bugün

yeni chp

CHP’yi Esnekleştirme
öztin akgüç / 12 Ekim 2012 - Cumhuriyet

Cumhuriyetin tüm kurum ve kuruluşlarını yıkma ya da yozlaştırma, Atatürk’ün bergüzarını silme süreci, bir anlamda siyasal vandalizm şiddetlenerek ülkemizde sürüyor. iktidara gelenler yalakaların, işbirlikçilerin, kişiliksizlerin, emperyal güçlerin ayartıcı ve destekleriyle de değişim etiketi altında her şeyi yıkma hakkını kendilerinde görüyorlar.

Yayınlara, eleştirilere, aşılamalara, telkinlere bakıldığında çökertme sırasının Cumhuriyetin değerlerine, Atatürk’ün bergüzarına sahip çıkan, çıkması gereken CHP’ye geldiği anlaşılıyor. CHP, belki de yozlaştırılması, esnekleştirilmesi gereken son kale olarak görülüyor.

Yaklaşım, telkin, aşılama halisane, iyi niyetli görünüyor. Efendim CHP’nin oy oranı yüzde 25’in üstüne çıkamıyor, iktidar alternatifi olamıyor, halkla CHP arasında bir duvar var, CHP biraz esnekleşse, altı oktan ödün verse, devrimcilik ve devletçiliği pek vurgulamasa, katı laiklik anlayışını bırakıp muhafazakâr, dindar, mütedeyyin kesime yönelse, sağa dönük ekonomik politikalar geliştirse, sağcı partilere oy veren kitlelere şirin gözükse, açıkçası AKP’leşmeye özense oy oranı artar, iktidar seçeneği de olur. Bu tür telkinler, aşılamalar, öneriler çoğu kez yaşamı boyunca CHP’ye oy vermemiş, oy verme niyetinde de olmayanlardan geliyor. Olay, bir takımın koçunun karşı tarafın oyuncularına maçı nasıl kazanabilecekleri konusunda taktik vermesine benzetilebilir. Bunun etik, iyi niyetli bir yönü olabilir mi?

Cumhuriyetin son kalesi olarak görünen CHP de yıkıldığında, devreden çıkarıldığında, yozlaştırıldığında, Cumhuriyetin izleri, kurumları tümüyle silinmiş olacaktır.

CHP, mallarının müsadere edilmesine, 1980 sonrası kapatılmasına, liderlerinin zaman zaman tutuklanmasına; ismet inönü, Bülent Ecevit gibi efsanevi liderlerinin partiden ayrılmalarına, 1950’den bu yana tek başına iktidara gelememiş olmasına karşın uzun ömürlü tek siyasal örgüttür. Bunun nedeni de CHP’nin ilkeleri ve bu ülkede hâlâ Cumhuriyetin değerlerine, Atatürk’ün bergüzarına sahip çıkan sağlam bir tabanın varlığıdır. işte CHP bu niteliğinden uzaklaştırılmak, koparılmak istenmektedir. ilkeleri olmayan bir CHP iktidara gelse ne olur? Önemli olan iktidara gelmek değil, ilkeleri yaşama geçirmek için savaşım vermektir. AKP’leşmiş bir CHP, gelecek seçimde oy oranını artırsa bile bu CHP’nin sonu olur. Yıllarca CHP’ye oy vermiş kişiler, aileler AKP’leşmiş bir CHP’yi içlerine sindiremezler.

CHP, bence haklı olmayan eleştirilere uğramaktadır. CHP militarist bir parti değildir. Çok partili yaşamı ülkeye getirmiş, sorunsuz olarak iktidarı devretmiş tek partidir. Türkiye’de askeri hareketler olmuş, huzursuzluk yaşanmış, hâlâ da yaşanıyorsa, bunun bir nedeni de iktidara gelenlerin, iktidarda kalma tutkusu ve bu amaçla her aracın denenmesidir.

CHP ile muhafazakâr diye nitelenen kesim arasında bir duvar varsa, bu da doğaldır. CHP devrimci, Cumhuriyetin ilkelerine sahip çıkan partidir. Dinci, dinden çıkar uman, dindar gözüken bir kesimin CHP’ye oy vermesi beklenmemelidir. AKP gibi bir asıl varken, AKP’leşmiş bir surete niçin oy versinler? Böyle bir beklenti gerçekçi olamaz. CHP ile mütedeyyin kesim arasında bir sorun olmaması gerekir, mütedeyyin kesimin Cumhuriyet ilkelerine sahip çıkması beklenir. Dinci ile mütedeyyini ayırmak gerekir.

CHP esnekleşeceğine, sağa sola açılım yapacağına, akıl, kanaat önderi diye nitelendirilen kişilerden öneriler alacağına ilkelerini, amaçlarını vatandaş kitlelerine anlatmaya çalışsa, bu ilkelerin hem ülkenin hem bireyin yararına olduğuna kişileri inandırsa daha etkili bir yol izlemiş olur. ilkeler, amaçlar, bunlarla tutarlı davranmak varlığı sürdürmemenin temelleridir. CHP, CHP dışından gelen tekinlere önerilere, eleştirilere karşı dikkatli olmak zorundadır. Ayartılara kapılmamak gerekir.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=370968