibrahim suresi, 10)

okuram kalem yazmaz
içerim babam kızmaz
bana sarhoş demeyin lo
bu mektubum okunmaz

damımıza damımıza kar yağdı
o keyf haftaya kaldı
zor bela sabır ettik
bugün de yagmur yagdı

meclisimiz dinlesin
kimse bir şey demesin
bu gece içeceğiz lo
isterse dolu yagsın

damımıza damımıza kar yağdı
o keyf haftaya kaldı
zor bela sabır ettik
bugün de yagmur yagdı

oturak alem olsun
muhabbetler bol olsun
boş gitsin dolu gelsin
dolsun rakılar dolsun

damımıza damımıza kar yağdı
o keyf haftaya kaldı
zor bela sabır ettik
bugün de yagmur yagdı....

sempatiktir sevilesidir ayrıca bence çok da olması zor bişey değil zekası yeterli olan her genç kız yapabilir ....

şimdi konuya nereden baktı da midesiz dedi gerçekten merak ettim hayır evde köpek olunca ki var yemeği ona yaptırmıyoruz ayrıca bu senin köpeğine ne kadar temiz baktığınla alakalı bir durum ve eve ayakkabıyla girerken iyi lan biz köpeği gezdirdikten sonra patileri silip eve alıyoruz ne midesizliğinden bahsediliyor anlamıyorum ki nasıl bir bakış açınız var....

türbanı sokabilmek için yapılmış bu aptal uygulama küçücük çocuklara ayrımcılığı zenginle fakirin farkını iliklerine kadar hissettirecek meb müsteşarının açıklaması da şöyle kısa geçicem neymiş efendim okullar mahalle mahalle ayrıldığı için sosyo-ekonomik farklar çocukları etkilemeyecekmiş aynı mahallede oturan insanların gelirleri de aşağı yukarı aynı olurmuş yok yaa o mahallede hem kapıcı hem de bina sahibinin oturması gibi bi durum yok zaten ya hayır madem böyle bişey yapacaksınız kılıfı düzgün uydurun bi mont bi ayakkabı bile ailenin ekonomik durumunu ortaya sererken sen nasıl kılık kıyafeti özgür bırakırsın hiç mi düşünmezsin be adam bacak kadar çocuklar üzülür arkadaşlarının yanında küçük düşer öz güvenleri kırılır yazıklar olsun biz gençler bunları düşünürken başbakanın vs nin bunları düşünemiyor olması gerçekten içler acısı ben ilkokuldayken o zamanlar durumumuz kötü diye ayakkabımın eskiliğine bile üzülürdüm peki ya bu çocuklar hangi birine üzülsün çanta ceket gömlek kazak ayakkabı her gün farklı giyinme derdi ayçanın dün giydiği kazağı bugün giymemesine karşılık elifin hergün aynı kıyafetle gitmesi hiç ezmez zaten bir düşünün de öyle yapın ne yapacaksanız....

abi:kız sen benden korkuyor musun?
kız kardeş:tabiki de hayıırr (dayılar amcalar ve babanın yanında abinin bozulması hali)
a:nasıl laan ne demek korkmuyorum?(ayaklanır bir şöyle)
k:korkmuyorum abicim ama her dediğini yapacak kadar büyük bir saygı besliyorum içimde(abi oturur aile sivri zeka kız güler)....

ders çalışmanın ihtimal olarak kalmadığını başlığı açtıktan sonra gelen gazla kanıtladım huzurluyum çünkü artık bu vizeden o kadar da korkmuyorum....

normal çok normal bi de ilk kez kadavra gördüklerindeki surat ifadeleri geliyor aklıma neyseki parası iyi deyip çok pişman olmasınlar....

çok çirkin o değilde converse laan bez bez çok çirkin çook....

valla az kaldı bu cümleyi kuruvercektim neyse ki vazgeçtim 1 saate kalkıp çalışıcam laan çalışmazsam kalırım kalırsam annem kızar annem kızarsa eve gidemem eve gidemezsem para gelmez para gelmezse hayat durur oyy oyy böyle bir düzen var dur ben çalışıyım en iyisi....
çalıştım çalışştııııım :) ....

batıyı feyz alarak değil birebir batıyı kopyalayarak yaşayan türk insanının yani çoğunluk diyelim üniverstedeki hali kızların kendilerini amerikadaki ya da ingilteredeki bir okulda okuyormuş gibi gösterme çabaları ve yine aynı şekilde erkeklerin kendilerini playboy gibi göstermeye çalışırken halleri tavırları içler acısıdır batıya göz dikmeden önce kendi medeniyetinizi iyice öğrenin sindirin sonra batıyı takibe başlayın bi zahmet....

sesli güldüm laan iyice hayalperest oldu gençler bekleyin atarlar ilacı nuriye alçoymuş ilahi ....

