bugün

Hayal edin. Gem yok, dizgin yok. Uçsuz bucaksız araziler ve seyirlik güzellikte bir doğada canı istediği yere koşan, istediği otu kemiren ve istediği yere keyfince kah durarak kah yürüyerek kah rahvan kah 4 nala giderken işeyen bir at.

Bu atın özgürlük seviyesine sahip olmak ve tabulardan sıyrılıp, elaleme de takılmadan, taabi olduğu sadece fizik kuralları olan bir durumda yaşamak... Bunu doğa durumunda yapıyorsun. Hiçbir sözleşmeye uymadan, kültürel çevreden bağımsız, kozmos kavramı peyda olmamış gibi.

içinden geldiği gibi konuş, içinden geldiği gibi davran, git-gel, koş-zıpla.. Saçmala onlara göre. Onlara göre'lerin tam ortasına işe. O at gibi, yaptığının nereye gideceğini düşünmeden yap.
Dediysek de hayvanlaşmanın lüzumu yok. Tamam yeter bu kadar.

(insan istiyor bazen özgür bir at gibi işesin ama toplum, kurallar, prosedürler.. Tabi burda aslında mecaz şeylerden dem vuruldu. Gerisi işin esprisi. Biz özgür bir at değiliz. Gem de takmışlar, at gözlüğü de geçirmişler çoğumuza... )
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar