bazi sarkilari gürcü ve çeçen sarkilarinin tinilarina benzeyen grup.

bi' tek ben anlarım'in

teninin üzerinden kayan bi buzdur
uzak bakışlarım
hiç izlememiş olsaydım bu filmi
canımı acıtırdı

kismindaki tiniyi gürcüce bir sarkida duyduguma eminim, ama bi turlu bulamiyorum o sarkiyi.

bir de geri dön isimli sarkilarinin nakaratini ta 80'lerden 90'lardan kalma bir cecence sarkiya benzettim. O sarkinin ismini de hatirlayamiyorum.

Bazi youtuberlarin mukbang’le karistirdigi bir “fenomen” diyelim. Youtube’da asmr adi altinda karsilasacaginiz videolarin bir kismi malesef asmr’dan cok uzak ve sahsen bende etki yapmiyor. bende en cok etkisi olan sakin bir fisilti veya kisik sesli konusma esliginde sirt, kol veya nesne tracing’i.

Su sira En sevdigim asmrtistler: itsblitzzz, calamity asmr, calm moon asmr, dilşad asmr, izzy davis.

(bkz: asmr)

Çerkeslerde kızlara koyulan bir isim.

herkesin yapisi farklidir, bunda hic bir sorun yok. ama genelde gülümsemeyen, fazlasiyla durgun olan insanlarla pek yakinlik kuramiyorum. kendim fazlasiyla ice dönük bir insanim, bazen agzimi bicak acmaz. Ama gülümsemeye meyilli bir yapim var. ki bu da talihsiz bir kombinasyon aslinda, fazla konusmadigi halde "gülec" bir yapisi olanlar ciddiye alinmaz pek. saf (salak) yerine konuruz. cokca yasanmistir. daha soguk bir yapisi olan ice dönükler ise daha cok saygi görür genelde.

Babasi sivasli ve çeçen asilli (bkz: nejat özer), annesi ise ermeni olan türk oyuncu.

bir iletisim uzmani olarak gözlerimi kanatan olay. hele su noktasiz virgulsuz entryler yok mu. okumus etmis insanlarsiniz arkadaslar, yapmayin. tamam makale yazmiyorsunuz, ama bir entry'yi anlamak icin de ayni satirlari kirk kere okumak istemiyorum.

hayatta tek derdim bu degil, ama meslegim dolayisiyla ilgi alanima giriyor.

nakarati beni uyuz eden sarki. Gece gunduz radyoda bunlar caliyor. Ne sanslisiniz.

Üstteki suser yaptigi butun yorumlarda atomu parcaliyor olmali. Bir magazanin ismini dogru telafuz etmek gibi daha Genel bilgilere tahammulsuzlugu bu yuzden sanirim.

“Yüsk” diye okunur. Yisk diye diretenlere aldiris etmeyin. Danca “Jutlandlı”/“jutland’a ait olan” anlamlarina gelir.

Degerini yurtdisinda daha da iyi anladiginiz, dunyanin en zengin, en cesitli kahvalti türü. bilhassa avrupa ulkelerinin kahvalti cesitlerine kiyasla. Adamlarin tek bildigi kruvasan, taze ekmek ustu kasar peyniri, recel veya nutella. Yumurta ve et cesitleri de var elbette. Ama türk kahvaltisindaki gibi hepsi bir arada servis edilmiyor genelde.

kızıl saçlı bir natalie portman’ın kadrosuna katıldığı dizi.

Eric bana’nin türkiye subesi.

ortalama söyle: görsel bir yuz hattina sahip oluyorlar diyebilecegimiz kizlar. bu resim, genc abaza, çeçen, inguş, lezgi, oset ve adige kadinlarin yuzlerinin birlesiminden ortaya cikmis. dolayisiyla tam olarak cerkes/adige degilse bile kuzey kafkasyali kadinlarin yuz hatlari diyebiliriz. kas, goz, yuz yapisi, elmacik kemikleri gayet uymus. burnu saymazsak aynaya bakinca asagi yukari boyle bir tip goruyorum.

