bugün

entry'ler (102)

karikateist in hz muhammed i resmetmesi

sıradan bir durumdur. hakaret iÇerikli entry sahibi yazarların global bilgi hazinesini ortaya koymuştur.

queen

dünyayı sallayan gruptur aids'in grubu dağıttığı da doğrudur.

chivas regal

18 yıllığı kraldır.

izleyicinin bu dizi hiç bitmesin istediği diziler

(bkz: how i met your mother)

bilgisayar kasasının ırzına geçmek

32 GB Ram i7 işlemci 3 TB harddisk 2 GB ekran kartı 7.1 ses kartı Capture Kart Tv kartı BD-WR vs özellikleri tek kasada toplamak (bkz: ben)

şarkı sözlerini yanlış anlamak

emre aydın'ın
"adının karşısında hacı yazıyor bütün sözcüklerde" anlamaktır "adının karşısında acı yazıyor bütün sözcüklerde"

seni seviyoruma en güzel cevap

+seni seviyorum
-cidden mi?
+sittireet zaten şaka yapmıştım. *

19 litrelik kendinden pompalı nutella damacanası

(bkz: çikolata şelalesi)

yaran entry ler

(#172283)phaha.

ilk başlığı açmak

sonuncusunu açmayla arasında pek bir fark olmayan başlık açma durumu.

herkesin derdinin seks olduğu gerçeği

insanlığın yüzde bilmem kaçının ayakkabı giymesi kadar normal olabilecek derttir (bkz: ihtiyaçlar piramidi) (bkz: yemek su barınma ve cinsellik)

sevgilinin kokusu

parfüm markalarını ezberleten kokudur o an dünyanın en güzel kokusudur.

sevilen yazılar

Bazen öyle bir ilişkiye tutulursunuz ki, ne sevebilir, ne terk edebilirsiniz.
Kör kütük bağlanmışsınızdır aslında...
En güzel yıllarınızın, acı tatlı hatıralarınızın ortağıdır; iç çekişmelerinizin müsebbibi, yazılarınızın ilhamı, sohbetlerinizin konusudur.
Gözyaşlarınızda, bilinçaltınızda, kahkahanızdadır. Korkunca saklandığınız bir sığınak, coşunca öptüğünüz bir bayrak...
Sevdanız riyasız, çıkarsız, karşılıksızdır. Sınırsız ve nihayetsiz;
"Ölmek var, dönmek yok"tur.
* * *
Lakin gün gelir anlarsınız; içten içe bir şeylerin kanadığını...
Tutkulu sevdaların gizli hançerleri başlar parıldamaya... Şurasından, burasından eleştirmeye koyulursunuz:
"Şöyle görünse, öyle demese, değişse biraz ya da eskisi gibi olsa..."
Başkalarını örnek göstermeye, "Bak onlar nasıl yaşıyor" demeye başlarsınız.
Hem birlikte yaşayıp, hem özgür olmanın yollarını ararsınız. Aşkınızın gözü kör değildir artık, yanlışını görür düzeltmek istersiniz. "Eskiden böyle miydi ya.." diye başlayan sohbetlerde açılır eleştirinin kapısı; açıldıkça, bastırılmış itirazlar yükselir bilinçaltından...
Böyle süremeyeceğini bilirsiniz. Değişsin istersiniz.
O, sevgisizliğinize yorar bunu... ihanete sayar. Tutkulu ilişkilerde ihanetin bedeli ölümdür.
"Ya sev böyle ya da terket" diye gürler...
* * *
Bir zamanlar bir gülücüğüyle alacakaranlığı ışıtan o rüya, bir kabusa dönüşür birden... Kapatır gönlünün kapılarını, yasaklar kendini size... Hoyrattır, bakmaz yüzünüze...
Zehir akar dilinden, konuşturmaz, suçlar, yargılar mahkum eder.
Mühürler dudaklarınızı, yırtar atar yazdıklarınızı, siler sizi defterden...
"iyiliğin içindi hepsi, seni sevdiğim için..." dersiniz, dinletemezsiniz. Ayrılırsanız yaşamayacağınızı bilirsiniz, lakin böyle de sevemezsiniz.
ihanetten kırılmşıtır kaleminiz; severek, terk edersiniz...
* * *
"Madem öyle..."nin çağı başlar ondan sonra...
Madem ki siz böylesine tutkunken, o hep başkalarını seçmiştir, madem ki kıymetinizi bilmemiştir, o halde "günah sizden gitmiştir".
Lanet ederek bu karşılıksız aşka, çekip gitmeleri denersiniz.
Aşkın göçmenlik çağı başlar böylece...
Daha özgür olacağınız limanlara demirlerseniz bir süre... Ne var ki unutamaz, uzaktan uzağa izlersiniz olup biteni... Etrafı bir sürü uğursuzla dolmuş, kurda kuşa yem olmuştur. Deli kanlılar, eli kanlılar, uğruna ölenler, sırtına binenler sarmıştır çevresini...
Gurur duyar onlarla, koynunda besler, gözünü oysunlar diye...
Uğruna kan dökenleri sever, yoluna gül dökenlerden fazla...
"Bana ne... kendi seçimi" diye omuz silkmeye çabalarsınız bir süre...
Ama sonra... ansızın kulağımıza çalınan bir şarkı ya da kapı aralığından süzülüp gelen bir koku, hatırlatır onu yeniden...
Yaban ellerde, başka kollarda ondan bahseder ağlarsınız. Kokusunu özlersiniz; türküsünü söylemeyi, şarkısını dinlemeyi, yemeğini yemeyi, elinden bir kadeh rakı içmeyi...
Karşı nehrin kenarından hasret şiirleri haykırırsınız, sular kulağına fısıldasın diye...
Dönüp "Seni hala seviyorum" diye bağırmak geçer içinizden...
Dönemezsiniz.
Göremedikçe bağlanır, uzaklaştıkça yakınlaşırsınız.
* * *
Anlarsınız ki bir çaresiz aşktır bu, ne onunla olur, ne onsuz...
Hem kollarında ölmek, kucağına gömülmek arzusu, hem "Ne olacak sonunda" kuşkusu...
Böyle sevemezsiniz, terk de edemezsiniz.
Sürünür gidersiniz.
Can DÜNDAR-Aşka ve Terke Dair

