bugün

kendisine saldıran bir öğrenci yoksa hasta ruhlu olma ihtimali olabilir.
sıradışı bir durum varsa okul müdürü disiplin heyeti vs. bir araya gelerek makul bir ceza verilir.
90 lı yıllarda okullarda öğrenci tokatlanması ve sıra dayakları doğal karşılanırdı.
ve o dönemlerde okuyan bir çok öğrenci bu duruma şahit olmuştur. taksim'in göbeğinde hesapta onlarca ünlünün okuduğu adı sanı olan bir devlet okulundan bahsediyorum.

kulağa tırnak batırarak ceza veren kokoşlar ve her tenefüs bir elinde sigara diğer elinde mesai bitimine kadar elinden hiç düşürmediği tahta cetveller.
koridorlarda koşan öğrencilerin kafasına inen cetveller.
vuran da, yiyen de memnun. her şey doğal akışında...
hepsi toprak olan öğretmenler....
Günümüzde eskisine nazaran büyük ölçüde ortadan kalkmış olsa da bizim ortaokulda böyle bir fenci vardı da bize derse girmiyordu.
Daha Kendisini eğitemeyenler öğretmen olmuş yahu! Hayret.

ilkokul 3. Sınıfta sopayla öğrencilere vuruyordu öğretmen. Evet evet, çocuklara sopayla vuruluyordu. Bilenler bilir. Aynı öğretmen çocuklara Bugün yapsa meslekten atılır.
Olması gerekeni yapan öğretmendir. Çocukken değil de liseye başlandığında dayak atmaya başlanmasından yanayım. Çocukken korkutmakta fayda var. Fırlama, piç, saygısız, arsız ve orospu çocuğu öğrencilerle bu şekilde mücadele edilebilir.
Tabi ailelere de büyük görev düşüyor.

Ulan ben hala ilkokul hocalarımı gördüğümde sigaramı saklıyorum, saygıdan kendimi toparlıyorum. O sıkıntılı nesille birlikte büyümediğim için şükürler olsun.
beceriksiz, işe yaramaz, çöp bir öğretmendir.
ilkokul zamanımda olan şey, kıza vurmam diyip bütün kız öğrencileri dövmüştür. Bir şey değiştirebildin mi bari hocam dövmekle?

Doğru değişti. Asosyallik, okul kaygıları, hocam şunu şöyle yapmazsam şunu yapar mı kaygıları, özgüvensizlik. Teşekkür ederim hepsini size borçluyum canım hocam
Ne olursa olsun her insan değerlidir.Eğitim dayakla değil sevgiyle olur.
7. sınıfta düşük not aldım diye tokat atmıştı matematik öğretmenim.
eli öpülesi adammış. silkelenmemi sağladı. evet dalga geçmiyorum.
he tabi bunun dışında insan muamelesi yapmayan öğretmenlerimiz vardı. korkutur sindirmeye çalışır ve başarılı olurdu. dersi dinlenmez put gibi durulurdu.
eğer o işi adam gibi yapamayacaksan istifa et.
Hem dayağı yiyen hem de seyreden öğrenciye travma olabilecek rezil uygulamadır.

ilkokul zamanlarımda okulla ilgili her türlü iş öğrenciye yaptırılırdı. Buna kömür taşıtmak bile dahildi. Üstelik 7 yaşındaki çocuktan tut 14 yaşındaki çocuk bile taşırdı kömürleri kazan dairesine.
Ekim kasım aylarıydı bir kamyon kömür gelmişti okula. Tabi okulun tüm erkek öğrencileri de dersten dışarı çıkarıldı. Bu arada okulun dış boyası yenilenmişti.
Kömür taşıma işlemi bitince tam giriş kapısının yan tarafında küçük bir kömürlü el izi kalmıştı. Müdür bunu fark etti ve deliye döndü. Kapıları kapattı hepimizi tek sıra dizdi. Hani prens cinderellayı bulmak için ülkedeki tüm kızlara ayakkabı denetti ya. Bizimki de Aynı şekilde herkese tek tek duvardaki izin üstüne elini koydurdu. 3 kişinin eli tam olarak uyuyordu. Çocuklara Biriniz itiraf etmezse üçünüzü birden döverim dedi. içlerindeki Önlüğü yırtık pırtık olan çocuk korkarak ben yaptım bilmeden oldu diyecekti ki cümlesi yarım kaldı. Müdür, suratına okkalı bir tokat patlatmıştı. Üstelik hepimizin gözü önünde... yetmedi nöbetçi öğrenciden sopasını getirmesini istedi. Yaklaşık 10 kere eline vurdu. Çocuk ağlıyor ama hocada zerre acıma belirtisi oluşmuyordu. Bir yandan bize de bakara Bir daha yaparsan bu okulun bahçesine bile bir daha giremezsin dedi. Dayak bitmişti Ama hepimizin üstüne o anın ağır yükü ömür boyu inmemek üzere biniyordu.
haklidir zira simdiki zeledi zinalar ancak dayaktan anlar dayaktan..
Kimsenin kimseye şiddet uygulama hakkı yoktur.
Hele öğretmen gibi o işi parayla yapan birinin.

