bugün

ergenekonculari savunan yazarlar

"masumiyet karînesi" ilkesini susurluk kazası'ndan önce defalarca abdullah çatlı ve diğer "vatanperver" mafya babaları ile telefon görüşmeleri ile ilgili susurluk meclis araştırma komisyonu çağrılarına cevap vermeyerek yargılanmaktan kaçan ve bir sürü cinayete gölgesi zifirî karanlık bir biçimde düşen veli küçük için işletmekten beis duymayan yazarlarmış efendim.

masumiyet karînesi hukukî bir kavramdır, vicdanlarda karşılığı bulunamadı henüz. ağzından ve namlusundan kan damlayan adamları, yıllar yılı ziverbey köşkü anılarıyla çoluk çocuğu uyutup bugün işkencecilerini kucaklamakla kalmayıp evinde yapılan aramada bulunan notlarının arasında kendi el yazısıyla oral çelik'e verilecek 500.000 usd dolarından bahseden "aydın"ları, zamanında abdullah öcalan'la takılıp sonra yüksek kademeden komutanlarla atatürkçülük oynayan siyasetçileri, ve kendi karanlık ünleri için her türlü ortak değerin içini boşaltan, insanları atatürk, bayrak, din, etnisite, cinsiyet, cinsel yönelim, vs. üzerinden ayrıştıran paşa ve paşa çocuklarını pek takdir eden yazarlarmış aynı zamanda.

(ara: tutarlılık)