bir çocuktan duyabileceğiniz en kötü küfür

sokak maçı yapan çocuklarından biri söylemiştir kimliği tespit edilememiştir.
babam annenle cinsel ilişkiye girsin bu mahallede inşallah!

eski sevgilinin yıllar sonra atacağı ilk sms

kalbin atış hızını arttıran fakat iki mesajla tüm heyecanın adrenaline yükselmesine neden olan kısa mesajdır.
örnek:
kız: nasılsın?
esas oğlan: iyiyim canım ya sen?
gibi mesajlarla başlar ve;
k: ya zaten herşeyi sen mahvettin!
eo: bir kere de beni suçlama yaa!*

yaran kişisel iletiler

elimize verenlerin elimizden tutanlardan fazla olduğu bir dünyada elden ne gelir ki.

ergen kızların güzin ablaya sorduğu tarihi sorular

Güzin Abla,
erkek arkadaşım bir espri yaptı gülmekten yarıldım geçen acaba kızlık zarımda yarılmış mıdır?**

beşiktaş

Milli takımı temsil ettiğinden türk bayrağını taşıma yetkisi olan tek klüp.

ramazan günü etek ve bluz giyen kız

niye canıım giyebilir ne var bunda o saygısız diye biz de mi saygısız olacağız diyerekten saygı duyulması gereken insan tipidir.
edit: "die" kelimesi "diye" ile değiştirilmiştir.

bir kızdan ayrılırken yaşanan diyaloglar

+ er kişi
- hatun kişi

diyalog :
+ gözlerimin içine bakarakbeni sevmediğini söyle necla*
- sevmiyorum hüsnü
+ bi de buna bakarak söyle(bkz: bundan kastı baş parmağın aynı elin işaret parmağıyla orta parmağın arasına girmesiyle oluşan nah hareketi)
- höea !?!