bugün

türk medeni kanununun 31. maddesinde bahsedilen durumdur.
Bir kimse, ölümüne kesin gözle bakılmayı gerektiren durumlar içinde kaybolursa, cesedi bulunamamış olsa bile gerçekten ölmüş sayılır.

bir yolcu ucagi okyanusun ortasina dustukten sonra yolculardan haber alinamiyor, cesetlere de ulasilamiyorsa o kisiler hakkinda olum karinesi uygulanir. cunku kurtulmalarina olanak verilmemektedir.
ölüm karinesinden önce kayıp kisi 6 aydır hakikaten yoksa ortada ancak o zaman kayıp aranıyor ilanı verilebilir. belki de verilemez. hukuk öğrencilerine danısmak daha mantıklıdır.
kişinin öldüğüne dair kaydın, nüfus siciline işlenmesiyle olayın vuku bulduğu andan itibaren kişi ölmüş sayılır. Bununla birlikte kişinin malvarlığı da mirasçılara geçer. Çok adi karinedir.
kişinin ölümüne %99 kesin gözüyle bakılır, %1' lik kısmı ortada olmayan ceset oluşturur.
Ölüm karinesi , kişinin ölümünün ispatını kolaylaştırmak için , MK 31 de düzenlenmiştir.Bu maddeye göre , kişi ölümünü kesin sayacak bir şekilde kaybolur , cesedine de ulaşılamaz ise o kişi ölmüş sayılır.Bu şekilde , ölümünü iddia eden kişiler , olayın ölüm tehlikesi içerdiğini ispat etmekle sorumlu olurlar.ispat edildikten sonra , ölüm kaydı kütüğe o bölgenin en yüksek idari amiri tarafından düşülür.
kpss çalışan arkadaşların bilmesi ve kavraması gereken bir vatandaşlık dersi konusudur.
günlük hayatımızda gerçekleşmesi oldukça zor olan bir karinedir. bunun yerine genellikle gaiplik kararı uygulanır. (bkz: gaiplik)
kişi ölüm tehlikesi ile ortadan kaybolmuş ve üzerinden 1 yıl geçmişse ölüm karinesi çıkarılabilir. bunun bir de birlikte ölüm karinesi olanı vardır ki o da aynı anda olan ölümler için (sobadan zehirlenme gibi )geçerlidir ve kişilerin aynı anda öldüğü kabul edilir.
medeni hukukun vazgeçilmez geyiğidir. birde ehliyetlilik olayı var tabi.
adi karinedir. yani aksi ispatlanabilir.

aksini idda eden, ispatla yükümlüdür.