bugün

başlamadan biten aşk

asitsizlikten kıvranan kola gibidir.

bakkaldan alırsın önce. sonra eve gelirsin uzun ve çetrefilli bir yoldan. olağanca güzelliğiyle açar, bardağına koyarsın. buzları da özenle seçip bardağına atarsın. içeride onunla birlikte izleyeceğin 'hayatının filmi' vardır. sonra telefon çalar, gitmek zorundasındır. kolaya 'burda bekle, hemen dönerim' dersin. kısa süre sonra döneceğini düşündüğünden bir yudum bile almazsın ondan. fakat dönüşün biraz uzun sürer. geldiğindeyse ne bardakta buz kalmıştır ne de kolada asit.

halbuki gitmeseydin...

kader bu işler yahu. belki odaya giderken elinden düşüverirdi, belki de içtiğinde miden delinirdi. her şeyin hayırlısı...