bugün

gecenin şiiri

bir dağ yüceliğinde sevgilim;
sana olan varılamaz çokluğum
ey maviyi örten gamlı gece;
gelme üstüme; vermem dilimden bir hece.

yüreğim sana koştukça yorulmuyor
ama nasıl yorulmuyor sen varsın diye
biz bir öyküye ilham olurduk seninle
sonunda bir akordeon çalardı neşelice

gülüşünde en canlı sevinçler vardır
tel tel saçlarının her biri orkide ihtişamı
ellerin kardelen dokusundan biçilmiş
Yakamda bir kadının beyaz kokusu var
nasıl eder de saklarım ciğerlerimde onu nefes almadan.

el ele tutuştuğumuzda
tam ortasında bir kalp çarpardı ellerimizin
ben akşam güneşi gibi tutuşurken;
sen bir eserdin ki deniz soğuğu gibi yüzüme
adı sevdaymış, ateşmiş, dünyanın kirli yüzleriymiş unuturdum