bugün

her ilişki sonrası daha da kirlenmek

aşktı değil mi adı? öyle ya aşktı tüm yaşadıklarımız, yaşamaya niyetlendiklerimiz. peki aşk ne ara bu kadar pis bir duygu haline gelmişti? biz mi kirletmiştik onu yoksa o mu kirletiyordu bizi her kapımızı çaldığında? zor değil mi yanıtlamak, bilmek zor. hep ilişkilere attık suçu, hep aşka. bu yüzden de korkar olduk ona tutulmaktan, savunmasız kalmaktan. ama yinede engel olamadık kendimize, her seferinde yenik düştük aşka ve itiraf etmeliyiz ki bu yenilgilerin en güzeliydi belki de. her ilişki sonrası daha da kirlendiğimizi söylemek büyü haksızlık gibi geliyor bana. her ilişki hayal kırıklığı, inanç ve umut katili vs vs olabilir, bunlara dönüşebilir sonunda ama hep yeni bir umut olarak başlar her yeni ilişki.bu sefer neden olmasın diye heyecanlandırır bizleri, çünkü onca yıkıntının arasından küllerimizden yeniden doğmak isteriz hepimiz. yani demem o ki; eğer karşımızdaki kadın/erkek sevmemişse yeterince, aldatmışsa bizi, yalanlarla oyalamışsa, rol yapmışsa, bize karışmamakta ısrar etmişse ve hatta çekip gitmişse sonunda bu neden bizi kirletsin ki? yine aynı insan mutlak surette mutluluklarda yaşatmıştır bize illa ki. hem kim demiş aşk denilen şeyin sadece mutluluktan ibaret olduğunu? aşk, barındırdığı tüm zıt duygularla muhteşemdir. ha siz içinde duygu olmadan yaşanan gündelik ilişkilerden bahsediyorsanız eğer o zaman başka, ki zaten bu durumda da kirlenmekten şikayet etmeye hakkı var mıdır insanoğlunun orası tartışılır.
güncel Önemli Başlıklar