bugün
- hadise'nin külotla marş söylemesi30
- bu gece intihar edeceğim47
- şarap içip entry girmek8
- sözlük abazanları kız bulduğu zaman olacaklar11
- hangi süper güce sahip olmak isterdiniz16
- icardi190511
- utanmadan fenerbahçe kollanıyor diyebilmek8
- galatasaray30
- ali koç12
- kocaeli de ders basan veli9
- allah neye benzer14
- ilkokuldaki sevgilinizle yaptığınız çılgınlıklar11
- okan buruk'un rakiplerine küfür etmesi22
- fenerbahçe30
- albay kemal11
- fenerbahçe taraftarı13
- fenerbahçe 38 de 38 yapsa olacaklar10
- anın görüntüsü8
- bütün pitbullar uyutulmalı17
- son 22 yılın özeti12
- akp döneminde kürtlerin asimile olması9
- sinovac mı biontech mı12
- sözlük yazarlarına acı ama gerçek bir şey söyle9
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni8
- kulaklığını paylaşan erkek cuckold mudur8
- keyiflenmek için ne yapıyorsun9
- fettullah gülen'in ölmesi16
- kılıçdaroğlu'nun yeniden aday olacağım demesi19
- ateist ve deistler bunu açıklasın12
- karısının onlyfans açmasına izin veren erkek11
- düğün yapmak akıl dışıdır11
- allah intikam sahibidir15
- fenerbahçe amblemindeki ot11
- kur an çevirisi yapmanın haram olması34
- mauro icardi23
- ülkemde başı açık tavuk is te mi yo rum8
- fransız kızın üzerine işeyen göçmen15
- dilan dere ile evlenmek11
- müslümanların anadili arapçadır13
- sevgiliyle uyumak13
- kadın vücudunun olağanüstü bir tasarım olması8
- emre belözoğlu15
- sözlüğün en iyi yazarı olmak11
- mert hakan yandaş16
- abberrline9
- 2023 2024 sezonu süper lig şampiyonu galatasaray17
- israil'in refahta sivil çadırlarını vurmasi27
- fenerbahçe'nin gs'nin balonunu patlatmış olması20
- astrolog meral güven20
- galatasaray ın verilmeyen penaltısı9
--spoiler--
Yıl 1915: Libya'da işgalci italyanlara karşı savaşan Senusi Tarikatı, Mısırlı Müslümanların aralıksız erzak ve teçhizat sevkiyatı sayesinde mevzi üstüne mevzi kazanıyor. Mısır'a hükmeden ingilizler, italyanların hırpalanmasından hoşnut oldukları için bu yardımlara göz yumuyorlar. Derken Osmanlı Devleti Almanya'nın yanında Büyük Savaşa giriyor ve Padişah, Halifelik sıfatına dayanarak, Senusileri Mısır'daki ingiliz kuvvetlerine saldırmaya çağırıyor. Senusi lideri Seyyid Ahmed'e elçiler gönderen ingilizler, "Tarafsız kalırsanız Senusi Tarikatını Libya'nın meşru siyasi iktidarı olarak tanırız. Ayrıca size Mısır'ın Batı Çölündeki bazı vahaları veririz" diyorlar. Seyyid Ahmed'in yardımcılarına göre çok iyi bir tekliftir bu. Halifenin ilan ettiği cihad Almanların güdümünde bir saldırısavaşı olduğu için aslında cihad değildir, üstelik Hilafetin adı var kendisi yoktur, ayrıca Türkler 1912 yılında Senusileri italyanların karşısında yalnız bırakıp gitmişlerdi... Bunları anlatıyorlar Seyyid Ahmed'e. "Türklere borcumuz yok" diyorlar; "Kendi işimize bakalım" Ne var ki Seyyid Ahmed, Muhammed Esed'in tabiriyle "şövalyece" bağlı olduğu Halifenin emrine itaat ediyor. Bedeli çok ağır oluyor bu kararın: italyanların yanısıra ingiliz ve bilahare Fransızlarla da savaşmak zorunda kalan Senusiler, Libya'da kazandıkları mevzileri birer birer kaybediyorlar...
Yıl 1919: Büyük Savaş bitmiş, Osmanlı yenilmiştir. Fakat Anadolu'da bir kurtuluş hareketi filizlenmektedir. Seyyid Ahmed derhal Anadolu'ya gidiyor. Mustafa Kemal'le beraber direnişi organize ediyor. Şehir şehir dolaşıp Anadolu ahalisini cihada çağırıyor. Kuvvacıların pek dindar olmadığı yönündeki propagandalardan etkilenmiş olan Anadolu, sarıklı ve sakallı bir şeyhi de aralarında görünce onlara güven duymaya başlıyor...