Babasının hayrına yapıyor gibi birde insan mı dövecek? Yapmasın katlanamıyorsa. Atanmayı bekleyen binlercesi var.

Eskidendi onlar. Şimdi tek tokat atsın direkt açığa alıyorlar allahtan.
O eskidendi kardeşlerim. Artık öğrenciler öğretmenleri dövüyor ve gayet normal karşılanıyor.
Staj yaptığım okulda her gün bir öğretmenin canına ya da malına zarar veriliyordu.

lisede sadece 3 ay görev yaptım ve benim öğretmenlik hayallarimi yıkmaya yetti. çok feci öğrenciler var. Ahlaksız, saygısız, bilgisiz ve bilgisiz olduğu kadar küstahlar.
Ne derseniz deyin yüzleri kızarmıyor, müdür yardımcısı eşek sudan gelinceye kadar dövüyordu, anıra anıra gülüyorlardı.

Fen lisesi dışında hiçbir okulda görev yapılmaz. Akıl sağlığınız yerinde kalsın istiyorsanız.
bence gayet normal bi durum kendi açımdan konusayım zamaninda hep yedik 1-2 tokat kötü mü oldu olmadı bi şekilde o disiplin sağlanacaktı.
eskiden gayet normal olan durumdu.
insanlıktan nasibini almamış, nasıl öğretmen olduğu bilinmeyen kişiliksiz kişilik. Öğrencileri okuldan soğutup eğitimlerini geride bırakmak çocuklara yapılan en büyük haksızlıklardan biridir.
ipini koparan öğretmen olursa sonucu bu olur. artık öğretmenliğe de tıpta ve hukuktaki gibi kota getirilmeli hiç bir şey olamayan tipler değil gerçekten bu işi yapmak isteyenler yapmalı.

dayakçı öğretmenler eserleriyle gurur duysunlar çünkü yetiştirdiğiniz neslin bir kısmı hakkını dahi savunmaya korkuyor diğer kısmı ise hakkı olmayan şeyleri dahi şiddet uygulayarak elde edebileceğini düşünüyor. gurur duyun eserinizle normalleştirdiğiniz şiddet yüzünden artık kadın çocuk yaşlı farketmeksizin bir ton şiddet maduru insan var. evde annesi babası tarafından şiddet gören çocuklara şiddetin kötü bir şey olduğunu öğretmek yerine şiddet uygulayarak bu durumu normalleştirdiğiniz için mutlu olun gurur duyun kendinizle çünkü bu toplum sizlerin eseriniz. tam yeni nesil bizim yaşadıklarımızı yaşamıyor derken bu bunu görmek çok üzücü demek ki hiç bir şey değişmemiş ülkede.
Kendine yazık eder. Şu lise önünden çıkan zibidilere vurup ne başına bela alacaksın.

Ulan az liseli dövmedim zamanında. Babam öğretmendi arada artistik yapan olurdu. Hemen kulağıma haber gelirdi ertesi gün ağzına sıçardım bunların.

Babam da çok otoriterdim diye anlatıyor şimdi. Ulan o piçleri ben adam ettim be.
Dovulcek yer var dovulmiycek yer var.
Bir kez başıma geleyazan ve öğretmenin hayatının sikilmesiyle sonuçlanan durum. Biz ilkokuldayken yandaki lise ile aramızda bağlantı kuran bir merdiven vardı ve lisenin hocaları bizi orada istemezdi. Biz bir gün bu merdivende yerden yüksek oynuyorduk, liseyle alakamız yok. Birden herkes kaçtı, ben ne olduğunu anlayamadan kulağımda bir acı hissettim. Ardından ağzından salya akıtarak bir şeyler söyledi, leş sesi hatrımda değil. Bir de tekme atarak yolladı beni. Kulağımda uğuldama problemi olunca babama açtım olayı.

Şimdi durumu şöyle özetleyeyim. Bizim basın-yayınla ilgili bir işimiz var. Babam milletvekilleri ile dahil içli dışlı.

Efendim peder bey sağolsun hiç üşenmedi, sanayiye gitti, bir sopa yaptırdı, vururken elinden kaymasın diye tutma yerini pürüzlendirtti. Okula gitti, ben gerisini bilmiyorum. Sınıfta dersteydim. Dersteyken nöbetçi öğrenci gelip sınıf öğretmenimizi çağırdı. Az sonra beti benzi atmış halde geldi beni çağırdı. Keşke bize söyleseydin önce falan dedi. O hocayı gören falan olmadı daha sonra. Emekliliğine az kala şutlanmış anladığım duyduğum kadarıyla.

