bugün

entry'ler (261)

türkiye nin en büyük sorunu

cari ciddiyetsizlik

bordo siyah

safahat saadeleştirmesi tam bir fecaat. kebairi ekabir olarak anlayan kebairleri var.

edebi mudahale

şiirsiz ama şuurlu bir sayıyla yeniden el üstünde. 4. sayısı bayilerde değil mahilerde.

ismail haniye

ibrahim'in kurban ismail'i gibi, o da filistin'in kurban ismail'i.

bir harfi farklı yer isimleri

ceyhan-seyhan

jamerika

teknisyen yetiştiren, bir değer üretmeyen parayla satın alabileceğiniz bir dünyayı amerika ile inşa eden japonya'nın amerikanlaşması.

türkiye de kitap okuma oranı

sıktı artık bu türkiye'yi aşağılama oranları, istatistikleri, vay efendim japonya bu kadar okuyor şu kadar kağıt tüketiyor, şöyle defter kaplıyor, böyle açacak kullanıyor saçmalıkları. tamam az okuyoruz; lakin önemli olan okuma edimi değil onun bir medeniyet idrakine tahvili. japonya o kadar okudu da dünyanın hangi meselesine cevap olabildi, jamerika olmaktan başka.

adana dan dünya ya giden bir tramvay

başkalarının hayatı dergisi. dergi, istasyonsuz bir yolculuk sunuyor, okurlarına.

başkalarının hayatı dergisi

üçüncü sayısı ile adana dan dünya ya giden bir tramvayda olduğunuzu hissettiriyor size. şiir, sinema ve edebiyat bu tramvayın üç vagonu. vatman ise, salim nacar. dergiyi tek başına (göz) dolduruyor.

türkiye de tarih dersi

türkiye'de adam akıllı tarih dersi verilmiyor, bu sebepten de türkiye tarihten dersini almıyor.

isa ya sövülmesinden rahatsız olmayan islamcı

hangi isa deyü sorarlar adama, en çok hıristiyanların isa'ya sövdüğüne inandıkları için batı'daki isa algısı peygamber değildir, o bir tanrıdır, islam'a göre de bu en büyük küfürdür * . müslümanlar önce bu yanılgı ile mücadele etmişler, hıristiyanlığa reddiye literatürü ile doludur, islami yayınlar.

yılmaz özdilin 27 08 2011tarihli yazısı

herkes tuttuğu yazar kadar kafa yorsa, memleketin hali harap.

reşat altın

mihir tespiti genelde bu altına göre yapılır.

3nokta

habertürk'te koray çalışkan, nihal bengisu karaca ve iskender pala'nın birlikte hazırlayıp sundukları program. programda kurmaca olduğunu düşündüğüm, 30 yıl sonra komadan uyanan ulvi bey'e 30 yıl'da türkiye'nin değişimini anlatmaya çalışıyorlar.

klimalardan damlayan sular

adana'da bu sular toplansa barajlar dolar. o kadar nem var yani.

heronlar çok kayıp verdiriyor heronları çekin

bu kadar çok askeri taşıyacak başka vesait bulamayıp da teröre yem edenlerden hesap sorulsun, nerde bu komutan eşlerini bile kuaföre götüren helikopterler?

islami kompleks

kompleksle körü körüne inanmak nasıl bağdaşır, anlayamadık. üstadımız taassup mu demek ister acaba? o da islam'da değil olsa olsa müslümanda olur, neresinden tutacağız bilemedik, doğrusu bu ifadenin.

espri yapamayan adam

bu adamcağız tespit de yapamıyor, sadece acıyorum. ona akif şiiri anlatabilmek için şiirin şuurdan doğduğunu anlatmak lazım.
(bkz: mehmet akif ersoy un tırt bir şair olduğu gerçeği)

yalan uzun şort kısa

zavallı kızcağız, medyanın elinde oyuncak oldu. bildik otobüs kavgası ve bir azmanın tepkisi ramazanın maneviyatını bozmak isteyen malum medya ağında fırsata döndü. ben en çok bu kıza üzüldüm.

13 ağustos 2011 istanbul da şortlu eylem

(bkz: yalan uzun şort kısa)