bugün

anayasanın değişmez maddeleri

daha açık tanımlanması gereken maddelerdir. şu halleriyle muallak şeyler tariflemektedir. aslında muallak değil ama insanlar özellikle hukukçular kafalarına göre tanımları çarpıtmış ve asıl anlamı dışında şeyler ifade etmeye başlamışlardır. o yüzden o üç maddede geçen şeylerin oraya buraya çekilmesini önlemek ve zorlama yorumlar yapılmaması için daha geniş ve açık tanımına ihtiyaç vardır.

mesela 1. maddedeki türkiye devleti bir cumhuriyettir.
cumhuriyet halkın yönetimi anlamına gelen nötür bir kelime. ama dünyada bir çok çeşit cumhuriyet var. demokrasi olmadan yönetilen bir çok cumhuriyetler var. jakoben anlayışa göre belirli bir aydın kesimin halk adına yönetimi de bir cumhuriyet. halk adına yönetirken halka sormaya gerek görmeyen cumhuriyette demokrasi eksik kalır. kuzey kore cumhuriyeti, eski sscb, küba demokratik cumhuriyeti gibi cumhuriyetler biliyoruz. komunizm de bir cumhuriyettir. tek parti iktidarında ülkenin aydınları halk için iyisini seçer ve cahil halka bunu zorla kabul ettirir. genelde dünyadaki cumhuriyetler bu şekildeydi. sonra çıkan isyanlarla demokrasi ucundan kıyısından bu cumhuriyete monte edilmeye başladı.

2. madde cumhuriyetin niteliklerini tanımlamış.

insan Haklarına Saygılı Olma
Atatürk Milliyetçiliğine Bağlılık
Başlangıçta Belirtilen Temel ilkelere Dayanma
Demokratik Devlet
Laik Devlet
Sosyal Devlet
Hukuk Devleti

"atatürk milliyetçiliğine bağlılık" ve "başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanma" kelimeleri demokratik bir cumhuriyet olmadığımızın en belirgin göstergesi. çünkü halkın yönetimi olduğu söylenen cumhuriyeti jakobenleştiriyor. birileri sizden önce böyle istemiş diye onların dışına çıkmamanızı istiyor.
insan Haklarına Saygılı Olma, Demokratik Devlet, Laik Devlet, Sosyal Devlet, Hukuk Devleti devletin özelliklerini belirtirken, "atatürk milliyetçiliğine bağlılık" ve "başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanma" halka zorunlu olarak böyle olacaksın diyerek kişileri tarifliyor. yani bir despotizm var. devletin şeklini seçebilirsiniz ama insanların şeklini seçemezsiniz, zorlayamazsınız. bu bir defa insan haklarına saygılı olma özelliğine aykırı. insan haklarına saygılı devlet diye tarifledikten sonra insanlara zorla fikir empoze etme ve uymaya zorlamanın anlamı ne?

devletlerin görevi yaşayan insanlara hizmet etmek. devlet vatandaşlardan vergi ister, kamu düzeninin korunması için yine halkın istediği kanunlara uymasını ister. "Başlangıçta Belirtilen Temel ilkelere Dayanma" konusunda geçen inkılaplar insanları zorla şekillendirmeye çalışıyor. tekrar söyleyeyim devlet vatandaşlarını şekillendiremez.

ayrıca bütün bu nitelikler kime sorularak kanunlaşmış? halka dayanmayan bir cumhuriyet istemiyoruz. insan haklarına uyan demokratik bir cumhuriyet istiyoruz.

bu arada başlangıçta belirtilen temel ilkeler dediği inkılapları övebilirsiniz. aralarında iyiler de vardır. ama sonuçta halka dayanmıyor. bunlara sıkı sıkı uymaya mecbursunuz diyorsanız sizin de uymadığınız bir çok inkılap vardır. demek ki bir zamanlar doğru olan şeyler zamanla yanlış olabiliyor. hatta zamanında yanlış olup hala yanlış olanlar da var. bunları halk bile seçemez. çünkü başkalarını zorla biçimlendirdiğinden insan haklarına aykırıdır. ben bir şeyi kiloyla değil poundla ölçmek istiyorsam buna kim ne karışır? giyeceğim donun entari olmasına, kot olmasına kim nasıl karışır?

bizim cumhuriyete "insan haklarına saygılı demokratik cumhuriyet" denemez. jakoben cumhuriyet, oligarşik cumhuriyet, totaliter cumhuriyet denir.