Özet olarak: her kuşun eti yenmez.

Baştan edit: bazı da çocuklar vardı annesi babası da ümidi kesmiş, zorunlu olduğundan geliyor. Onlar da dövülür lan.
Yavaş vur şerefsiz o daha çocuk demek gerekir, kişiliğini bulmasına yardım et, hayatını kurması için düşünceler aşıla, gurur, onur, insanlıktan bahset.
türkiye'de yanlış tanı ve ilaçlarla ya da ameliyatlarda ölen bir hastanın cefakar dokturu, işçisini ya da sekreterini beceren onurlu ve gururlu patron, liseli kızları taşıyan ve bunlara cinsel tacizde bulunan emektar ve cefakar minübüs ve servis şöförü, bir ciklet çaldı diye tekme tokat döven eli açık esnaf, bir depremde yıkılan binalarda ölen insanların sebebi olan dürüst mimar ve mühendisler, 16 yaşında bir kıza tecavüz eden vatansever asker, polis, kaymakam...
haklısın be kardeş öğretmenler çok yavşak hem yatıyorlar hemde maaş alıyorlar! zaten türkiyede öğretmenden başka da meslek yok. iyi insanlar ve öğretmenler diye ikiye ayrılıyor!
Her şey bir kenara insan haklı olduğu zamanlarda yapılınca, ki o insan da haksızlığa gelemiyorsa insanı yıkan bir eylemdir.
Dün gibi hatırlarım hayatımda hiçbir öğretmenden dayak yememiştim usluydum okulda çok konuşurdum ama kimseyle kavga etmemiştim.
Birinci sınıftayken bizim ilk öğretmenimizin tayini çıkmıştı. Yerine 2. Dönem farklı bir hoca geldi. Tamam her şey güzel o öğretiyor biz öğreniyorduk.
Derken bir gün matematik dersinde tahtaya yazılar yazmıştı karmaşık karmaşık. Herkes onları yapıp hocanın yanına gidiyordu. Ben de yapmıştım. Sonra hocanın yanına gittiğimde '' Sen bu aralara nokta koymamışsın, uyanık! '' dedi ve bana bir tokat attı. Anlamadım sözlük. Sayıların aralarına nokta mı koymam gerekiyor? Neden? Hem neden vurduğunu hem de neden nokta koymam gerektiğini bilmiyordum sözlük. Oysa güzel güzel konuşsa benimle işte böyle böyle yapmam gerek evladım dese tamam anlayacağım hatamı ama bunun yerine tokat atması mı gerekiyordu sözlük? Şiddet uygulaması mı gerekiyordu el kadar çocuğa? Adamın bir eli zaten benim suratım kadar. Bütün gün sol yanağım kırmızı kırmızı utana utana dolaşmıştım okulda. Kavga etmemiştim, yaramazlık yapmamıştım. Hatta en sessiz günümü bile geçiriyor olabilirdim o gün. Anlamamıştım sözlük, hala da anlamıyorum. 2.sene o hoca gitmişti de yerine pırlanta gibi melek gibi bir hocamız gelmişti. Mukaddes Hocam. Hala anarım o hocamı, hala sayarım. Sizi çok seviyorum Mukaddes Hocam. iyi ki varsınız, iyi ki bizim öğretmenimiz olmuşsunuz, bizi adam eden bana vuran hoca değil, bana her şeyi güzellikle ve incelikle öğreten o hocam olmuştu. Allah ondan bin kere razı olsun.
ilk okulda öğretmenimiz*in oğlu da bizimle aynı sınıftaydı her gün yarıştırırdı bizi. bu yarışlardan nedense her seferinde ben dayak yiyerek çıkıyordum bilsem oğlu bilmezse ben dayak yiyordum. bilmezsem bu sefer yine ben dayak yiyordum. kafama aldığım darbeler yüzünden o gün bu gündür kafama gelen darbede baş ağrısından duramıyorum ve kulaklarını çınlatıyorum.
doğruyu yapan eğitimcidir. lakin ahlakı anasından babasından almamış bir hayvanatı dövdüğü için dışlanan öğretmen olmamalıdır lakin sen ana baba çocuğunu adam gibi yetiştirmek yerine çalmayı çırpmayı hak yemeği öğretirsen, döverek öğreten öğretmendir helaldir. şeriatin kestiği parmak acımıyorda öğretmenin vurduğumu acıyacak bre dürzü.
güncel Önemli Başlıklar