bugün

üniversitede ahlak polisliğini de aşan ülkücüler

ahlak polisliği eğlencelidir. sadece belirli bir siyasi görüşü olan kesime hitap etmez. topluma katılması zorlanan her birey bir ahlak anlayışına sahip olması gerektiği düşüncesiyle yetiştirilir. ister bir kabilede yetiş ister ülkü ocaklarında istersen taş fırında... yetiştirildiğin şekilde yaşarsın, şekillenirsin, nefret edersin ve o kalıbın ahlak bekçiliğini yaparsın. çünkü sen busun. toplumda yer edinmeye çalışan beraber oturan beraber yiyen beraber sevişen ve beraber ahlak polisliğine soyunan. üstelik gizliden gizliye ırkçısın. herkes birilerinden daha üstün olduğunu düşünür (tabi ki en değil dostum sen bir meleksin). nefret duygusuyla takım tutuyorsun hergün küfrediyorsun çünkü etrafındaki insanların küfretmesi sorun değil eğer olsaydı sende küfretmezdin. gerekli koşullar sağlansaydı bir adamı öldürmeyeceğini mi düşünüyorsun... tabi ki vicdan vardır tabi ki insanlık ölmedi. vicdan ona şeker verip istediğin zaman susturabileceğin mızmız bir çocuk. insanlar kötüdür. ahlak polisliğini eğlenceli kılan şey de kendini diğerleriyle karşılaştırıp daha iyi olduğun ve daha fazlasını hakkettiği düşünmeni sağlamasıdır. yazdıklarım sıvıdır konuldukları olaya göre şekil alır. ama sen ne demek istediğimi anladın.