Ve 1923: Kurtuluş Savaşı zaferle sonuçlanmış, Cumhuriyet kurulmuştur. Türkiye siyasetinde islamî söylemlere artık yer kalmadığını dehşetle fark eden Seyyid Ahmed derin bir hayal kırıklığı içinde Suriye'ye hicret ediyor.
Orada ne yapıyor biliyor musun? Mustafa Kemal ve arkadaşlarının politikalarını tasvip etmediği halde Türkiye'yle birleşmeye çağırıyor Suriyelileri. Bu yolda gayret sarf ederken ölüyor. Ve unutuluyor. Daha doğrusu unutturuluyor! Bize karşı ingilizle iş tutan Şerif Hüseyn'i her gün bin kere anan zevat, bizimle beraber ingilizlere karşı savaşan Seyyid Ahmed'i bir kere bile anmıyor. Çünkü devir fitne devri. Seyyid Ahmed fitnenin çarkına çomak sokar!
--spoiler--
(bkz: hakan albayrak)
(bkz: ebuzer)
Yıl 1915: Libya'da işgalci italyanlara karşı savaşan Senusi Tarikatı, Mısırlı Müslümanların aralıksız erzak ve teçhizat sevkiyatı sayesinde mevzi üstüne mevzi kazanıyor. Mısır'a hükmeden ingilizler, italyanların hırpalanmasından hoşnut oldukları için bu yardımlara göz yumuyorlar. Derken Osmanlı Devleti Almanya'nın yanında Büyük Savaşa giriyor ve Padişah, Halifelik sıfatına dayanarak, Senusileri Mısır'daki ingiliz kuvvetlerine saldırmaya çağırıyor. Senusi lideri Seyyid Ahmed'e elçiler gönderen ingilizler, "Tarafsız kalırsanız Senusi Tarikatını Libya'nın meşru siyasi iktidarı olarak tanırız. Ayrıca size Mısır'ın Batı Çölündeki bazı vahaları veririz" diyorlar. Seyyid Ahmed'in yardımcılarına göre çok iyi bir tekliftir bu. Halifenin ilan ettiği cihad Almanların güdümünde bir saldırısavaşı olduğu için aslında cihad değildir, üstelik Hilafetin adı var kendisi yoktur, ayrıca Türkler 1912 yılında Senusileri italyanların karşısında yalnız bırakıp gitmişlerdi... Bunları anlatıyorlar Seyyid Ahmed'e. "Türklere borcumuz yok" diyorlar; "Kendi işimize bakalım" Ne var ki Seyyid Ahmed, Muhammed Esed'in tabiriyle "şövalyece" bağlı olduğu Halifenin emrine itaat ediyor. Bedeli çok ağır oluyor bu kararın: italyanların yanısıra ingiliz ve bilahare Fransızlarla da savaşmak zorunda kalan Senusiler, Libya'da kazandıkları mevzileri birer birer kaybediyorlar...
Yıl 1919: Büyük Savaş bitmiş, Osmanlı yenilmiştir. Fakat Anadolu'da bir kurtuluş hareketi filizlenmektedir. Seyyid Ahmed derhal Anadolu'ya gidiyor. Mustafa Kemal'le beraber direnişi organize ediyor. Şehir şehir dolaşıp Anadolu ahalisini cihada çağırıyor. Kuvvacıların pek dindar olmadığı yönündeki propagandalardan etkilenmiş olan Anadolu, sarıklı ve sakallı bir şeyhi de aralarında görünce onlara güven duymaya başlıyor...
Ve 1923: Kurtuluş Savaşı zaferle sonuçlanmış, Cumhuriyet kurulmuştur. Türkiye siyasetinde islamî söylemlere artık yer kalmadığını dehşetle fark eden Seyyid Ahmed derin bir hayal kırıklığı içinde Suriye'ye hicret ediyor.
Orada ne yapıyor biliyor musun? Mustafa Kemal ve arkadaşlarının politikalarını tasvip etmediği halde Türkiye'yle birleşmeye çağırıyor Suriyelileri. Bu yolda gayret sarf ederken ölüyor. Ve unutuluyor. Daha doğrusu unutturuluyor! Bize karşı ingilizle iş tutan Şerif Hüseyn'i her gün bin kere anan zevat, bizimle beraber ingilizlere karşı savaşan Seyyid Ahmed'i bir kere bile anmıyor. Çünkü devir fitne devri. Seyyid Ahmed fitnenin çarkına çomak sokar!
--spoiler--
(bkz: hakan albayrak)
(bkz: ebuzer)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar