bugün

yazarların çocukken heves edip alamadığı şeyler

hala içimde yaradır biliyor musunuz..

çocuktum..okula gelir giderken önünden geçtiğim dükkanın camekanında gördüğüm beşiktaş formasını annemden istemiştim utana sıkıla. maddi imkansızlıklar nedeniyle alınamadı. ama annem terziydi ya kendi imkanlarıyla bana bir beşiktaş forması ve şortu dikti evde. ben de hiç yoktan iyidir diyerek giymek zorunda kaldım formayı. dalga geçilişleri göze alarak..ha bir de beyaz yün çoraptan tozluk yapmıştım kendime unutmadan söyleyim. hatta ayakkabı boyasıyla çorabın konç kısmının ucuna siyah şerit geçmiştim annemden gizli. gel gelelim ayakkabıya..aman neyse ya boşverin.. ama var ya uğur diye bir çocuk vardı. gassaraylı. onun forması özellikle de parıl parıl parlayan şortu gözalıcıydı. ama yine de çaput olsa da siyahı değişmedim, saten kırmızıya.