Edit: resim asagidaki gorseldeki kuzey kafkasyali kadinlarin bazilarinin birlesiminden yapilmis (gürcü ve sanirim kumuk kizlar dahil degil diye dusunuyorum, osetler de dahil olmayabilir):

görsel

Fotograflarin kaynagi: Les origines de la beauté isimli bir proje. Youtube sayfasina burdan ulasip bir cok etnisiteden kadinlarla ilgili videolarini seyredebilirsiniz: https://youtube.com/@LesO...Beaute?si=hoaKYKlqyTZbivx_

Gercekten ilgilenmiyordur veya sevgilisi/kocasi vardir belki olamaz mi? Sana cevap vermek zorunda mi? Veya “sevgilim var ilgilenmiyorum” demek zorunda mi? Sen kimsin ve neden kendini bu kadar onemsiyorsun? ilk mesaja cevap verilmiyorsa ikinci ucuncu mesaj neden yazilir gercekten anlam veremiyorum. Devam et baskasinda dene sansini, mutlaka cevap verecek biri cikacaktir karsina.

yeni kanal d dizisi. bir kac gün once ilk bolumunu seyrettim, sevinmistim cemberimde gül oya gibi bir sey olur dusuncesiyle. ama senaryoda ve cekimlerde bariz bir kalite eksikligi var. bolum bitince acaba ben mi biraz fazla yargiliyorum diye dusunerek internetteki yorumlara baktim, ama gorunen o ki cogu kisi ayni fikirde. iyi dusunulmemis bir senaryo ve dolayisiyla sacma sahneler, kötü sarki secimleri, günlük dizi kalitesinde bir cekim, mantiksizlik, ve pek surukleyici olmamasi. ama vaktim olursa ikinci bolumune de bir sans vereyim diyorum yine de.

yine nasil bir sacmalik cekmisler diye gecen tv'de ilk bölümü karsima cikinca seyredeyim biraz dedim, ve butun bolumu bitirdim. gayet sürükleyiciydi. oyunculuklar iyi - bilhassa sirret üvey anne kusursuz oynuyor. iki kardesin attigi üc bucuklar anksiyetemi tetikledi hatta - bu iyi bir sey diye dusunuyorum. hercai-vari muzikler, sahneler yok degil. Keske dizi muzikleri daha sakin, daha az dramatik olsaymis. bazi yerlerde kanali degistiresim geldi. bir de yali capkini ferit-kopyasi kötü cocugun ölmemesi asiri sacma olmus. o muameleden sonra hayatta kalmasinin mumkunati yok. neyse, dizi iste. bu aksam yeni bolumunu de seyredelim bakalim.

bu arada ayni surukleyicilik keske kanal d'nin yeni dilek taşı dizisinde de olsaydi. yurdanur'u da gorunce sevinmistim. ama bariz kalite eksikligi ve bir yalapşalaplik var senaryoda. internetteki yorumlar da ayni yonde. sectikleri sarkilar ise dehset.

Az once bitirdigim guzel ve okunasi bir paulo coelho romani daha. bir sahnesi disinda cok begendim diyelim. o tür bir seyin karsimiza cikacagi belliydi de gerci. Sasirtmadi coelho. (bkz: biliydim beyle olacağını)

Bitirdikten sonra soyle dedim kendime, “ulan, 3 ay omrun kaldi deseler, o yapmayi dusundugun, hayal ettigin seylerin hepsini hemmen simdi, su an itibariyle gerceklestirmeye koyulurdun. ille de ölmen mi gerekiyor korktugun seyleri yapman icin?”. Cidden, insanoglu neden boyle?

Denis stelmach’in, girisinin bildigin toprak yağmura’nin girisiyle ayni olan huzurlu bir o kadar da huzunlu parcasi. Hangisi hangisini kopyalamis bilemiyorum.

Aboo’dan kulaga daha hos gelen, daha kibar bir sasirma unlemi. Su sira bir seylere sasirdikca kafamin icinde “amooo” diyorum surekli. Henuz yuksek sesle soylemek nasip olmadi, ya da kendime yakistiramiyorum. Ama bir gun cikar agzimdan mutlaka bu gidisle.

Edit: Duzeltme yapayim. Oyle kuru kuru sasirmaktansa biraz da “ayiplayarak” sasirdigim durumlara yakisiyor. Az once dusuk iq’la ilgili basliktaki discord kavgasiyla ilgili yorumlari okudukca amoo dedim mesela. Ben de dusuk iq’luyum sanirim.