Tanrı öldü! sözü, Nietzsche'nin Böyle Buyurdu Zerdüşt kitabında dile getirdiği ünlü sav sözüdür. Nietzsche bu durumu, nihilizm çağına giriş olarak değerlendirmiş, Tanrı'yı öldürenin biz olduğumuzu söylemiştir.
Şimdi nereye gidiyoruz? Bütün güneşlerden uzağa mı? Durmadan düşmüyor muyuz? Öne, arkaya, sağa, sola, her yere düşmüyor muyuz? Hâlâ bir yüksek ve alçak kavramı var mı? Sonsuz bir hiçlik içinde aylak aylak dolaşmıyor muyuz? Yüzümüzde boşluğun nefesine duyumsamıyor muyuz? Hava şimdi daha soğuk değil mi? Geceler gittikçe daha fazla karanlıklaşmıyor mu? Tanrı öldü! Tanrı öldü! Onu öldüren biziz! Nietzsche'nin Tanrı öldü sözünü, felsefi açıdan Batı metafiziğinin sorgulanması ve yeni bir yöne girmesi olarak değerlendirmiştir. Buna göre Nietzsche batı felsefesi geleneği içinde bir kırılma noktasıdır....

Başbakanın ve cumhurbaşkanının bütün fotoğraflarının cami avlusunda olması daha manidar bence....
not:sömüren var sömürmeyen var....

çay
çakmak
sigara
içi boş kalemlik
etrafa dağılmış bir dünya kalem
onlarca boş ve dolu kağıt
kitaplar
notlar notlar notlar ve notlar....

ihrenç ergen esprilerinden biridir ergen diyoruz küçümsemeyelim geçtik bu yollardan diyoruz ama bu neyin kafasıdır yahu bizde ergendik ama hiç böyle saçma sapık espriler yapmadık....

Yağmur var çok sevdiğim rüzgar da
Bugün pazar daha uyanmadı komşular
Damların üzerinde kuşlar daha rahatlar
Radyolarda eski şarkılar çalıyorlar bu saatlerde
Gönül penceresinden ansızın bakıp geçenlere doğru
Yağmur da var çok sevdiğim rüzgarda
Daha uyanmadı komşular bugün pazar
Ve ben seni çok özledim
Dışarı çıkmak istiyor canım
Tek başına haytalık etmek
Islanmak pazar sabahında yağmurda
Boş caddelerde dolaşmak
Vitrinlere bakmak sinemaların afişlerine
Sokakların isimlerine
Telefon kulübelerinde uyuyan çocuklara
Bir merhaba demek sessizce
Sahilde martılara simit atmak
Otobüslerin ilk seferlerine binmek
Gitmek istiyor canım hayatın gittiği yere
Islık çalıp şarkılar uydurmak kendi kendine
Fırından taze ekmek alıp buğusunu çekmek içine
Ve ben seni çok özledim
Tam böyle bir şey çiçeğe su yürümesi
Bebeğin ağlaması toprağın uyanması
Yağmurun yağması ateşin sıcağı
Bu pazar sabahı tam böyle bir şey
Bir sabahçı kahvesine uğramak
Bir bardak çay taze dem kokusu
Yani hayatın atardamarlarında dolaşmak
Bölmeden şehrin uykusunu
Bir şiir yazmak pazar bulmacasının boş karelerine
Tam böyle bir şey hesapsız gölgesiz bedelsiz kimsesiz
Bir şiir yazmak bir bardak çay içmek
Sokaklarda gezmek yağmurda ıslanmak
Ve ben seni çok özledim
Yağmur var çok sevdiğim rüzgarda
Bugün pazar daha uyanmadı komşular
Damların üzerinde kuşlar daha rahatlar
Radyolarda eski şarkılar çalıyorlar bu saatlerde
Gönül penceresinden ansızın bakıp geçenlere doğru
Yağmur da var çok sevdiğim rüzgarda
Bugün pazar ve ben seni çok özledim....

Evde küçük bi kutuda bulunan 6-7 civcivi annemler evden gidince tek tek boğazlayıp kutunun dışına tek sıra halinde dizip babacığım noldu burda dediğindede şşşş uyuyolaar dememdir küçüktüm sesleri az çıksa uyutmazdım....