bugün

abd vergi sistemi

--spoiler--
Amerika Birleşik Devletleri 8.8 trilyon$ GSMH’si (1999) ve 278 milyon nüfusu(1999 yılı itibariyle) ile modern dünyanın en önde gelen ekonomilerinden biridir. Federal bir yönetim sisteminin benimsendiği bu ülkede federal devlet, eyaletler ve yerel yönetimlerden oluşan bir idari yapı kademelenmesi bulunmaktadır. Ülkede 52 eyalet bulunmakta ve nüfusun %77’si (1999) kentsel alanlarda yaşamaktadır.
Her ülke ekonomisinin finansman ihtiyacının karşılanmasında olduğu gibi, ABD ekonomisinde de en sağlam kamu geliri olan vergiye karşı büyük bir ihtiyaç bulunmaktadır. Bu ihtiyaç paralelinde 1980’li yıllarda yaşanan gelişmelerde vergiye dayalı politikaların önemli bir rolü olmuştur. Özellikle Reagan döneminde popülarite kazanan arz yönlü iktisat anlayışının vergisel indirimleri öngörmesi, vergi politikasına olan ilgiyi de artırmıştır. 1975-1976 yıllarında başlayan vergi istisna ve indirimlerini kısıtlayan, vergi oranlarını düşüren reform çalışmaları bir çok ülke tarafından model olarak alınmıştır. 1981 yılında Reagan yönetimi tarafından vergi oranları düşürülmüş (en yüksek vergi oranı yüzde 50’ye indirildi) enflasyonun daha yüksek bir vergi yüküne neden olmaması için endeksleme uygulaması getirilmiş ve önemli yatırım teşvikleri sağlanmıştır1.
Vergi politikaları bu şekilde yönlendirilirken, ABD vergi sisteminde yapılan düzenlemeler bu ülkenin vergi sisteminin yakından izlenmesi gereğini de ortaya çıkarmıştır. Vergi politkası ve vergiye ilişkin düzenlemelerle sürekli sorunlar yaşayan ülkemize örnek olması açısından burada ABD vergi sistemini ele alıyoruz.

Amerikan vergi sistemi ilginç bir tarihe sahiptir. Mevcut sistem farklı ülke vergi sistemlerinin bileşiminden oluşmuştur. Sistemi oluşturan vergilerden Gelir vergisi ingiltere’den, Veraset vergisi Fransa’dan, Satış vergisi Almanya ve ispanya’dan ve Emlak vergisi de Çin ve Ortaçağ Avrupası’ndan alınmıştır1. Federal gelir vergisinin ilk kez 1863 yılında tahsil edildiği ülkede, bazı eyaletler 1850’den önce de kişisel gelir vergisi tahsil etmişlerdir*.
Kongre, 1861-1865 yılları arasında yaşanan iç savaşın maliyetini karşılamak amacıyla 1861 ve 1862 yıllarında kişisel gelir vergisi kanunlarını kabul etmiştir. 1881 yılında Amerikan yüksek mahkemesi anayasada sivil savaş kanunlarını kabul ettiğini açıklarken, gelir vergisi kanununun anayasaya aykırı olduğunu ilan etmiştir.
Birleşik Devletlerdeki ekonomik birlik, her bir eyalete tam yetki ile kendi vergi sistemini kurma olanağını vermektedir2. 1890’lı yıllar süresince birkaç eyalet, gelir vergisine yeni bir yaklaşım getirmiştir. Wisconsin eyaleti, 1911’de kişisel gelir vergisi kanununu kabul etmiş ve uygulamaya koymuştur. Bu verginin başarısı, diğer eyaletlerde benzer kanunların kabul edilmesine öncülük etmiştir.
1909’da kongre kurumlar vergisi kanununu kabul etmiş ve yüksek mahkeme de bu kanunu onaylamıştır. 1913 sonrasında gelir vergisi kanunları birçok kez değişikliğe uğrarken, gelir vergisi oranları da yükseltilmiştir. 1943 yılında stopaj yoluyla vergileme başlatılmış, 1944’te sadeleştirilmiş vergi beyannameleri ve standart indirimler kullanılmış, 1948 yılında körler, yaşlılar için vergi muafiyetleri getirilmiş ve evliler için ortak beyannamelere izin verilmiştir.
Gelir vergisi kanunlarında en büyük revizyon 1969 ve sonrasında yapılmıştır. Bu vergi reformuyla, şirketlerin ve servet sahibi bireylerin yasal boşluklardan yararlanarak vergi ödemekten kaçınmalarını sağlayan hükümler kaldırılmıştır.
Gelir vergisi mevzuatında yapılan bir diğer önemli değişiklik 1986 tarihlidir. Anılan yılda, vergi tarifesindeki dilim sayısı ve oranlar sert bir şekilde düşürülmüş, muafiyet, indirim ve istisnaların sınırlanması yoluyla vergi tabanı da önemli ölçüde genişletilmiştir. Bu reform hareketi ile %11’den %50’ye kadar sıralanan 14 ayrı vergi oranının yerini, %15 ve %28’den oluşan iki temel oran almıştır. Kongre 1990 yılında üçüncü gelir vergisi oranını %31 olarak belirlemiş ve 1993 yılında gelir vergisi tarifesine %36 ve %39,6’dan oluşan oranlar eklenmiştir.
--spoiler--
Tamamen alıntıdır. Tezim için çalıştığım belgelerden birinin özetidir.