bugün

babanin is yerine ugramak

çalışmak için de yapılabilen eylemdir ancak alınanlar verilenlerden genelde daha fazla olur...
vakt-i zamanında henüz büyük alışveriş merkezlerine yenilmemiş kırtasiyemize giderdim, yazın mesela, babamıza iki faydamız olsun diye , amma sabahtan akşama kadar köşedeki dandik pastaneden yediğim tadına doyulmaz dondurmalar, yandaki börekçiden götürdüğüm kıymalı börekler, akşama doğru tablasını açan emmi'den götürdüğüm çiküfteler, ziyadesiyle bir işçinin yevmiyesinden fazlaya gelirdi, noldu?, güya çalıştık bir işe yaradık!.. dükkana söylenen kebapları, diğer dükkana gitme bahanesiyle bisan bisikleti alıp yolboyuna çıkmaları, günboyu içilen meşrubatları saymıyorum bile...
şimdi anlıyorum da peder bey de peygamber sabrı varmış valla, ben olsam şaplağı gömer, otur oturduğunduğun yerde ,çalışmıyorsan da bas git ulan eve derdim, velhasılı kelam babamdan böyle bir lafı işitmeyi geçtim gözünün ucuyla bile belli etmezdi...*
güncel Önemli Başlıklar