bugün

felsefe denemeleri

hazır aklıma gelmişken;

"Her ne kadar aklımız hep kesinlik peşinde koşsa da, doğamız gereği belirsizliğe doğru sürükleniriz."
diye bir laf var. Ama burada pis bir paradoks görüyorum ben.

Hep kesinlik peşinde koşan şey "hep kesinlik peşinde koşar".. O halde akıl şuan belirsiz görünen herşeyi tam şuanda yine kesinliğe bağlamaya çalışacak... Eğer burada bahsedilen belirsizlikten kasıt sadece "sürüklenme", yani "süreç" ise, akıl bu belirsizliği de şimdi ortadan kaldırmaya ve kesin bir bilgiye/formüle dayandırmaya çalışacaktır. Zorunlu olarak bu çabayı beklemeye alması/ertelemesi, bu işe girişmiş olduğu gerçeğini değiştirmez.

Belirsizliğe doğru sürüklenmek gelecekte ne olacağını kestirememekse aklımız bu belirsizliği kabul ederek - yada onu bütünün bir parçası sayarak yine kesin bir sonucun peşine düşecektir. En azından sonuna kadar kullanılan bir akıl bunu yapacaktır...
O halde, söylenen bu lafın aslında mantıklı (akla yatan) bir yanı da yok demektir. Daha doğrusu gereksiz bir laftır çünkü cümlenin ilk kısmında "aklımızın yapmaya çalıştığı şeyin" cümlenin ikinci kısmında yer alan "total gerçeğe" aykırı hareket etmek olduğu belirtilmeye çalışılıyor.

Yani aklın, doğamızın belirsizliğe sürüklenmesi tespitini ortaya koyması bizzat kendi varoluş sebebini inkar etmesi, kendi temel ilkesine ihanet etmesi anlamına geliyor, işte bu paradoks. Paradoks akılsızlık değil, aklın hata yapması. Yani bu hatalı bir tespit. Sonuna kadar gidilmemiş, yarım bırakılmış bir düşüncenin kelimelere dökülmesi. Yani aklın iş/zamanlama hatası yapması.

Demek ki burada aklın kabullenmesi gereken kilit nokta sonsuza kadar hata yapma olasılığının kalıcı olması. Aslında bu her ne kadar can sıkıcı olsa da hak iddia edilebilmesi/merhamet gösterilmesinin istenebilmesi sebebiyle rahatlatıcı olmalı. Bu da bizi kaçınılmaz ve en büyük sorunsala getirir; ego problemi, kibir.

bu haliyle; belirsizliği savunanlardan ziyade "kısır döngü" fikri bana daha yakın geliyor. lan kendimi hiç bu kadar nietzche'ye yakın görmemiştim. ürperdim.