bugün

müslümanların allah a körü körüne inandığı iddiası

müslümanların körü körüne inandıkları şey allah değil; kendilerine sornadan öğretilmiş olan allahın varlığının bilgisidir. islam altyapısında düşünürsek; bu bilgi zaten en başta allahtan gelir. allah insanlara ben varım der bunun için kitap gönderir, peygamber denilen insanlara kendi varlığını, varolduğunun bilgisini diğer insanlara alatmalarını ister. bilgiyi de aynı zamanda kendi yazdığı kitabı kanıt olarak göstererek sağlama almaya çalışır. o sebeple sorgulanan da başlangıçta allahın varlığının bilgisi, o bilginin anlatılma şekli, bilginin şekli ve en nihayetinde allahın varlığı ve allah şeklinde değişir. islami felsefe ile gazali ve ibni arabi arasında sıkıştığı yüzyılda gazalinin ve inanaılmaz bağnaz düşüncelerinin kazanması ile son bulmuş, o tarihten bu yana da bilgi sorgulanmamış sadece ve sadece bilgiyi sorgulayıp yeni soru soranlara taklalar atılmak sureti ile cevap verilmeye çalışılmıştır. en basitinden kitabın sadece arapça okunması empoze edilmiş, tek bir ayet okuyup kafası karışana mekki ve medeni ayetler hakkında birşey bilmediği önce onları öğrenmesi gerektiği kendi kafasından kuran okumasının yanlış olduğu vs gibi yanıtlar verilmiş ama bilgiye dair endişe giderilmemiştir.

bugünkü müslümanlarda allahın varlığının bilgisini sorgulayacak cesaret yoktur. çünkü islam artık tanrısının varlığının bilgisinden it gibi korkmayı gerektiren musevilik ile aynı çizgide bir din olmuştur. ve hepsi gazali ile başlamıştır.

küçük not: bir insan 15-16 yaşlarında tanrıya küfrediyor olabilir. ama tanrıya küfretmek tanrı vardır demektir. buna da ateizm denmez. yani bir insan tanrıya küfrettiği anda ateist olduğunu düşünüyor ise ya da tanrıya küfretmenin ateizm olduğunu düşünüyor ise ortada büyük bir sorun vardır.

ateism; tanrıya tahta kılıcı kaldırıp yoksun ulen demek değildir. peygamberi kitabı ve dinle ilgili diğer şeyleri tartışmak ateistin kolpacı olduğuna dalalet değildir. tartışılan allah değildir, ateist için allah zaten yoktur ama allahın varlığının bilgisi ve bu bilgiye inananların kendi yaşamı üzerindeki etkisi elle tutulur ve o sebeple de tartışılabilir bir şeydir.