bugün

entry'ler (658)

firsatbufirsat

geçenlerde keşfettiğim bir fırsat sitesi.

görüşlerim; kategori kategori fırsatların listelenmesi olayını tuttum,
günlük mail atma konusunda daha dikkatli olmalılar.
ilk fırsat alışverişim konusunda da bir sorun yaşamadım.

he bir de bir duyuru gördüm, dealminer isminde yeni bir girişimleri olduğundan bahsediyordu, yarışmaya girmişler sanırım. türk girişimi olduğundan ben de buradan destek olayım kendilerine.

http://vator.tv/company/dealminer

özgürce yaşa

Şebnem Ferah'ın henüz bugun yayınlanan parçasının adı.
buradan dinleyebilirsiniz; http://www.dailymotion.co...-ferah-ozgurce-yaya_music
ayrıca : http://www.ozgurceyasa.com
sözleri ise yine şebnem ferah farkını ortaya koymakta.

hayat boyu dilersin
o gün için
ömür boyu beklersin
tam o an için

geçmiş uzakta kalmış
yarınsa yaklaşmaz
kaybetmeye gerek yok
bulmak için
bulmak için

zaman geçmek bilmez önce
sonra yıllar sayamazsın
bir bakmışsın geçip gitmiş
hayat

özgürlüğün zerresinde
varsa dünya çizgisinde
kaç kez ilkbahar
kaç kez sonbahar
kaç kez
verir hayat
verir hayat

anlam değer vermezsin
o gün için
ömür boyu beklersin
mutlu olmak için

kimse dinletemez bazen
anlatırlarken
sonra duymak istersin
hepsi gitmişler
git-miş-ler

zaman geçmek bilmez önce
sonra yıllar kaçırırsın
bir bakmışsın geri dönmüş
hayat

özgürlüğün sesinde
varsa dünya çizgisinde
kaç kez ilkbahar
kaç kez sonbahar
kaç kez
verir hayat

zaman geçmek bilmez önce
sonra yıllar sayamazsın
bir bakmışsın geçip gitmiş
hayat

özgürlüğün zerresinde
varsa dünya çizgisinde
kaç kez ilkbahar
kaç kez sonbahar
kaç kez
verir hayat

şebokolik

10. sayısı da yayında. Bu sayıda bomba isimler var yalnız, bir bakılmalı derim...

Bülten şöyle;
-------
şebokolik dergi sayı 10 yayında !

2007 yılında amatör bir dergi olarak yayın hayatına başlayan,4.senesinde yüzbinlerce kişinin takip ettiği bir dergi haline gelen şebokolik dergi’nin yeni sayısı tam 80 sayfa!

10.sayının konukları epica, badem, jehan barbur, ozan tügen, deniz gönen, aydilge sarp ve birçok rock müzisyeninin“abi”si sedat yıldırım sarıcı.

şebokolik dergi’nin yeni sayısında “unirock” kapsamında türkiye’ye gelen epica ilk konuğumuz oldu. isaac delahaye(gitarist) epica adına canlı canlı sorularımızı yanıtladı. ayrıca 3b isimli albümleriyle badem ve hayat isimli albümü ile jehan barbur diğer konuklarımızdı. aydilge sarp ise yeni albümü “kilit”in hikayesini ve albüm sürecinde yaşananları sadece şebokolik dergi okurları için anlattı.

geçtiğimiz günlerde yayınladığımız sedat yıldırım sarıcı özel dergisinden, “abi” sedat sarıcı’nın şebnem ferah’a yanıtı ve volvox grubundan bugüne şebnem ferah anlatımı da sizlerle olacak.

bu kadar mı? şebnem ferah’ın bursa,ankara,i̇zmir ve i̇stanbul konserleri...şebnem ferah’ın ekibinden ozan tügen röportajı ve geçtiğimiz aylarda metin türkcan ile evlenen deniz gönen röportajı da sizlerle. ayrıca keşfedilmeyi bekleyen 2 isim…en yeni haberler,en yeni filmler ve çok daha fazlası şebokolik dergi sayı 10′da sizleri bekliyor..

10.sayımıza dek 2 milyona yaklaşan izlenme sayısına ulaşmamızda bizlerden desteğini esirgememiş tüm şebokoliklere tekrar teşekkürler.şebnem ferah nereye,biz oraya.daima!

--------

buradan ulaşabilirsiniz;

http://dergi.sebokolik.com
http://issuu.com/sebokolikdergi/docs/sayi10

yazarların şu an dinlediği şarkılar

zaz - je veux

ömrü boyunca ak parti ye hiç oy vermemiş insan

gözlerinden öpülesinidir o. Yirim onu.

isimlere göre kaşarlık oranları

Olum Sinem ismi tescillidir. Nasıl unutursunuz ya nasıl, nasıl? Her kıza geçmişine dair bir soru sorun, mutlaka sevgilsiyle yatan, aralarını bozan bir Sinem olmuştur. Ya da bir erkeğe sorun, mutlaka hayatında ona elleşen yavşayan bir Sinem olmuştur.

killanici

takibe aldıgında psikopatlık derecesinde takip etme içgüdüsü yaratan, yazdıklarını her okudugumda (özellikle twitter'da) zamansız anlarda gülüp deli yerine konmama neden olan yazardır.

sikmeli sokmalı başlıkların ilgi gördüğü sözlük

uludağ sözlüktür. inci sözlüğe tek rakiptir kendileri bu konuda. tebrik ediyorum. respect only'ye hak verdiğimi de belirtmek isterim.

sözlük yazarlarının favori meyveleri

TARTIŞMASIZ HEPSi.

