bugün

malum ortamlara düşmüş kitaptır. şaka lan şaka okumadım *
arkadaşımıza edebiyat hayatında başarılar. en kısa sürede kitabı edinmek lazım ahali.
--spoiler--
Saf kötülüğün yaklaşmakta olduğunu hisseden Nur, karşılaşacakları günü bekleyerek yaşayamayacağını anladı. Kötülükten önce davranıp ona ulaşmaya ve onunla savaşmaya karar verdi. Kuzeni, can dostu, sırdaşı Damla'nın, yardım edebilecek en uygun kişi olduğunu biliyordu. Hakkında Nur dışında kimsenin fazla şey bilmediği karanlık biri olan Damla, kötülüğün kendini gösterme yöntemlerine karşı ilgiliydi hep. Bu yüzdendi satanist oluşu ve seri katillere duyduğu hayranlık. Son gözdesinin, sosyal medyadan haberlerini takip ettiği baltalı katliamı gerçekleştiren meçhul katil olması ve ona karşı beslediği aşk, bu yüzdendi. Şeytanı bulmak amacıyla koyuldukları yolda kötü bir haber bekliyordu kuzenleri. Aradıkları saf kötülük, şeytan değildi. Tanrıdan hemen önce, şeytandan ise çok sonra var olmuş bir şeydi. Elçi; tanrı, şeytan, saf kötülük ve baltalı katil hakkında çok sayıda haber getirmişti onlara. Mehmet Yılmaz, "ŞEYTANIN ELÇiSi" adlı ilk kitabında öyküsünü anlattığı yolculuğun, aynı zamanda dinler tarihine kısa bir yolculuk olmasını sağlamaya çalışıyor.
--spoiler--

bu yarıcı nitelikteki tanıtım kitabın geneli hakkında iyi bir fikir vermiyor.

saf kötülük nedir? kötülükten önce davranmak ne menem bir iştir. nur dışında kimsenin pek tanımığı satanist, seri katillere ilgili, baltalı katile aşık kısacası karanlık damla ne ayak?

tanrıdan hemen önce şeytandan çok sonra var olmak nasıl bir şey?