bugün

hayırlı kızlar arkadaşlar...

öncelikle münzevi iradeleri kıran tarzda bir 50 karakter başlık daha açmış olmamın haklı gururunu yaşarken; birazdan tez niteliğinde bir çalışmanın ürünü olan ve şu sıralar üzerine hassasiyetle titrediğim bu mevzunun hiçbir bayan kardeşimizi üzmemesini temenni eder, aynı zamanda da dikkatle takip edilmesini istirham ederim. bilirim ki toplumun bin yıllardır süregelen ataerkil düzenini oluşturan erkek tarafı, bu konudan muzdarip, müteessir ve son derece şikayetçidir. bu sebeple, ilk başta sitemkâr ve türk kadınlarından yaka silkmiş kardeşlerimi selamlıyor, sabırları ve yıllarca bu tip kızlara/kadınlara gösterdikleri yapıcı tutumdan dolayı önlerinde eğilip takke çıkartıyorum...

evet sevgili arkadaşlar; çoğumuzun karısı olur kızı olur, annesi olur, kız kardeşi olur, bacısı olur, baldızı olur, halası olur, teyzesi olur, anneannesi olur, manitası olur, velhasıl hayatında mutlaka bir bayan olur... hiç hayatın tüm stresinden ve yoğunluğundan arınmış şekilde onları süzdünüz mü? sorarım sizlere; her şeyi bir kenara bırakıp, hiç alıcı gözle onları seyrettiniz mi? ne kadar çirkinler öyle değil mi?...

yabancı kadınlara kıyasla yüz ve özellikle vücut hatlarında çok farklı değişiklikler vardır. allah-u azimüşşan adeta türk kızlarını bi acayip yaratmış. son yıllarda takip ettiğim ve üzerine durduğum çalışmalarım gösteriyor ki; sosyal ve kültürel pek çok alanda, hayatı gerek derinlemesine gerekse yüzeysel incelediğimizde, türk kadınlarının son derece niteliksiz, vasıfsız ve çirkin (güzellik bakımından) olduğunu görebiliyoruz.

önemle vurgulamak isterim ki, ilk başta aklımızda lütfen pornografi gelmesin; çünkü bu sosyolojik ve dolayısıyla bilimsel bir araştırmadır. bu araştırma içerisinde pornografi harici yabancı film sektörü, yabancı diziler, velhasıl beyaz perde ve medya alanına girecek şeyler aklımızı kurcalamasın çünkü vereceğim misalleri bunlar üzerinden vermeyeceğim. tamamıyla günlük yaşantımızda, rutinlerimizde, sosyal alanlarımızı oluşturan çevrelerde ve özel hayatımızda karşımıza çıkan bir gerçekliktir bu...

iddia adı altında sunmak zorunda kaldığımız ve baskıcı kadın güruh tarafından zor kullanıldığımız bu tür mevzular; elbette ki tüm çıplaklığıyla bizlere bir "türkiye'nin kadın anatomisi" ana başlığını çıkartıyor.

- yolda yürürken,
- bir yerde otururken,
- denize gittiğimizde,
- toplu taşıma araçlarında,
- marketlerde,
- benzin istasyonlarında,
- trafikte,
- okulda,
- işte...

daha onlarca madde sıralayabileceğimiz bu sosyal devamlılıkta her an, her yerde karşılaştığımız türk kadınları; son derece suratsız, adeta hayattan bezmiş ve bezerken emin olunuz ki birilerini bezdirmiş, çirkin, çilli veya güneş yanıklarıyla bezeli, vücut yapıları hafif armutumsu, devasa kalça ve basenden müteşekkil varlıklardır...

bazı zamanlar kahvemi koyup pencere kenarından yoldan geçen kadınları süzerim, doksan dokuzluk tespihimin her bir tanesine bir kusur sığdırırım da yine yetmez tespih... onca kusur, onca saçmalık, onca ironi, onca karmaşayı bünyesinde barındıran bir kadın milleti daha var mıdır acaba şu dünya üzerinde?...

başka hangi topluma mensup, başka hangi topraklar üzerinde nefes alan bir kadın güruhu vardır bu kadar eksikliği üzerinde toplayan? hayata her daim burunları havada bakan, küçük ve orta ölçekli depremleri ben yaratırım aynı zamanda dağları falan da ben yarattım edalarıyla gezen, çoğu göbekli olmasına rağmen seksi kıyafetler giyip seksi olma çabaları içine giren, kendini bilmeyen ve her lafa mutlaka cevap verme zorunluluğu hisseden, sanki charlize theronmuş gibi hiçbir erkeği beğenmeyen sonra gidip 30'lu yaşlarında salağın tekiyle evlenen bir de çocuk peydahlayıp 2 sene sonra kavga gürültü boşanan, sevişirken haz vermeyen, duygusal hiçbir iletişime cevap vermedikleri gibi bir de erkeklerden duygusallık bekleyen, paragöz, aç gözlü, alışveriş manyağı, hâlden anlamayan, çirkin olmalarına rağmen ısrarla itici makyajlar yapan, 70 yaşına da gelseler kokonalıktan vazgeçmeyen, şişko olmalarına rağmen inat edercesine denizde bikini giymeye kalkan, kendini beğenmiş, offf daha sayamıyorum artık...

var mıdır başka dünyada söyleyin; adeta nimet çarpmış gibi ortalarda dolaşan bir kadın toplumu?...

evet yazımı burada noktalıyorum ve caps vermiyorum, sokağa çıkın etrafınıza bakın adım başı her yer caps zaten ahahahahahahahahahahahha

ayrıca önceki toplumsal araştırmamı incelemek isteyenler, vücut anatomisi üzerine açtığım başlıktan feyizlenebilirler:

(bkz: türk kızlarının göbek rezaletinden utanç duymak)
(bkz: çoğu türk erkeği yüzünden erkekten soğumak)
dogruluk payı vardır fakat önce aynaya bakılmalı sonra yurdum kızına bok atılmalı, bunların hemen hemen hepsi ulaşamadıgı kızı kötüler.
çoğu türk kızı hususunda allah bilir neden bir hayli dertlenmiş olan yazar serzenişidir.

(bkz: durumumuz yoktu okumadım kardeş)

okumadım da göz attım. çirkinler, ukalalar, öz güven patlaması yaşıyorlar. özet bu. bunları ezbere biliyor oluşumuz bir kenara, bunları bir çırpıda yazamayıp destan niteliğinde ıkına sıkına, kastıra kastıra, uzata uzata aynı lafları sıralayıp durmak öbür kenara.

klişe ki ne klişe.
gidip felsefe, bilim, sanat hakkında yazacağına böyle bir karalama hakkında oturup destan yazmış türk erkeği söylemi'dir. türk insanı nereden kaybediyor ve niye ilerleyemiyor öğrenmek isterseniz yazıyı okuyabilirsiniz ama bunun haricinde bir anlam içermiyor.
(bkz: aynısını anana bacına söyleseler hoşuna gider mi)
Yan komşumdan şüpheleniyorum. Geçen gün şakayla karışık sordum. Ekmeğe işemiş olabilir. Başka türlü bu hale gelmesinin imkanı yok
türk kızı da türk erkeğinin spermi ile meydana geldiği için işin ucu yine türk erkeğine dokunan tespitimsi.
Çoğu Türk erkeğinin tipi adeta nimet çarpmış gibidir.