gün içerisinde beş bin tane işlerle uğraşan bizler, iş gereği rapor, takip ıvır zıvırla uğraşırken ve kafa patlatırken, tek işi çay koymak olan çaycı ablanın, çay istenildiğinde sarfettiği cümledir.
gerçekten yoğundur. yersen.
Daha fazla rahatsız edildiğinde (bkz: çay yok bok için) diyebilir.
Oha hepsi aynı lan bunların ama beyaz leblebi yiyip Sudoku çözerken yoğun değiller.
popülizme kurban gitmiştir.
Isin sirrini cozmus caycidir, hayatta ac kalmaz.
Marka parasını tahsil edemeyen çaycıdır.

Hafta sonu ödemesini yapın bak nasıl dakikasına geliyor çaylar.
dünyadaki en zor iş kendi yaptığın iştir sözüne bir örnektir sadece.
Bizim bi çaycı var tek işi koltuklara oturanları kaldırıp kendi oturmak.
çaycının biri eksilemiş.
Gerçekten yoğun olanları var hakkını yemeyin şimdi, Türkiye'de çay sudan sonra ikinci içecek.
hazır raporun rakamlarını değiştirirken, dünyayı kurtardığını zanneden andavallara dert olan abla, ağbidir.
bu andavalların sözünün geçtiği ender kişi olduğundan bu çaycı abi ya da ablamız ekmeği için bazı şeylere göz yummak zorundadır.
aynı zamanda bu andavallar götünü silken patronlarının penisini yağlayarak "beni daha hızlı silk bebeim" edasıyla ekmeğini kazandığından, kendisini siklemeyen çaycıyı küçük görürler.

acınacak haldeyiz.
Uzak doğudaki çay piyasasını yakından takip eden samimi çaycıdır. Gönder bize ordan 2 çay.
Olanaklı bir durumdur ki netice de onun yaptığı işte bir efor bir hareket bir zaman gerektirir küçümsemeyelim ablalar ağabeyler.