bugün

sokak köpeği

önceleri doğal hayatın bir parçası olan köpeklerdir. durup dururken gökten inmemiştir bunlar. en az insan kadar yaşamaya hakları vardır ki bazı insanlardan daha fazla hakederler yaşamayı. onlar da bayılmaz sizin aranızda, arabaların, binaların arasında yaşamaya. ama sizler onların yaşam alanını işgal ettiğinizden onlar bir şekilde yaşamaya çalışırlar. tecavüzlere, şiddete, cinayetlere rağmen bir şekilde yaşarlar işte. sizler doğal dengeyi bozduğunuz için sürüyle abuk hastalıklardan ölürler.
insan öyle nankör bir yaratıktır ki ilk evcilleştirdiği hayvan olan köpeğe bile ihanet ederken zerre kadar tereddüt etmez.

bütün kötülüklere rağmen bu sokak köpekleri kuyruk sallayarak gelir yanınıza ki ölürken bile nefret etmezler sizden. dilerdim ki hepsi birleşip insana girsinler ama ne mümkün, kin dünya üzerinde en çok insana yakışıyor.

belediyeler vardı bir de değil mi? hah işte o belediyelerin hepsi hayvan hakları yasası gereğince sokak hayvanlarına belli bir bütçe ayırıp barınak hazırlayıp aşılanmaları, hastalıkları, ameliyatlarını üstlenmek zorundalar. bu ödenek belediyelere devlet tarafından ayrılmış vaziyette. belediyelerin çoğu ne yapıyor. bu parayı cebe atıyor, kalanına zehir alıp sorunu kökten çözüyor ki allah belasını versin onların.

siz bu hayvanları korumaya kalktığınızda birileri karşınıza dikilip, ama şu akadar aç çocuk var, bu kadar evsiz insan var ne diye bunlara para harcıyorsun diyebilir. siz bakmayın o densizlere. onların içinde gram vicdan yoktur. olsaydı eğer tür farketmeden her canlının yaşam hakkı olduğunu ve o hayvanların insanlar yüüznden o halde olduğunu bilirlerdi. bu tip insanlara aptal muamelesi yapın. öyledir yani sonuçta.