bugün

köy çomarından tarihi eser korumak

sadece definecilik mi?

çomarlar tarihi eserlere, tarihi eser gözüyle bakmıyorlar ki?

onlar için aslolan o tarihi eserin okutulabilirliği...

okutabildiklerini okutuyorlar, hem de 3 kuruşa.

peki ya okutamadıklarını?
onları da pek çok zaman yapı malzemesi olarak kullanıyorlar.

örneğin, manisa'nın seyitli köyünün camisi, aigai kentindeki athena tapınağının taşları ile yapılmıştır.
(bkz: athena tapınağının taşları ile cami yapılması)

buna dair bir başka örnek daha vereyim, elmalı'ya bağlı osmankalfalar köyü camisinde de yine roma dönemine ait antik kalıntılar yağmalanarak kullanılmış.
(bkz: roma dönemi taşları camide kullanan çomarlar)

buna dair pek çok örnek verebilirim.
çomarlar için tarihi eserlerin hiçbir değeri yoktur.

lakin malesef devletimiz de bu konuda köylülerden farksız.

2019 yılında aizanoi antik kentine yaptığım gezide gördüm bunu ve fotoğrafını çektim.
görsel

aizanoi antik kentine ait taşlar, il özel idaresi tarafından yapılan köprüde korkuluk olarak kullanılmış...

tarihi eser mi?
yahu bizler, tarihi eserlerini hediye eden, tarihi eserleri çalınırken uyuyan osmanlı'nın torunlarıyız.
(bkz: tarihi eserleri çalınırken uyuyan osmanlı)
(bkz: abdülhamid in yurtdışına kaptırdığı tarihi eserler)

çomarlardan ne bekliyorsunuz ki?