salihli

Izmir-Ankara (E 96) karayolu ve izmir-Uşak-Afyon demiryolu üzerindedir. Manisa il merkezine 71 km ve izmir il merkezine yaklaşık 90 km uzaklıkta bulunan salihli nin ilçe nüfusu 2000 yılı sayımına göre 83.137 olup, kasaba ve köyleriyle birlikte 150.000 i bulmaktadır ve manisa ilinin nüfus bakımından en büyük ilçesidir.

Yöre tarihinin çok eskilere dayandığı, baraj gölü yakınlarındaki Sindel ve Çarıklar köylerinin civarında bulunan fosil ayak izlerinden anlaşılmaktaysa da, bilinen en eski önemli yerleşim merkezi, Salihli nin 7 km kadar batısında yer alan Sardes tir. M.Ö. 547 yılına kadar Lidya toprakları olan bölge, bu tarihte Perslerin eline geçmiş ve M.Ö. 334 yılına kadar Pers yönetiminde kalmıştır. Bu tarihten sonra sırayla Makedonya, Bergama, Roma ve Bizans egemenliğinde kalan yöre, 1300 lerin başında Saruhanoğulları nın, 1400 de Osmanlı imparatorluğu nun yönetimine giren Sart, Aydın Sancağı na bağlı bir kaza olmuştur.

O tarihlerde Sart Kazası na bağlı bir köy olan ve Veled-i Salih (Salihoğlu) adıyla anılan şimdiki ilçe merkezinin, zaman içinde Sart a oranla daha hızlı bir gelişim göstererek 18. yüzyıl başlarında kasaba, 1872 de ise Saruhan Sancağı na bağlı kaza olduğu belgelerden anlaşılıyor. 1927 yılında Saruhan Sancağı nın adının değiştirilmesinden sonra Manisa ya bağlı en büyük ilçelerden biri durumunda olan Salihli, 24 Haziran 1920 5 Eylül 1922 tarihleri arasında işgal altında kalmıştır.

yüzölçümü 1302 km², rakımı ise 125 metre olan ilçenin ekonomisi, kasaba köylerindeki verimli toprakları nedeniyle tarım ve tarıma dayalı ticaret ve sanayi ağırlıklıdır. başlıca yetiştirilen tarım ürünleri: çekirdeksiz üzüm, buğday, arpa, pamuk, tütün ve mısırdır.

ayrıca tuğla ve kiremit başta olmak üzere pek çoğu "anayasa kitapçığı" krizine kurban gitmiş; 32 adet tuğla ve kiremit fabrikası, 2 adet un fabrikasi, 2 adet valeks fabrikası, 10 adet pamuk çırçır fabrikası, 2 adet üzüm işleme tesisi, 1 adet yem fabrikası, 1 adet tüp fabrikası,1 adet salça fabrikası, 2 adet zeytinyağı fabrikası, 2 adet meşrubat fabrikası, 1 adet su şişeleme fabrikası, 1 adet maden suyu fabrikası ve 1 adet zımpara taşı fabrikası bulunmaktadır.

ilçe topraklarında tuğla, kiremit hammaddesi içeren yatakları ile altın ve uranyum içeren cevher yatakları da vardır. Yeraltı zenginliklerinden maden suyu kaynakları, sıcak su kaynakları, kaplıca turizmi açısından yöresel önem taşır.

büyük bir beş yıldızlı otel inşaatının hali hazırda devam ettiği ve sıcak su kaynaklarının turizme dönüştürülmeye çalışıldığı Kurşunlu Kaplıcaları; romatizmal hastalıklar, siyatik, lumbago, kireçlenmelerde,nevrid, nevralji gibi hastalıklarda, kırık çıkık sekeleri, çeşitli cilt hastalıklarında, bazı kadın hastalıklarında, böbrek rahatsızlıkları ile taş ve kum dökümünde yarar sağlamaktadır.

ilçe merkezindeki nüfus ise çoğunlukla memur ve emekli ağırlıklıdır. sessiz, sakin, huzurlu bir kenttir ve bu bakımdan deniz kenarında bir sayfiye yeri havası vardır.

çağdaş, medeni, aydın görüşlü ve atatürkçü bir demografik yapıya sahip olan ilçedeki siyasi temayül genelde sol partilerden yanadır.

yazları çok sıcak olduğundan ilçe halkının "ah şu memleketin bide denizi oluvereydi dadından yinmezdi valla" şeklinde bir klişesi de mevcuttur.

insan memleketni anlatmaya doyamıyor vallahi..uzun lafın kısası yaşanılası bir yerdir işte.