bugün

ülkedeki her konuda siyasetçilerin, gazetelerin, gazetecilerin, vatandaşların, u.s. ve bilimum sözlük yazarlarının içinde bulunduğu veya bulundurulduğu ortam.

ilk önce şunu söyleyeyim de: herkes aynı düşüncede olmayabilir. bu değişmez bir gerçek. fakat konular öyle noktalara çekiliyor ki içinden çıkılmaz gerginliklere neden oluyor. ülkemizde de aylardır (abartayım yıllardır) bu ortam mevcut. o ona sataşıyor, biri haddini aşan konuşmalar yapıyor, suni yaratılan gerginlikler, çözümlenemeyen sorunlar(hepsi ama hepsi)... beni acayip geriyor.

son bir kaç örnek vereyim. sözlükte de olan -cum. gaz. yaz. vs vakit gaz. yaz-, bayadır gündemi meşgul eden deniz feneri, allah rahmet eylesin türkan saylan ın arkasından konuşulanlar, türban, akparti destekleyen veya desteklemeyen, pekaka resmi kanadının desteksiz atışları, ermeistan sınır kapısı, en önemlisi ümraniye soruşturması ( milli destan o türk destanı)... vs.

birbirleriyle uzlaşma ortamına hiç kimse gitmiyor. varsa yoksa hemen kutuplaşma, ordan oraya atışmalar. telefonda hött desen hemen içeri. yakında torpil, kız kaçıran atan çocukları da toplayacaklar, şaşırmamak lazım. sonuç olarak gerildim, sıkıldım afedersiniz kusasım geliyor. ya artık biri mi çıkacak; iş allah a mı kaldı bitsin artık.

not: korktuğum şey başıma geldi. sataşılmayıp objektif bakılsaydı. bir de moda olan başlığa sataşmak var neyse.
(bkz: polorizasyon)