çok şey anlatmak isteyip hiçbir şey anlatamamak

aşk gibi yani! verilmeyen cevabı anlayabilmekti yA aşk.

öğretmenlerin facebook duvarları

kimsenin facebook duvarı öğretmenlerinki kadar sahte olamaz.
"hocam sizi özledik."
"nerdesinz örtmenim?
"hocam bizi unuttunuz yeaaa"

bunlar sıfır aldığnda "hoca ibnelik yaptı" diyenler yalnız. belirteyim dedim.

sosyal medya tv

bugünki bölümde sözlukleri de artık sosyal medya konusuna dahil edeceklerini ima eden probramdır. yani ünlü uludağ yazarları, sözüm size, her an sosyal medyadan aranıp konuk olarak davet edilebilirsiniz. sürprizci bu insanlar. olur mu olur.

sevişmek kültürümüzde yok

şimdi bizim kültürümüzde sevişmek yoksa kimin kültüründe var? gelgelelim sevişmek bir kültür mü? o ne güzel kültür lan öyle.

ben bu yazıyı barış manço ya yazdım

bayram sabahlarının en neşeli geçtiği, oyuncakların şöyle bir köşeye itildiği, o saatlerde anneye babaya televizyonun yasak edildiği, sokakta toz toprak içinde oynarken dilimizden düşürmeden "arkadaşım eşek" şarkısının söylendiği, kahvaltı sofrasında ağzımız yüzümüz sarelleye bulanmış olarak ekrana kitlendiğimiz o yıllarda, erken kalkmak için yegane sebep olan "7'den 77'ye" programıyla kendisini ikinci bir baba bilmemize sebep olan , bizimle 7 yaşında olan bir tanecik insandır o. barış manço'dur o.

beni o programa götürmedi diye babama ne kızardım, ne küserdim yau. ah manço ah! 90'ların çocuklarnın en büyük şansıydın sen. haliyle benim de. daha o yaşta kapı komşumuzun kızıyla anlaşıp, para biriktirip, evden kaçıp istanbul'a o programa gitmeyi planladığımız olmuştu. öyle delicesine hayrandık yani. tabii bizim evden kaçma meselesi evin kapısına yaklaşamadan yalan oldu ya, neyse geçelim orayı. içimde bir uktedir şimdi.
ölümünü duyduğumda tam kavrayamamıştım durumu, çocuk aklı işte. annem de "bir daha televizyona çıkmayacakmış, tatile gitmiş" deyince içimdeki o ukte daha da büyüdü. yerini derin bir pişmanlık aldı. "keşke babamı sürüklüye sürüklüye de olsa götürebilseydim onun yanına". sonra haber bültenlerinde "öldü!" kelimesini pek sık duyunca kabullenmek istemediğim şey yavaş yavaş aklıma yatmaya başlamıştı.

hayran olunan bir insanın ölüm haberini almak kötü tabii, insan üzülüyor, bunu belli etmek istiyor. ama o dönemde benim yaşımda olan bir çok çocuk için hayran olunan bir sanatçıyı kaybetmekten çok daha fazlasıydı barış manço'nun vefatı. ben yine iyiydim hani, çikolataya küsen arkadaşlarım vardı benim. sabah erken kaldırılınca canavara dönüşenler mi dersiniz, uyanır uyanmaz televizyona koşup, açma düğmesine tam basacakken kafası donkkk edenler mi? ama sonuç belliydi. barış manço artık topragın altındaydı.

yani can bedenden çıkmıştı artık.

ve bugün!

bugün de erken kalktım ve o yıllarda uyanıp ekranda seni arayan hiç bir çocuk seni unutmadı. bir yerlerden bize göz kırptıgını biliyoruz, rahat uyu manço.

sözlükçülerin threewords me sayfaları

http://threewords.me/kizilgin

bir yazar bir başka yazarınasıl tanımlar, merak konusu.

rakı mezeleri

fasıl muzikleri.

roman kahramanlarına mektup yazmak

2009 yılında lise postası adlı lise edebiyat dergisinin düzenlediği yarışmanın konusudur. en sevilen roman kahramanına bir mektup yazılır ve yarışmaya yolladır.
http://lisepostasi.blogspot.com/2009/04/lise-postasi-bahar-sayisi.html

sözlükte nickinden arkadaş tanımak

bir kaç kez afişe oldugum sebeptir. hem nickimden hem yazılarımdan tanıyan çok oldu. oluyor arkadaş, insanlık hali... (bkz: dünya küçük)

sözlük yazarlarının sinir olduğu şeyler

uludağ sözlükte sadece aptalca başlıklara entry girilmesi mesela.

en çok özlenen diziler

gülbeyaz.