bugün

artık pes etmektir. tv kanallarımızda her gün başalayan yeni diziler sürekli zenginlerin hayatlarını anlatıp durması artık canımdan bezdirdi, gerçi eskilerininde farkı yok misal: (bkz: aşk-ı memnu) şimdi kanal d de show tv de yeni diziler başlıyor ve bazıları devam etmekte hepside zenginlerle alakalı ukala zenginler, abartılı soyisimleri, aralarında bitane iyi, bi tane herkesin aşık olduğu yakışıklı biri, bir tane kötü kısacası hep birbirini taklit edip duran salak diziler. bu konuların dışındakileri işleyenlerde var onlara sözüm yok onlarında eleştirilecek yanları var ama başka zaman. yani kısacası şu bitsin artık şu temcit pilavı diziler artık farklı konuları işleyin ama bi zahmet başka ülkelerden çalmadan uyarlamadan yüzde yüz türk işi bişiler yapın hep hep zenginleri ve yakışıklı ama fakir kişileri anlatmasın bi zahmet.
birçok dizinin artık olmazsa olmazı olmuş lüks hayat. neredeyse her dizide bir lükslük var. paranın gücünü göstermeye çalışıyorlar heralde.
(bkz: bihter in evde çizmeyle dolaşması)
nedense hiç bir dizi ünüveriste mezunu işsizlerden yada gecekonduda oturan insanlardan bahsetmiyor. bu yetmezmiş gibi orta halli ve fakir insanları zengin hayata özendirici nitelikte diziler yapılmaya devam ediyor. hangimizin babadan kalma şirketi yada hangisine binip gezeceğine karar veremediği bir kaç tane lüks arabası varki? yada hangimiz tripleks villalarda oturuyoruz?
yemek düzenini yemekteyiz den öğrenen bir millet olaraktan izleyen herkesin ağızlarını açık bırakan ihtişama sahip şeylerin günlük hayatımıza girmesine neden olmuş dizilerden gına gelmesi halidir.bihtere özenip kocasına tango kursuna gidicem diyenlermi dersin;behlüle özenip odasına eyfel kulesi resmi astıranlarmı,nihalin gelinliğinden diktirenlermi dersin?ne dersin... sadece onların ihtişamlı hayatlarının imitasyon gölgesi düştü hayatımıza.insanımız kendini güvende hissediyo galiba sürü psikolojisine uyunca.kısacası evet gına geldi.
evet aşk-ı memnu izliyordum neyseki bitti.itiraftır.
aşk-ı memnuyu anladıkta lale devri ne ya bu konuda.bu kadar kıro bir zenginlik daha görülmedi.
lise ögrencilerinin altındaki arabalar insana o yaşta nasıl araba kullandıkları sorusunu getirir.
(bkz: zenginliğin böylesi)
(bkz: küçük sırlar)

nasıl bir dizi hala çözemedim. ilk bölümlerini izlemiştim başladığı zamanlarda. anasını satem, öss stresi yok, sınav tasası yok. hocaların aşağılamalarına maruz kalmalar yok. nasıl iş bu ya?
sırf entrika. sırf komplo. milleti özendirip dursunlar, zengin yaşamaya. onu bırak, gerçek hayatta yaşanabilme ihtimali yok lan o dizilerin.
son olarak (bkz: kızım nerede) dizisinde artık iyice peydah olan durumdur. Evin içinde havuz, spor salonu, bahçede bildiğin salon takımı banyo desen oturduğumuz evden büyük. Yayından acil olarak kaldırılması gereken diziler bütünüdür. Biraz gerçekçi olalım öyle evi olan bi alienin kızı kaybolmaz zaten.