bugün

bedii güzellik

Eşsiz sanatsal güzellik. Fakat bu Somut (Fiziki, bedensel) değil soyut bir güzelliktir ki bu nedenle edebiyat ve içerisinde estetik zevk barındıran edebi sanat eserleri ve yapıtları için kullanılır.

--spoiler--

BEDΑ
البديع

Belâgat ilminin ifadeyi güzelleştirme usul ve kaidelerinden bahseden dalı.

Bedî‘ kelimesinin sözlük anlamı “örneksiz ve modelsiz olarak bir şey icat eden, örneği ve modeli olmadan yaratılmış olan” demektir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’de, “O göklerin ve yerin eşsiz yaratıcısıdır” (el-Bakara 2/117) meâlindeki âyette yer alan bedî‘ bu mânayı ifade etmektedir. Bir edebiyat terimi olarak bedî‘, edebî sanatlarla örülü ifadenin lafız bakımından kusursuz, mâna bakımından mâkul ve aynı zamanda bir âhenge sahip olmasının usul ve kaidelerini inceleyen ilim demektir.

Sözlük anlamıyla ilgili olarak, Beşşâr b. Bürd, Külsûm b. Amr el-Attâbî vb. II. (VIII.) yüzyılda yaşamış yeni (muhdes) şairlerin, lafız ve şekle dayanan edebî sanatlarda eski (kadîm) şairlerin üslûbundan ayrılıp şiire getirdikleri yeniliğe bazı münekkitler “yeni tarz” anlamında bedî‘ adını verdiler. Câhiz (ö. 255/869) el-Beyân ve’t-tebyîn’de, bedî‘ kelimesinin râviler tarafından şiire renk ve güzellik kazandıran her türlü edebî ve belâgatla ilgili maharetler için kullanıldığını misallerle anlatır. Aynı zamanda bu kelimenin artık belâgatın değişik konularını içine alan ve kapsamı genişleyen bir edebiyat terimi hüviyetini kazanmaya başladığına da işaret eder (I, 51; IV, 55-56).

Müellif: NASRULLAH HACIMÜFTÜOĞLU

https://islamansiklopedisi.org.tr/bedi--belagat

-------------

Bedii - Estetik Zevk ve Güzellik Nedir

Bedii kelimesinin sözlük anlamı: Güzellik ölçülerine uyan, gözü gönlü okşayan, beğenilen manasına gelir. Eski dildeki sözlük anlamları, güzel ve güzellik manasındadır. Fakat bu güzellik insani veya fiziki manada değil, sanatsal, soyut ve edebi manada bir güzelliktir. Dolayısı ile bedii kelimesi ilmi ve sanatsal güzellik olarak ifade edilebilecek bir güzellik olmaktadır.

Bediî zevk ise, estetik kavrayış demektir. Eskiler bedii ‘yi bir ilim kabul etmişler belagat ilmin bir kolu olarak görmüşlerdir.

Bedi sanatı ise: Kelimeleri anlamı ve ahenkli olarak ve manevi değerinin de olmasını sağlayan anlamalara gelecek şekilde kullanarak söz sanatları ve ahenkle birlikte sözün süslenmesini ve güzelleştirilmesini öğreten ilimdir.
Tahir’ül Mevlevi “ Lafiz ve manevi sanatlar icrasıyla sözün süslenmesini öğreten bilim “[1] olarak tarif eder. Bedi, belagat sanatlarındandır. Divan şairleri ise Belagatı : “ Sözün açık anlaşılır ( Fasih) olması ile birlikte halin gerektirdiği ( mukteza-yı hal ) ve makama uygun ( mutabık ) olmasıdır.” Şeklinde tarif etmişlerdir. Mukteza-yı hal: Üslupta zamana, yere, duruma ve hitâp edilen kişilere göre dili ayarlama, sözün söylendiği yerin, zamanın gerçek ve gereklerine uygun olması anlamlarında kullanılmıştır. Sözü bu anlamlarda kullanabilenlere “ Beliğ” denir.

ilm-i Bedi altında toplanan sanatlar ikiye ayrılır:

a) Söz ile ilgili sanatlar: Cinas, iştikak, seci, kalb, tedvir, aks, tasri gibi.[2]

b) Anlamla ilgili Sanatlar: iham, tevriye, kinaye, tenasüp, leffü neşr, tecahül-ü arif, hüsnü talil, tezat, istifham, rucu, v.b.

https://edebiyatvesanatak...vk-ve-guzellik-nedir/4900

--spoiler--