bugün
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- şehirler arası aşk yaşamak8
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim13
- sabah aç karnına içilen bira12
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın11
- sözlük kızından gelin olmaz13
- ayça tilki10
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim22
- vatandaşlık farkı alan otel21
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler9
- cumaya gidenlerin çok azalması16
- bik bik'in balona binmesi34
- anın görüntüsü14
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız11
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- türkiyede çok abartılan arabalar8
- futbolcu ismiyle nick almak10
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- icardi190524
- artificialintelligence15
- icardi1905 silik olsun kampanyası17
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan10
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım18
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı15
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel8
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
etnik kökene, dine, dile, ırka, ulusa göre tasnif edilen insan kümesi ve hatta kimilerine göre insan yığını!
bunlar kutuplaşmanın ayraçları(!) bu açmaz içsel bünyede olduğu gibi, ülkeler arası da olmakta. yani tarih bize pragmatik çıkarımlar namına ders olması gerekirken, bizler tekerrürlere inatla gitmeye devam etmekte, her farklı kutbun bir ütopik ve insan olmaz ucunda yer almayı yeğ tutmaktayız. aslında çoğunluğumuz buna ittiriliyoruz; kimimiz farkındalığın farkında olsa dahi buna ittiriliyoruz, kimimiz de azınlık dehlizlerinde ya kayıplara karıştırılıyoruz ya da sesimizi kısıyorlar.
***
taraf olmayanların barınması hayli güç bir dünyada yaşıyoruz. taraf olmak zati kendi başına bir sorun. yani iki arada bir derede sıkışma sendromu ile alt üst ediyoruz, ediliyoruz kavramlarca. inandığınız değerleri zaten özgürce söyleyemiyor, dillendiremiyorsunuz; dolayısı ile ya varsınız bir tarafa müdahil olarak ya da yoksunuz, zaten bir tarafta durmayarak!
***
varoluşumuzu bilip de, ona aykırı olacak bir kutuplaşmanın hizipliği ile saf belirleme, bir tarafta yer alma sendromu içindeyiz ezelinden beri. ve bu, zaman ilerledikçe daha da aşılmaz kronik sorun haline gelmekte. tanrıya inananlar/inanmayanlar, abd gücüne inanlar/inanmayanlar, 'izm' felsefesine ve ideolojisine kapılanlar, milliyetçiler, barışçılar, feministler, eşcinseller, senden benden olanlar, ondan bundan olanlar; liste uzar gider. illa bir taraftayız, olmalıyız, oldurulmalıyız...
bir içsel aydınlanma söz konusu olabilir mi?
peki ya insan olmanın ayracının olmadığını bileniniz kaç kişi?
bunlar kutuplaşmanın ayraçları(!) bu açmaz içsel bünyede olduğu gibi, ülkeler arası da olmakta. yani tarih bize pragmatik çıkarımlar namına ders olması gerekirken, bizler tekerrürlere inatla gitmeye devam etmekte, her farklı kutbun bir ütopik ve insan olmaz ucunda yer almayı yeğ tutmaktayız. aslında çoğunluğumuz buna ittiriliyoruz; kimimiz farkındalığın farkında olsa dahi buna ittiriliyoruz, kimimiz de azınlık dehlizlerinde ya kayıplara karıştırılıyoruz ya da sesimizi kısıyorlar.
***
taraf olmayanların barınması hayli güç bir dünyada yaşıyoruz. taraf olmak zati kendi başına bir sorun. yani iki arada bir derede sıkışma sendromu ile alt üst ediyoruz, ediliyoruz kavramlarca. inandığınız değerleri zaten özgürce söyleyemiyor, dillendiremiyorsunuz; dolayısı ile ya varsınız bir tarafa müdahil olarak ya da yoksunuz, zaten bir tarafta durmayarak!
***
varoluşumuzu bilip de, ona aykırı olacak bir kutuplaşmanın hizipliği ile saf belirleme, bir tarafta yer alma sendromu içindeyiz ezelinden beri. ve bu, zaman ilerledikçe daha da aşılmaz kronik sorun haline gelmekte. tanrıya inananlar/inanmayanlar, abd gücüne inanlar/inanmayanlar, 'izm' felsefesine ve ideolojisine kapılanlar, milliyetçiler, barışçılar, feministler, eşcinseller, senden benden olanlar, ondan bundan olanlar; liste uzar gider. illa bir taraftayız, olmalıyız, oldurulmalıyız...
bir içsel aydınlanma söz konusu olabilir mi?
peki ya insan olmanın ayracının olmadığını bileniniz kaç kişi?
güncel Önemli Başlıklar