bugün

sözlük yazarlarının itirafları

http://www.youtube.com/watch?v=fMtoqfBsq4w

çaresizlik nedir biliyorum, ne yazık ki hayat bana bunu öğretti ve bunun bir insanın yaşayabileceği en yoğun his olduğunu düşünüyorum. kendine olan saygın, güvenin, inancın... hiçbir şey kalmıyor o an. duyguların ölüyor. en yoğun haliyle bir iki gün sürse öldürebilir.

en yakın arkadaşımla aramız felaket açıldı. 8-9 yıllık arkadaşlık kız meselesi yüzünden bitti. bitmedi ama eskisi gibi değil işte. yaşım da 23, bu saatten sonra benim için en yakın arkadaş diye bir şey olmaz diye düşünüyorum. bir daha kimseye de o kadar güvenmem şimdiden söyleyim herkese.

ya da ayrı veya birleşik yazılıyormuş bunu üniversiteyi bitirdikten sonra öğrendim. olsun, öğrendim.

iki tane kişiliğim var gibi. niyeyse bana öyle geliyor. ya da (ayrı yazılır) ruh halim çok etkiliyor beni. bir tanesini seviyorum bu kişiliklerin, etrafımdaki insanlar da seviyor. keşke hep öyle olsam. ekonomik açıdan zorlanabilirim o durumda ama. bir iki kitap karıştırdım bununla ilgili. "kendi kendinize işte bende bu var diye tespit yapmayın." yazıyordu birinin başında. o yüzden yapmadım tespit.

sanırım kolay bir insanım. kolay severim birini. kolay soğurum aynı zamanda. en kötü esprilere gülerim. iyi esprilerde yerlere yatarım. hemen arkadaş olurum birileriyle. bir de çabuk kırılırım... yakınımdaki insanlar iyi bilir beni nasıl üzebileceklerini. tecrübe ede ede öğrendiler sanırım.

her sene bir kez ağlarım. 2013 e de tiki attım. 6 ay kafam rahat.

telefon kullanmayı bilmiyorum. biliyorum ama kullanmıyorum. arayan olursa ne güzel. yoksa aramıyorum. son dönemde bunu düzeltmeye çalışıyorum. markete giderken açıp bakıyorum listeye, arıyorum birini. kimisi açmıyor. kimisi çok seviniyor falan. tavsiye ederim.

ütü yaparken aksiyon filmi izleniyormuş bir şeye benzemiyor yani. bugün onu tecrübe ettim.

linkteki şarkıyı tabına akoruna bakmadan çaldım. son günlerde beni en çok sevindiren olaylardan biri de budur. *

bu kısım bu şarkıyla daha iyi gider.*

http://www.youtube.com/watch?v=Sv5Rv831FKE

kasım 2012 den bu yana sevdiğim bir kız var. kainat güzeli falan olur yarışmasına girse. sevgilisi var bu kızın. varmış demeliyim aslında. en kibar reddetme şekli neticede bu. "hayır" yerine söylemiş olabilir.

çok bekledim konuşmak için. tanımıyordum bile kızı. adını biliyordum sadece. uzadı uzadı uzadı... sanırım şubat 2013 e kadar. bu zamanın üstüne "sevgilim var." demesi çok basit oldu. o kadar çok düşünmüştüm ki onu, o kadar çok hayalini kurmuştum ki... en hafifinden nişanlanıp ayrılmalıydık o hayallerin üstüne. iki kelimeyle bitmemeliydi. "pişman olmadım en azından içimde kalmadı" falan da demiyorum. pişmanım çünkü. en başta dedim bir kez bu lafı. ama derken anladım pişmanlığımı.

o yine de hayatımın içinde, bilmiyor ama öyle işte. bazı geceler dua ediyorum uyumadan. çok az insan var aslında iyiliği için dua ettiğim. biri de o işte. beş tane fotoğrafı var bilgisayarımda. dinlediğim şarkılar hep ona.

şubat tan sonra da çok gördü beni. onu gördüğümde değişiyorum. kıytırık bir adam oluyorum. muhabbetin dışında kalıyorum hep. etrafımdaki konuşmaları bile duymuyorum bazen. bu durumdan hiç bahsetmediğim arkadaşlarımın deyişiyle "öküz gibi" bakıyorum ona. bazı durumlarda da arkadaşlarıma komik bir şeyler anlatıp kahkahalar attığım oluyor. gördüğünü bildiğim için yapıyorum, bunun farkındayım. ama neden yaptığımı bilmiyorum.

altı hafta sonra taşınacağım buradan. başka şehre gidiyorum. o zaman unuturum gibi. belki de unutmam. belki de unutmak istemiyorum. ikinci bir teklifte bulunmayı düşünmüyorum ama gitmeden bir kez daha konuşacağım onunla. sormak istediğim sorular var. yaşayıp göreceğim kalanını.

benim hikayem de böyle olsun be. iyi geceler herkese...