bugün

din kitlelerin afyonudur

Karl arkadaşımız bunu şu yüzden söylemiştir;

Dinler, adaletin ölümden sonra sağlanacağını söyler, bunun yanında avrupada kilise gibi sermayenin arkadaşı olan kurumlara da itaati sağlar. Ahiret inancı da inanları gerçek hayatta ister istemez haksızlıklara karşı daha pasif bir hale sokuyor. "allahından bul", "allaha havale ediyorum" gibi deyişler de bunun ispatlarıdır. Buraya kadar bir itiraz olabileceğini sanmıyorum.

Buna bağlı olarak da gerçek dünyadaki toplum üzerindeki baskılar, sömürü düzeni vs haksızlıklara karşı da toplumun başkaldırı gücü olmaz. Uyuşmuş gibi tepkisiz kalırlar.

Bunu görmek için toplumsal hareketlerin yoğun olduğu yerlerle koyun halkın yaşadığı yerleri karşılaştırabiliriz. Hatta kişiler bile karşılaştırılabilir.

en fazla toplumsal hareket, protestolar, direnişler fransa, kuzey avrupa, ingiltere gibi dinin artık çok da etkili olmadığı ülkelerde görülür. Dinin yoğun olarak yaşandığı arap ülkelerinde muhammed karikatürlerine verilen tepkiden başka pek bir toplumsal hareket hatırlamıyorum. Ortadoğuda insan hakları için yürüyüş yapıldığını gördünüz mü? Ya da ekonomik haklar kazanmak için grev yapıldığını? Ben hatırlamıyorum. Fakat fransada az da olsa madur olan çiftiçiler ayaklandı mı bütün ülke sarsılır, paşa paşa da istediklerini verilir. Yalan mı?

Kişilerden örnek göstermek gerekirse, türban gibi konular dışında, grevlerde, insan hakları konularında, çevre için yapılan protestolarda acaba çğunluk toplumun muhafazakar kısmından mı çıkıyor? Tabii ki hayır.

Demek ki karl kardeşimiz biraz da olsa haklıymı, tepki vermeden önce birz gözlem yapmak lazımmış.