bugün

sözlük yazarlarının itirafları

bir zamanlar günlük tutardım sözlük ama şimdi buraya kusuyorum dertlerimi. * kusuruma bakma.

bundan 6 yıl kadar önceydi. birini sevmiştim belki de hayatımda ilk kez gerçekten aşık olmuştum. aşktan da öte takıntı haline gelmişti aslında. herşeyini izler, ne yapsa haberim olurdu. tüm hayatını gizliden gizliye araştırmış adeta tanrılaştırmıştım onu kendi gözümde. herşeyi mükemmeldi konuşması, yürüyüşü hatta nefes alışı bile.

ama sadece platonik bir aşktı benimkisi, karşılığını alamamıştım. hatta varlığımdan bile haberi yoktu. o yerleri gökleri yaratan bir tanrı, bense koskoca evrende bir kum tanesi bile değildim.

tam 1 yıl sonra hayatımda tamamen bir mucize gerçekleşti. evet o körkütük aşık olduğum kişi artık sevgilim olmuştu. öyle bir rüyadaydım ki kelimeler dizilip ciltlerce kitap olsa da anlatamazdı mutluluğumu.

çocuktum o zamanlar, bilemezdim ki. meğer her mutluluğun bir de bedeli varmış. o lambadan çıkan cin öyle acımasızmış ki bir tek dileğini gerçekleştirebilmesi için senden kişiliğini, sana dair olan herşeyini çalması gerekiyormuş, ben bunu yıllar geçince anladım.

yıllar çok acı geçti sözlük. çoğu zaman sarhoştum anlamamıştım ruhuma batan dikenleri. farkına vardığımda ise elim kolum bağlı seyretmiştim ruhumun giderken yanında götürdüklerini, aynı şimdiki gibi. peri masalı çoktan bitmiş oysa, ben geride kalan küçük sevgi kırıntılarıyla avunmayı öğrenmişim.

öyle bir çıkmazın içine sürüklenmişim ki sözlük, çıkış kapılarımın önüne setten duvarlar örülmüş. hangi yana dönsem o anlaşılması zor, korkunç duvarlar.

bu aşkın bilançosu ne mi? biri gurur yoksunu kişiliğini kaybetmiş zavallı acınası bir yaratık, diğeriyse egosu kaf dağında bir canavar. maalesef ikisi de insanlığa zarar. *